SABAH yeniden ONO yönetiminde

Global basın camiasında işler fena değil, ama ABD'de durum çok kötü.
Dünya Gazeteciler Birliği (WAN) verilerine göre dünya genelinde basının büyüme hızı yüzde 3 civarında. Sektörde başarıyı tutturmuş Asya basınını bir yana bırakalım, tirajların düştüğü Avrupa'da bile reklam gelirleri yüzde 2 hızla arttı geçen yıl.
Ama Amerikan gazeteleri deprem yaşıyor. Son iki ay içinde ABD'de 4 bin gazeteci işinden oldu, ya işten çıkarıldı ya da erken emekliye ayrıldı. Gannett yayın kuruluşu, 1000 kişiyi daha işten çıkaracağını duyurdu.
Washington Post 100 kişiye yol verdi; New York Times' da da aynı hadise bekleniyor. Başka büyük gazetelerde de tedirginlik had safhada.
Ekonomik sarsıntı öncelikle gazete okurlarının ve reklamverenin tercihlerine yansımış durumda.
Bu hengamede olanlar basın özdenetimi açısından büyük önem taşıyan bazı ombudsmanlara da oldu. Okur temsilciliğine son verenler arasında ülkenin en eski ve etkili gazetelerinden Hartford Courant ve Courier-Journal (ABD'ye okur temsilciliğini ilk tanıtan gazete) de var.
ABD'li editörlerin çoğu, gazeteyle okur arasında diyaloğu canlı tutan, güveni artıran ombudsmanlığın eksilmesiyle daha beter bir durum ortaya çıkacağını söylüyor. Ama gazete yönetim kurulları "kısın da kısın" deyince çare kalmıyor.
Bütün bunlar olurken Latin Amerika, Afrika ve Asya'da ombudsmanlık giderek yayılıyor ve özdenetim gazeteciliğin ayrılmaz parçası haline geliyor. Yakında bizim camiaya Kenya, Tanzanya ve Kore de katılacak.
Basında özdenetimin uluslararası şemsiye örgütü olan Dünya Ombudsmanlar Örgütü (ONO) de ortaya çıkan bu yeni durum karşısında yeniden yapılanmaya gidiyor. ONO'nun yeni başkanı, Observer (İngiltere) gazetesi ombudsmanı Stephen Pritchard'dan, örgütün en eski üyelerinden biri olarak, "başkan yardımcılığı" teklifi alınca, ülkemizde "temiz basın" mücadelesini de düşünerek hemen kabul ettim. Türk basınında gerçek özdenetimin de yuvası olan SABAH, bundan böyle, "hesap veren ve şeffaf global basın" için dünyada da sesini duyuracak.