Birkaç gün önce televizyon programımda Ersun Yanal ile sohbet ediyorduk. Konu dönüp dolaşıp stres yönetimine geldi. Yanal teknik direktörün ağır baskı altında kaldığı zaman aşırı gergin olduğunu ve bu gerginliği etrafına yansıttığı görüşünde. Özellikle yurtdışındaki maçlarda. Katılıyorum. Türkiye'de teknik direktörlük zor iş. Hem rakiplerinizle hem de spor medyasıyla uğraşacaksınız. Bir gün kahraman ilan edilirken öteki gün yerin dibine sokulabilirsiniz. Meslektaşlarıma da kızmıyorum aslında. Onlar da dünyanın tabir-i caizce en çok
"Gaza gelen" erkek okuyucusuna istedikleri haberleri veriyor, vur deyince öldürüyorlar. Eleştirilen spor adamı da kendini bir anda hedef tahtasında hissediyor. Fatih Terim'in
"Ben ders almam, ders veririm" çıkışının altında böyle bir stres olduğunu düşünüyorum. Aynı şey Ersun Yanal'ın da başına gelmemiş miydi? Bütün eleştiriler karşısında durmuş, susmuş, sonunda
"Alkışlamayı öğrenecekler" diye kükremişti.
Oysa Türkiye'de kimse kimseyi alkışlamaya alışık değil. Başarılı olana mutlaka bir kulp takıyoruz:
"İyi ama o da çok sinirli." Fatih Terim'in güzel bir özelliği var. Sonuç ne olursa olsun, sorumluluğu o üstleniyor.
"Futbolcularıma laf ettirmem, benim hatam" deme cesaretine sahip. Peki
"Bravo" diyeceğimize, ne yapıyoruz?
"Terim taktiği işte, çıkıp böyle söyleyecek" diye buyuruyoruz.
Peki adam ne desin? Bütün suçlu, örneğin Hakan Şükür diye açıklasa mutlu mu olacağız?
Ersun Yanal'a sordum.
"Futbol bir şov değil mi?" Cevabı netti.
"Tabii ki bir şov. Ama o şovun oyuncuları olarak kaliteli ve iyi bir gösteri sunmak zorundayız." Kim ne derse desin, Ersun Yanal günümüzün futbol dünyasında kirlenmemiş isimlerden. Hala saf, hala çocuk, hala amatör ruha sahip. Sadece top oynatmak istiyor.
"Niye Galatasaray olmadı" diye soruyorum.
"Fenerbahçeliyim diye düşündüler herhalde" diyor.
Sizi bilmem ama ben Fenerbahçe'nin başında bir gün Yanal'ı görmek isterim.
Şampiyonlar Ligi'nde yine bir Türk teknik direktör var. Ertuğrul Sağlam. Ona gerginlikten uzak, stresten arınmış bir yol diliyorum.
Başarılarıyla sadece Beşiktaşlıları gururlandırmayacak... Türk olarak hepimizin göğsünü kabartacak.
Yayın tarihi: 19 Eylül 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/09/19//pamir.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.