CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Lozan Antlaşması'nın imzalandığı tarihi masanın nerede duracağı konusundaki belirsizliğin kendilerini üzdüğünü belirterek, ''Bu masaya CHP olarak biz sahip çıkmaya hazırız. Bu CHP'ye yakışır'' dedi.
THY'ye ait uçakla Ankara'dan İstanbul'a gelen Baykal, Atatürk Havalimanı VIP Salonu'nda gazetecilere çeşitli konulara ilişkin açıklama yaptı.
Kısa süre önce İsviçre Konfederasyonu Başkanı Pascal Couchepin'in Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyaret dolayısıyla bir sürpriz hazırladığını ve Lozan Antlaşması'nın imzalandığı tarihi masayı Türkiye'ye armağan ettiğini anımsattı.
İsviçre Konfederasyonu Başkanı'nın bu armağanın Türkiye'de çok büyük ilgi, heyecan, sevinç yaratacağını umut ederek bunu planladığını ifade eden Baykal, şöyle devam etti: ''Maalesef tablo öyle olmadı. Önce sayın Cumhurbaşkanı Gül, bu masa ile ilgili olarak düzenlenen törende masa için teşekkür etmeyi unuttu. Danışmanları bunu hatırlatınca (Ha... Bir de masa var. Teşekkür etmem gerekiyor galiba) diyerek teşekkürleri ifade etti. Daha sonra bazı basın organları bu masaya ''bir ihanet masası' dediler. Yani Lozan Antlaşması'nı bir ihanet antlaşması olarak gördükleri anlaşıldı. Daha sonra Çankaya'da Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nden bu masaya Köşk'te yer bulmanın mümkün olmadığı, bu masanın nerede bulunacağına ilgili bakanların bir komisyon kurarak karar verecekleri açıklandı. Şu anda masa sahipsizdir, nerede duracağı belirsizdir. Boşlukta kalmıştır konu. Oldukça da süre geçmiştir. Bu bizi çok rahatsız etti. Üzüldük. Çünkü Lozan Antlaşması, Türkiye'nin uluslararası meşruiyetinin bütün dünya tarafından kabul edildiği bir anlaşmadır. Ülkenin varlık sebebi, Türkiye'nin vicdanıdır. Birinci Dünya Savaşı'nı bitiren antlaşmaların hiçbiri yürürlükte değil, sadece Lozan Antlaşması yürürlükte kalmaya devam ediyor. Bugün için anlaşmanın büyük değeri vardır. Bütün tartışmalar oraya gelip dayanmaktadır.''
LOZAN MASASI
''Şimdi bu masaya gösterilen tepkinin aslında bu antlaşmaya yönelik bir hazımsızlığı, bir tepkiyi yansıttığını üzüntüyle görüyorum'' diyen Baykal, bu çerçevede CHP olarak kamuoyuna bir açıklama yapmayı kararlaştırdıklarını ifade etti.
Baykal, ''Bu masaya CHP olarak biz sahip çıkmaya hazırız. Bu CHP'ye yakışır. Bunu imzalayan ikinci Cumhurbaşkanımız ve ikinci genel başkanımız İsmet İnönü'dür'' dedi.
Yeni bir genel merkez inşa ettiklerini ve burada müze ve arşiv geliştirme konusunu ciddiyetle ele aldıklarını kaydeden Baykal, ''Bu masaya layıkıyla sahip çıkacak noktadayız. Eğer bu konuda Türkiye'de devletin, bürokrasinin sahip çıkmakta bir sıkıntısı varsa, CHP olarak bu masaya talibiz. Onu en iyi şekilde korur, muhafaza ederiz. Vatandaşlarımızın bunu en iyi şekilde izlemelerini, görmelerini sağlayacak şekilde teşhir ederiz'' diye konuştu.
Masanın değil, ''Lozan Antlaşması'nın kendisinin'' söz konusu olduğunu ifade eden Baykal, şunları kaydetti: ''Kamuoyumuzu Lozan Antlaşması'nı ve Lozan Antlaşması'nın imzalandığı o masaya sahip çıkmaya, bu bürokratik ilgisizliğe, vurdum duymazlığa bir an önce son verilmesini talep etmeye çağırıyorum. Kendi tarihimize karşı, değerlerimize karşı bu vurdum duymazlık gerçekten çok incitici ve üzücüdür. Buna bir an önce son vermek lazım. Biz bu konuda harekete geçmeye hazırız. Kamuoyumuz da bu konuya sahip çıkmalı, destek olmalıdır ve bir an önce Lozan masasının sahipsiz olduğu gibi bir izlenim ortadan kaldırılmalıdır.''
