| 4 Ocak 2009, Pazar |
Marks&Spencer
2009 moda kehanetleri
02.01.2009
2009 yılında lüks endüstrisini zor bir sınav bekliyor. Ürünlerini satmak için farklı yollar denemek zorunda kalacak ünlü markalar, diğerleri arasından sıyrılmak için yaratıcı çözümler bulmak zorunda kalacak..
Geride bıraktığımız yılın son dakika kazığını yiyerek (ekonomik krizden bahsettiğimi tahmin etmişsinizdir) girdiğimiz 2009'da ya da Nil Karaibrahimgil'in yorumuyla iki sıfır sıfır dokuzda neler olacak neler? Aman sıkılıp sayfayı değiştirmeyin, bu kara kış gününde yaz modasının renk kombinasyonlarını, gladyatör sandaletlerin yerini nelerin alacağını ya da mini eteğin şorta attığı çalımı anlatmayacağım. Ben tüm dünyanın meteliğe kurşun attığı bu dönemde, lüks endüstrisinin durumundan ve onun ayakta kalmak için geçireceği evrimle ilgili teorilerimden bahsedeceğim. Öngörülerimin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bekleyip göreceğiz. Hoşgeldin 2009!
Kehanet 1: Rus milyarder metreslerinin ve bankacı eşlerinin her sezon yazı yaşamak isteği sonucunda doğan ara sezonlar (Cruise koleksiyonları, onlar için yapılan defileler ve reklam kampanyaları) iptal edilecek. Moda evleri iki ana sezon defilesi yapacak, firmalar bu şovlarda bile kıyafetlerinden çok 'satılabilir' aksesuvarlarını pazarlayacak. (Bayanlar baylar podyumda gereğinden fazla gözlük, çanta, cüzdan hatta parfüm görmeye hazır olun). Fiyatı nedeniyle 'O' çanta (it bag) yerini, 'O' gözlük ya da 'O' terliğe bırakacak. (Turuncu Prada plastik terliğe kim hayır diyebilir? Tam da marka 'ilkel' koleksiyonunu sunmuşken) Bu modeli yakalayan moda evi yeni yılı 'hasarsız' kapatmanın lüksünü yaşayacak.
Kehanet 2: Her ne kadar yaz koleksiyonları hazırlanmış olsa bile hızlı davranıp çok kullanımlı kıyafetler üreten modacılar da 2009'da ihya olacak. 1990'ların 'kullanışlılık' trendine ciddi bir geri dönüş olacağını düşündüğüm 2009'da 'gösteriş' yerine birden çok yerde kullanabilmek önem kazanacak. Gündüzden geceye devam edebilen elbiseler, kolları çıkıp yelek olan montlar, birden fazla şekilde kullanımı sağlayan bluzları yaratıcı ve şık tasarlayan modacılar ayakta kalacak, ışıkları üzerine çekecek ve bol bol alkışlanacak.
Kehanet 3: 'Yüzde 60 indirim' 2009'un kilit cümlesi haline gelecek. İnsanlar sezon başı sonu fark etmeden her malda pazarlık payı ve ciddi bir indirim bekleyecek. Kendilerinin yaptığı fedakârlığa karşı (bu da bir malı satın almak oluyor), karşı taraftan da bir zeytin dalı bekleyecek. Kimsenin kibirli satış elemanlarına, çok bilmiş marka müdürlerine veya snob butik yöneticilerine tahammülü olmayacak. Tüketici değerini anlayacak, satıcı işini kurtarmak için ne gerekiyorsa yapacak. Bana kalırsa asla indirime girmeyen Chanel gibi markalar bile indirim anonslarını yakında mağazalarının camlarına yapıştıracak (Aynı Harvey Nichols İstanbul'da ilk kez indirime giren Balenciaga Lariat çantalar gibi).
Kehanet 4: 2009'u tanımlayan trendlerin başında 'utanç' modası (Fashion Ashame) gelecek. Alışveriş yaparken utanma durumu yıl boyunca değişik şekillerde kendini gösterecek. Parası olan alışverişini sıkıntıdaki yakınının gözüne sokmaktan utanacak, parası olmayan alışverişin dayanılmaz cazibesine karşı koyamayacak, zaafından çok ama çok utanacak. Alışveriş bir 'sır' haline dönüşecek, kimse kimseye 'ser verip, sır vermeyecek'. Bireysel bir eyleme dönüşen alışveriş, internetten de satışı fazlalaştıracak. Artık kıyafetler için 'yeni' değil, 'eski' demek makbul olacak.
