Biyodizel üretimi adeta moda olunca tarım sektörünün de yüzü güldü. Şirketler şu ana kadar yaklaşık 2.5 milyon dönüm arazi üzerinde kanola ve soya üretimi için çiftçiler ile sözleşme yaptı.
Biyodizel ile birlikte sadece akaryakıt piyasasında değil tarımda da yeni bir dönem başladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde halen bekleyen yasa tasarısı ile biyodizele litre başına 65 Ykr vergi gelecek olması bu nedenle sadece biyodizel üreticilerini değil çiftçileri de yakından ilgilendiriyor. Çünkü sektör temsilcilerine göre sadece bu yıl biyodizel üreticileri 2.5 milyon dönüm üzerinde kanola (kolza) ve soya üretimi için çiftçilerle sözleşme yaptı. Biyodizelci olan ünlü isimler arasında bir dönemin gol kralı Tanju Çolak'ın yanı sıra büyük şirketler de var. MNG Holding'in patronu Mehmet Nazif GünalManko adlı şirketi ile bu pazarda yerini aldı. MNG Holding, kendi şantiyelerinde, iş makinalarında ihtiyacı olan yakıt ihtiyacını günlük 20 tonluk üretim yapan Makon Biyodizel Üretim tesislerinden karşılamaya başladı. Yine eski bakanlardan Ekrem Pakdemirli de Bandırma'da Türkiye'nin en büyük kapasiteli biyodizel fabrikası için çalışma içinde. Pakdemirli'nin kanola üretimi için 1 milyon dönüm alanda sözleşmeli üretim yaptırmak üzere çiftçiler ile görüştüğü belirtiliyor. Bir başka ünlü isim ise Akel Gıda'nın patronu olan ve 2004 yılında vergi rekortmenleri sıralamasında 4'üncü sırada yer alan Yahya Akel. Pirinç, hububatve bakliyat alanında faaliyet gösteren Yahya Akel de sözleşmeli üretim yaptıran isimler arasında yer aldı. Alternatif Enerji Biyodizel Üreticileri Birliği (ALBİYOBİR) Genel Sekreteri Tamer Afacan, özellikle İç Anadolu, Ege Bölgesi ve Akdeniz'de pamuk, buğday, mısır tarlalarının kanola tarlalarına dönüştüğünü belirterek, "Ziraat odaları ile birlikte çalışıyoruz. Ürün bol olduğu için mısırını nehre dökmek zorunda kalan çiftçi, buğdayı para etmediği için satamayan üretici kanola ekmeyi öğreniyor. Martta kanola ekim dönemi başlıyor. Türk çiftçisi ile biyodizel üreticisi birlikte büyüyecek" dedi.
'ÖTV GELMEYECEK' 2005'te Tekirdağ'da kanola bayramında ekimiyapılan 15 bin dönüm kanolanın tamamını kendisinin aldığını söyleyen Afacan, halen biyodizel üretiminde 144 firmanın olduğunu ve bunların toplam kapasitelerinin 1.5 milyon tonu bulduğunu söyledi. 1.5 milyon tonluk üretim kapasitesinin 3-4 milyon ton ürün alacağı anlamına geldiğini kaydeden Afacan, "Halen tesislerin yüzde 90'ı kapalı. Açık olanlar da ithalat ile çalışıyor. Çünkü Türkiye'de yerli üreticinin elinde ürün yok. Biz yerli ürüne hiçbir şekilde ÖTV gelmesinden yana değiliz, ithal ürüne de 1.5 yıllık bir geçiş döneminden sonra ÖTV gelmeli" diye konuştu.
Manko adlı şirketi ile bu pazarda yerini aldı. MNG Holding, kendi şantiyelerinde, iş makinalarında ihtiyacı olan yakıt ihtiyacını günlük 20 tonluk üretim yapan Makon Biyodizel Üretim tesislerinden karşılamaya başladı. Yine eski bakanlardan Ekrem Pakdemirli de Bandırma'da Türkiye'nin en büyük kapasiteli biyodizel fabrikası için çalışma içinde. Pakdemirli'nin kanola üretimi için 1 milyon dönüm alanda sözleşmeli üretim yaptırmak üzere çiftçiler ile görüştüğü belirtiliyor. Bir başka ünlü isim ise Akel Gıda'nın patronu olan ve 2004 yılında vergi rekortmenleri sıralamasında 4'üncü sırada yer alan Yahya Akel. Pirinç, hububat
ve bakliyat alanında faaliyet gösteren Yahya Akel de sözleşmeli üretim yaptıran isimler arasında yer aldı. Alternatif Enerji Biyodizel Üreticileri Birliği (ALBİYOBİR) Genel Sekreteri Tamer Afacan, özellikle İç Anadolu, Ege Bölgesi ve Akdeniz'de pamuk, buğday, mısır tarlalarının kanola tarlalarına dönüştüğünü belirterek, "Ziraat odaları ile birlikte çalışıyoruz. Ürün bol olduğu için mısırını nehre dökmek zorunda kalan çiftçi, buğdayı para etmediği için satamayan üretici kanola ekmeyi öğreniyor. Martta kanola ekim dönemi başlıyor. Türk çiftçisi ile biyodizel üreticisi birlikte büyüyecek" dedi. 
yapılan 15 bin dönüm kanolanın tamamını kendisinin aldığını söyleyen Afacan, halen biyodizel üretiminde 144 firmanın olduğunu ve bunların toplam kapasitelerinin 1.5 milyon tonu bulduğunu söyledi. 1.5 milyon tonluk üretim kapasitesinin 3-4 milyon ton ürün alacağı anlamına geldiğini kaydeden Afacan, "Halen tesislerin yüzde 90'ı kapalı. Açık olanlar da ithalat ile çalışıyor. Çünkü Türkiye'de yerli üreticinin elinde ürün yok. Biz yerli ürüne hiçbir şekilde ÖTV gelmesinden yana değiliz, ithal ürüne de 1.5 yıllık bir geçiş döneminden sonra ÖTV gelmeli" diye konuştu.