Baykal, yerel seçimlerde CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayının netleşip netleşmediğine ilişkin soru üzerine, ''Şu aşamada bir netleşme söz konusu değil. Olursa biz bunu zaten sizlerle paylaşırız'' dedi.
PARTİYE KATILIMLAR
Deniz Baykal, ''türbanlı ve çarşaflı vatandaşların CHP'ye katılımları''na ilişkin soruyu yanıtlarken, ''Türkiye gerçekten bir yol ayrımına geldi. Artık her kesimden insanlarımız yeni bir değerlendirme yapma gereğini ve Türkiye'ye yeniden sahip çıkma gereğini hissediyor. Bu doğrultuda tabloyu sorguluyor, kendilerini, ülkeyi sorguluyorlar ve saygıyla karşılanması gereken çok demokratik anlayışlar ortaya koyuyorlar'' diye konuştu.
Türkiye'de insanların yasalar çerçevesinde özgür iradeleriyle uygun gördükleri gibi giyinmelerine, yaşamalarına büyük değer verdiklerini ifade eden Baykal, şöyle konuştu: ''İnsanların özgürlüğü temel ilkedir ve insanlarımız gelenekleri, yetiştikleri aile ortamı, sosyal çevreleri, alışkanlıkları gereği şöyle ya da böyle giyiniyor olabilir. Önemli olan insanların gerçek düşüncelerinin, anlayışlarının ne olduğudur. Bir insanı kılığından, kıyafetinden onun ne düşüncesini, ne ahlaki kimliğini çıkarmak doğru bir yaklaşım değildir. Herkes sosyolojik olarak içinde bulunduğu ortamın gereğini benimseyerek giyiniyor olabilir ama herkesin içinde pırıl pırıl bir anlayış, aydınlık bir düşünce ve çok duyarlı bir yüreğin bulunması mümkündür. Bunun böyle olduğunu çok iyi görüyoruz. İnsanları tasnif etmemek lazım. İnsanları kılık kıyafeti ile hükme bağlamamak lazım. Bu anlayış içindeyiz ve bu doğrultuda da son zamanlarda muhafazakar bir kültürün içinden gelip, muhafazakar bir kılık kıyafet içinde yaşamakta olan insanlarımız ülkenin gidişatı karşısında CHP'ye sahip çıkıyorlar. Bizim de ahlak konusundaki duyarlılıklarımızı, değerlerimizi, toplumsal anlayışımızı, aileye ve geleneklerimize, kültürümüze nasıl değer verdiğimizi bilerek, görerek kendi anlayışları doğrultusunda Türkiye'ye yeni bir istikamet vermeye çalışıyorlar. Ben de bundan büyük kıvanç duyuyorum. Türkiye'de kilitlenmeyi aşmak zorundayız. Bunu hep birlikte aşacağız. Türkiye'deki bir aldatmacaya son vereceğiz ve dayatmayı ortadan kaldıracağız. İnsanlar arasındaki gereksiz ayrışmayı etkisiz kılmak için biz de üzerimize düşeni yapacağız. Vatandaşlarımız da yapıyorlar. Bundan büyük memnuniyet duyuyorum.'' ''CAYDIRMA KAMPANYASI ETKİSİZ KILINDI''
Baykal, ''CHP katıldığı söylenilen çarşaflı kadının bundan haberdar olmadığı ve bir konser için davet edildiğinin söylendiği'' iddialarına ilişkin de ''Evet öyle bir yayın yapıldı. Ancak arkasından bir kanalımız çok saygıyla karşılanması gereken bir gazetecilik yaptı. Bayanı buldu ve kamera karşısında konuşturdu. Hanımefendi ne yaptığını bildiğini, bilinçli bir şekilde karar aldığını ve CHP'ye bugüne kadar hiç oy vermediğini ama artık CHP'nin rozetini takarak, partimize oy vereceğini ifade etti. Bu çok önemli bir olaydı. Bu tip girişimleri caydırmaya yönelik bir kampanya da böylece etkisiz kılınmış oldu'' diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Baykal, ''CHP'deki değişimi nasıl özetlemek gerekiyor?'' şeklindeki soruya ise ''Hep beraber yaşayıp göreceğiz. Şimdiden ortaya çıkmaya başlayanlar ve şimdiden sonra ortaya çıkacaklarla hep birlikte Türkiye'yi ileri bir noktaya taşıyacağız'' karşılığını verdi.