Hazırladığı degüstasyon mönüsünün ekonomik bir çözüm olduğunu söyleyen Kaya Demirer, "Diğer mekânlara örnek olalım," diyor.
Ekonomik ve trendy: Degüstasyon mönüsü
Alain Ducasse, El Bulli, The Fat Duck... Dünyanın en iyi restoranlarında Michelin yıldızlı şefler 'degüstasyon mönüsü' hazırlarlar. Peş peşe başlangıçlar, ara sıcaklar, ana yemekler ve tatlılar masaya gelir. Üstelik her yemeğe uygun şarap da restoranın sommelier'si (şarap uzmanı) tarafından sizin yerinize önceden seçilir. Fiyat da önceden bellidir. Tabii tüm bunları usta şefler marifetlerini ve yeni keşiflerini göstermek için yaparlar.
Ekonomik krizin yemek sektörünü de sekteye uğrattığı şu günlerde, dünyanın en iyi restoranlarında yapılan bu uygulama Gümüşsuyu'ndaki Topaz Restaurant'ın sahibi Kaya Demirer'i harekete geçirmiş. Ve ekonomik fiyata bir degüstasyon mönüsü hazırlamış. Altı farklı yemekten oluşan degüstasyon mönüsünün fiyatı 80 YTL. Üstelik tek bir mönüye bağlı değilsiniz. Restoranda, 'Osmanlı' ve 'Modern' olmak üzere iki farklı mönü bulunuyor. Her iki mönüde de altı farklı yemek seçeneği var. Ancak bu mönülerden alabilmek için bir de şart var: Masadaki herkes degüstasyon mönüsünü denemeli. Demirer, "Bir kişi sadece ana yemek istese, sıra bozulur. Diğerlerine sırayla tabakları sunarken, ona tek bir yemek getirmek olmaz. Bu yüzden masadaki herkes bu degüstasyon mönülerini seçmeli," diyor.
EN AZ İKİ SAAT GEREKİYOR
Degüstasyon mönülerini isteyenler, sommelier Alain Würsching'in yemeklerle eşleştirdiği şarapları da tadabiliyorlar. Her yemek için farklı bir kadeh şarap masaya geliyor. Şarap için farklı bir ücret ödeniyor. Ancak şarap eşleşmesini almak zorunlu değil. Dileyenler kendi istediği bir şarabı seçip tüm yemeği onunla yiyebilir. Degüstasyon mönüleri altı tabaktan oluştuğu için Demirer, en az iki saat gerektiğinin de altını çiziyor.
NELER VAR?
Osmanlı mönüsü, minik köfteli tarhana çorbası ile başlıyor, domates ve kabak çiçeği dolması ile devam ediyor. Üçüncü yemek olarak kıymalı puf böreği, ardından vişneli yaprak sarması, ana yemek olarak ise ızgara kuzu sırtı ve patlıcan beğendi servis ediliyor. Tatlı olarak da Afyon kaymaklı ekmek kadayıfı var. Osmanlı mönüsüyle DLC Sultaniye Emir 2007, Büyülübağ Cabernet Savignon Reserve 2005 gibi yerli şaraplar eşleştirilmiş. Modern mönü ise açılışı enginarlı kuşkonmaz çorbası ile yapıyor. Ardından dülger gravlax kırmızı pancar püresi geliyor. Izgara ahtapot ve ardından mangolu kaz ciğeri ile devam eden mönünün ana yemeği ise ızgara dana yanağı ve ıspanaklı mantarlı lazanya. Bu yılın en gözde meyvesi olan kumkuat da bu mönüde kendine yer bulmuş. Tatlı olarak kumkuatlı krem brulee servis ediliyor.
YENİ GÖZDE: KUMKUAT
Bir Brezilya meyvesi olan kumkuatın bu yıl kokteyllerden yemeklere oldukça ön plana çıktığını belirten Demirer, özellikle kumkuatlı martininin çok popüler olduğunu söylüyor. Bunun dışında kumkuatın mojito ile de çok yakıştığını eklemeden geçmiyor. Mandalinayı andıran bu meyve, rengi ve kokusu kadar tadıyla da ön plana çıkıyor.
Yayın tarihi: 4 Ocak 2009, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/01/04/pz/haber,A6077940133A488D9CF10B8FE0F7D1DC.html
Tüm hakları saklıdır.