kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Nisan 2009, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Danimarkalı gazeteciler heyecanlı bir bekleyişte

Giriş Saati : 03.04.2009 10:38
Güncelleme : 03.04.2009 20:40
Yeni Haber
NATO'nun yeni genel sekreter arayışlarına ilişkin yorum ve spekülasyonlar devam ederken, Danimarkalı gazetecilerin NATO zirvesinde en öncelikli ilgi alanının Başbakan Anders Fogh Rasmussen'in adaylığı ve Türk heyetinin bu konudaki tavrı olduğu gözlemleniyor. ..
İLİŞKİLİ HABERLER
Danimarkalı gazeteciler heyecanlı bir bekleyişte
Genel sekreterliğe 2004 yılının ocak ayında atanan Hollanda'nın eski dışişleri bakanı Jaap de Hoop Scheffer, 31 Temmuz 2009'da koltuğunu devrederek Brüksel'den ayrılacak.

NATO genel sekreterliğine aday olarak ismi geçenler arasında Danimarka Başbakanı Rasmussen de bulunuyor.

Genel sekreter belirlenmesi konusu NATO zirvesi gündeminde yer almadığı halde Rasmussen'e ilişkin bir kararın Strasbourg'da ortaya çıkacağına inanan Danimarkalı gazeteciler, aksi takdirde "NATO'nun itibar kaybedeceği" görüşünü savunuyorlar.

Başta ABD olmak üzere, "Türkiye hariç" ittifak üyesi tüm ülkelerin Rasmussen adı üzerinde uzlaştıklarını, Türkiye'ye baskılar yapıldığını, Ankara'nın sonunda geri adım atacağını ileri süren bazı Danimarkalı gazetecilerin konuya ilişkin bilgilerinin şaşırtıcı düzeyde yüzeysel olduğu da gözlemleniyor.

Türkiye'nin, "karikatür krizi" çerçevesinde Rasmussen'in adaylığına karşı tavır aldığı düşüncesinde olan bu gazetecilerin, Danimarka'da barındırılan, terör örgütünün yan kuruluşu Roj TV'nin ve terör örgütü PKK'nın faaliyetleri hakkında fazla fikir sahibi olmadıkları dikkati çekiyor.

"Rasmussen'in tavır değiştirerek Roj TV'ye kırmızı ışık yakmasının Danimarka kamuoyu tarafından kabul edilemeyeceğini" anlatan bir Danimarkalı gazeteci, bu durumda, "Rasmussen'in NATO Genel Sekreterliğine yeşil ışık yakılmasının da Türk kamuoyuna kabul ettirilemeyeceği" görüşü karşısında bocalıyor.

Danimarkalı gazetecilere, Türkiye'nin olaya "aceleci olmayan ve soğukkanlı bir tavırla yaklaştığı", "Türkiye'nin, NATO'nun başında, ittifakın en önemli tehdit olarak algıladığı terörizme karşı ortak mücadelenin öneminin bilincinde ve kararlılığında olan bir genel sekreter" istediği anlatılıyor.

Basın salonunda, Belçikalı ve Danimarkalı gazeteciler arasında ilginç bir konuşma ve değerlendirmeye de şahit olundu.

Belçikalılar, Roj TV'nin ülkelerinde çok uzun yıllar barındırıldığını, Türkiye ile büyük sorunlar yaşandığını, sonunda, düzenlenen ortak operasyonlarla bu dosyanın kapatıldığını ve terör örgütünün yan kuruluşunun Danimarka'ya kaydığını anlatırken, "Türkler bu konuda taviz vermez" görüşünü ön plana çıkardılar.

Türkiye 2004 yılından beri Roj TV'nin Danimarka'daki lisansının iptali için diplomatik girişimlerde bulunuyor. Liberal Rasmussen'in, söz konusu terör örgütünün televizyon kanalını savunurken, "ifade özgürlüğünden" söz ettiği hatırlatılıyor.

NATO'nun yeni genel sekreterinin isminin, "tüm ittifak üyelerinin mutabakatıyla" belirlenmesi için 31 Temmuza kadar vakit bulunuyor.