|
|
'Mekânıma Rus kadın giremez'
Son dönemde Rus kadınları gece kulübüne almamasıyla gündeme gelen İzzet Çapa, gece hayatının amiral gemisi Cahide'nin sırrını ve Celal Çapa'yla dargınlığını anlattı.
* "Celal benim çok sevdiğim bir adam, dört sene çalıştım. Hiç para alamadım ama olağanüstü bir dört seneydi. Celal'le bir sorunum yoktu ama ona özür borcum var."
* "Cahide, her adamın evlenmek istediği bir kadın gibi. Çok iyi bir aile kadını ama ruhunda fahişelik var. Yani adamı elinde tutuyor".
'Erkeği yoldan çıkaracak kadını içeri almamak lazım'
Hadi eller havaya! Haftanın konuğu gece hayatının kralı İzzet Çapa. Aslında o, kendi tabiriyle İstanbul'u eğlendiren bir züğürt saraylı. Ne evi var, ne arabası. Biz sorduk, o anlattı.
"Cahide'de müşteri vestiyerde statüsünü bırakır. Bankacısı da, devlet adamı da, sanatçısı da eğlenirken sıradan biri olabilir. Bu, Cahide'nin en büyük özelliği."
İzzet Çapa bu işe, ağabeyi Celal Çapa'yı kıskanıp kafe açarak başladığını söylüyor.
O, gece hayatının Sezen Aksu'su, eğlence hayatının şampiyonu, dillerden düşmeyen Cahide'nin patronu. Adı; İzzet Çapa! 41 yaşında, oğlak burcu. Arap-Çerkez-Zonguldak-Adana karışımı bir ailenin girişimci oğlu! Artııı Sezen Aksu'dan sonra, komün hayatı yaşayan tanıdığım ikinci insanoğlu. O nereye ekibi oraya. İş yerinde, mutfakta, evde, kısaca her yerde beraberler. Hem aralarındaki bağı merak ediyorum, hem de müşteri memnuniyetinde tavan yapmalarının, bir gidenin bir daha mekânlarından kopamamasının, eğlencede zirve yapmalarının sırrını sormak istiyorum!
BÖYLE
İSTİHBAHRAT FBI'DA YOK! Saat 15:00'te Maçka'daki kışlık Cahide'den içeri giriyorum. Burada en enteresan şey şu: Kapıdan mutfağa kadar, çalışan kim varsa her şeyden haberdar. Böyle bir istihbarat FBI'da yoktur! Şarabınızı yarım bıraktığınızdan tatlıyı silip süpürdüğünüze, hangi şarkıda dans ettiğinize kadar her anınızı biliyorlar. Kapıda karşılanıp içeri alınıyorum. Ooo akşama düğün var galiba! Herkesin üstünde rahat kılıklar, üşümemek için hırkalar... Herkes harıl harıl çalışıyor. Masaların yerleri belirleniyor, temizlik yapılıyor, örtüler ütülenip seriliyor, mumlar tazeleniyor. Meğer bu günlük rutinleriymiş. Ve her zamanki görüntüsüyle eller cepte, düşük bel bol pantolonu ve gömleğiyle günün adamı İzzet Çapa görünüyor. İlk defa gergin gördüm onu! Hayrola bizi 'çakkıdı çakkıdı' oynatan adam niye gergin? Eğlence gecelere mahsusmuş, gündüzleri gergin olurmuş. Son dört senedir görünür olmaktan kaçıyormuş. Allah Allah! Karşımdaki İzzet Çapa'nın klonlanmışı olmasın sakın? Gerginlik, görünür olmaktan kaçmak falan... Hiç kafamdaki imajına uymuyor. Neden Sayın Çapa neden? Birincisi, görünür olmayı dönem olarak bitmiş görüyormuş. Trendciler not alsın! İzzet Çapa'dan trend kaçmaz çünkü. İkincisi ise bir dönem çok görünmüş ve sırasını savmış. İstediği ürettikleriyle anılmakmış. O zaman şimdi bu sorunun tam zamanı: Ey İzzet Çapa, Cahide neden bu kadar çekici ve bir numara anlat bana! "Cahide özgür ruhların, özgür mekânı," demez mi? Hadi hadi, kimmiş özgür? Kaç kişi özgür Allah aşkına? Sırrını vermeyecek ya, lafı dolandırıyor işte. Röportaj başlayınca, müşteri memnuniyeti öldü galiba? Devam ediyor anlatmaya: "Cahide'de müşteri vestiyerde statüsünü bırakır. Bankacısı da, devlet adamı da, sanatçısı da eğlenirken sıradan biri olabilir. Bu, Cahide'nin en büyük özelliği". Peki ikincisi neymiş? "Asosyal bir mekân olması". Hoppalaa! Burası kadar dolup taşan, ünlüsü ünsüzü herkesin aktığı mekân asosyal olabilir mi? Olurmuş çünkü, "İnsanlar buraya eğlenmek için geliyor, birileriyle tanışmak için değil. Sevgilinle de, arkadaşınla da, kadın kadına da eğlenebileceğiniz bir yer," diyor Çapa.
YAN MASAYA İKRAM YOK! Ve durup durup tam bir Cahide tanımı yapıyor: "Cahide, her adamın evlenmek istediği bir kadın gibi. Çok iyi yemek yapmasını biliyor, dışarıda çok iyi bir aile kadını ama ruhunda bir fahişelik var. Yani adamı elinde tutuyor". Ne dersiniz; kocaları azgın teke ilan edilmiş kadınlar bu sözlere dikkat etsinler mi? Cahide Kuralları'na gelince, sadece iki tane var, o da müşteri için. 1. "Parayla bizi satın alamazlar", 2. "Yan masaya dadanıp kimseye bir şey ikram edemezler". Peki içeri girmek neden bu kadar zor? "Burası askerlik şubesi değil, 15 erkek bir arada buraya giremez!" diyor ve devam ediyor, "Aslında sorun kadınlarda, 15 bekar erkek gelirse, onları yoldan çıkaracak kadınları almamak lazım". Ooo Rus meselesi de var tabii, ona da az sonra geleceğiz elbet! Hiç yanlış birine çatmışlar mı? Evet. Türkiye'nin en ünlü gazetecilerinden birini kapıdakiler tanımamışlar, adam sarhoş diye almamışlar.
DENİZ GÖKÇE KOVMUŞ Bara gelen ceketli adamlardan nefret ediyor, içmesini bilmedikleri için 25 yaş altı müşterilerin mekânlarına gelmesini istemiyor, pazar günleri sevgilisine sarılıp uyuyor, Hint ve Lübnan mutfağının popüler olacağını, sezonun en in içkisinin Mojito Mandarin olduğunu ilan ediyor. Para biriktirmeyecek kadar anlık yaşıyor. Panik atağı var. Evi yok, arabası yok; "Ben züğürt saraylıyım," diyor. Yemeklere orospu mantısı, sürtük makarnası, yosma tatlısı gibi isimler takıyor. Duyun da inanmayın, en çok hamburger yemeği seviyor. Boğaziçi İşletme'de okurken, gece hayatına dadandığı için kovulmuş. Hatta en son Deniz Gökçe'nin Para ve Bankacılık dersinden kovulmuş. Bu işe tekstille uğraşırken abisi Celal Çapa'yı kıskanıp kafe açarak başladığını söylüyor. 12 senedir İzzet Çapa besbelli işi için yaşıyor!
Ayşe ÖZYILMAZEL
|