TCK 301'de yetki Gül'ün

Laikliğin Anayasa'ya girişinin 71'inci yıldönümünde dün Meclis "laiklik kaygısını" tartışıyordu...
Buna neden ilk oylaması bugün yapılacak olan türbanın üniversitede serbest bırakılmasını sağlayacak Anayasa değişikliğinden başka bir şey değildi....
Meclis'te dünkü tabloyu özetlemek gerekirse...
CHP lideri Deniz Baykal, Anayasa değişikliğinde ittifak yapan AK Parti ile MHP'ye "din alimi" bilgiliği ve "saldırı pozisyonu" içinde yüklendi....
AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli ise savunma pozisyonunda laiklik güvencesi verdi.
Özellikle de MHP lideri Bahçeli, laikliğin savunucusu olacakları konusunda "9 ışık" yaklaşımı içinde, 9 maddelik manifestosunu açıkladı.
Meclis'te dün karşı çıkanlar da ittifak içinde olanlar da belliydi.
Ancak hemen belirtelim eğer AK Parti ve MHP yöneticilerinin öngörüldüğü şekilde giderse bu ittifak cumartesi günü Anayasa'nın ikinci oylamasıyla bitecek.

Kutsal ittifak
İttifaklar da yer değiştirecek; bu kez MHP, CHP ile ittifak yapan duruma gelirken, AK Parti karşı tarafta yer alacak.
Buna neden de Türk Ceza Kanunu'nun 301'inci maddesindeki değişiklik olacak.
AK Parti TCK 301'inci maddeyi gelecek hafta Meclis'e sunduğunda CHP ve MHP'nin sert muhalefetiyle karşılaşacak...
Hatta, kendi içinden de muhalefet edenler çıkacak.
Çünkü iki partinin "milliyetçi muhafazakar" kesimi türban mücadelesiyle birbirine yakınlaştı.
Aynen Turgut Özal'ın Başbakanlığı döneminde ANAP'ta rastlanan "kutsal ittifak" buluşmasına benzer bir durum bugün de ortaya çıktı.
Bu birlikteliğin ilerde sergileyeceği tavrı kestirmek zor olsa da, TCK 301'in yakın geçmişte izlediği seyri izlemek yeterli...
Çünkü, TCK 301 hükümet tasarısı olarak ocak ayının ilk haftasında Meclis'ten geçirilecekti.
İçerden gelen direniş TCK 301'i tasarı olmaktan çıkarıp, milletvekili teklifine dönüştürdü.
Araya türban konusundaki Anayasa değişikliği de girince TCK 301'in Meclis'ten çıkarılması öngörülen sürenin üzerinden de beş hafta geçti.
Gelecek haftanın nasıl şekilleneceğini öngörmekte olası değil...

TCK 301'in son şekli
Yine de iktidar partisinin gelecek hafta Meclis'ten çıkarılma kararlılığında göründüğü, kısaca "Türklüğe hakarete" cezayı düzenleyen TCK 301 teklifinin içeriğine gelirsek...
Maddedeki "Türklüğü" kelimesinin yerine, daha önce de belirlendiği gibi "Türk milletine" ifadesi eklenmiş.
Hapis cezasının üst sınırı da üç yıldan iki yıla indirilmiş.
Daha önceki düzenlemede, "Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz" cümlesine "ve kasten" kelimeleri eklenmişti.
Gelen eleştiriler dikkate alınarak son düzenlemede "kasten" cümlesi metinden çıkarılmış...
Değişiklik üzerinde yapılan bir diğer değişiklik de dava açma yetkisinin kime ait olacağı konusunda olmuş...
İlkinde dava açma yetkisi Adalet Bakanı'na veriliyordu.
Yeni düzenlemede yetki Cumhurbaşkanı'na bırakılmış.
Düzenleme bu haliyle Meclis'ten geçer mi?
Direnişe ve ittifaklara bağlı....