Kehanet 5: Dev modacıların tasarladığı ürünlerle çok para kazanan high-street firmalar (H&M en son Japon devi Comme des Garcons'a, Marks&Spencer ise Sex and The City'nin stil danışmanı Patricia Field'a birer koleksiyon hazırlattı), lüks moda evlerine ilham kaynağı olacak. Ürünlerini astronomik fiyatlara, satma çabaları devam eden firmalar koleksiyonlarına Damien Hirst gibi sanatçıların parmağını sürdürürerek ürünlerini 'sanat' adı altında pazarlamayı deneyecek. Lüks bir malı sattırmak için etiketine markanın tasarımcısından daha fazla kişinin imza atması gerekecek. Lüks satılsa satılsa 'sanat' adı altında satılacak.
Kehanet 1: Rus milyarder metreslerinin ve bankacı eşlerinin her sezon yazı yaşamak isteği sonucunda doğan ara sezonlar (Cruise koleksiyonları, onlar için yapılan defileler ve reklam kampanyaları) iptal edilecek. Moda evleri iki ana sezon defilesi yapacak, firmalar bu şovlarda bile kıyafetlerinden çok 'satılabilir' aksesuvarlarını pazarlayacak. (Bayanlar baylar podyumda gereğinden fazla gözlük, çanta, cüzdan hatta parfüm görmeye hazır olun). Fiyatı nedeniyle 'O' çanta (it bag) yerini, 'O' gözlük ya da 'O' terliğe bırakacak. (Turuncu Prada plastik terliğe kim hayır diyebilir? Tam da marka 'ilkel' koleksiyonunu sunmuşken) Bu modeli yakalayan moda evi yeni yılı 'hasarsız' kapatmanın lüksünü yaşayacak.
Kehanet 2: Her ne kadar yaz koleksiyonları hazırlanmış olsa bile hızlı davranıp çok kullanımlı kıyafetler üreten modacılar da 2009'da ihya olacak. 1990'ların 'kullanışlılık' trendine ciddi bir geri dönüş olacağını düşündüğüm 2009'da 'gösteriş' yerine birden çok yerde kullanabilmek önem kazanacak. Gündüzden geceye devam edebilen elbiseler, kolları çıkıp yelek olan montlar, birden fazla şekilde kullanımı sağlayan bluzları yaratıcı ve şık tasarlayan modacılar ayakta kalacak, ışıkları üzerine çekecek ve bol bol alkışlanacak.
Kehanet 3: 'Yüzde 60 indirim' 2009'un kilit cümlesi haline gelecek. İnsanlar sezon başı sonu fark etmeden her malda pazarlık payı ve ciddi bir indirim bekleyecek. Kendilerinin yaptığı fedakârlığa karşı (bu da bir malı satın almak oluyor), karşı taraftan da bir zeytin dalı bekleyecek. Kimsenin kibirli satış elemanlarına, çok bilmiş marka müdürlerine veya snob butik yöneticilerine tahammülü olmayacak. Tüketici değerini anlayacak, satıcı işini kurtarmak için ne gerekiyorsa yapacak. Bana kalırsa asla indirime girmeyen Chanel gibi markalar bile indirim anonslarını yakında mağazalarının camlarına yapıştıracak (Aynı Harvey Nichols İstanbul'da ilk kez indirime giren Balenciaga Lariat çantalar gibi).
Kehanet 4: 2009'u tanımlayan trendlerin başında 'utanç' modası (Fashion Ashame) gelecek. Alışveriş yaparken utanma durumu yıl boyunca değişik şekillerde kendini gösterecek. Parası olan alışverişini sıkıntıdaki yakınının gözüne sokmaktan utanacak, parası olmayan alışverişin dayanılmaz cazibesine karşı koyamayacak, zaafından çok ama çok utanacak. Alışveriş bir 'sır' haline dönüşecek, kimse kimseye 'ser verip, sır vermeyecek'. Bireysel bir eyleme dönüşen alışveriş, internetten de satışı fazlalaştıracak. Artık kıyafetler için 'yeni' değil, 'eski' demek makbul olacak.
Kehanet 5: Dev modacıların tasarladığı ürünlerle çok para kazanan high-street firmalar (H&M en son Japon devi Comme des Garcons'a, Marks&Spencer ise Sex and The City'nin stil danışmanı Patricia Field'a birer koleksiyon hazırlattı), lüks moda evlerine ilham kaynağı olacak. Ürünlerini astronomik fiyatlara, satma çabaları devam eden firmalar koleksiyonlarına Damien Hirst gibi sanatçıların parmağını sürdürürerek ürünlerini 'sanat' adı altında pazarlamayı deneyecek. Lüks bir malı sattırmak için etiketine markanın tasarımcısından daha fazla kişinin imza atması gerekecek. Lüks satılsa satılsa 'sanat' adı altında satılacak.
Haberin fotoğrafları
Yayın tarihi: 4 Ocak 2009, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/01/04/pz/haber,3FB625824CE443B591766340A0D81CC3.html
Tüm hakları saklıdır.
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Gizlilik Bildirimi | Künye / İletişim | Bize Ulaşın
 |
Copyright © -2009 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|