|
|
Nedir Gamze olayının perde arkası?
Öncelikle gazeteci Salih Keçeci'yi kutlamak gerek. Ayşe Arman'a ancak 24 milyara röportaj vereceğini söyleyen Çilingiroğlu, ona içini bedavaya dökmüş. Niye 25 değil de 24 milyar ona pek anlam veremedim
Kimse magazinden şikayet etmesin. Ciddiyim. "Hayatımız magazin oldu" diyenlere sakın inanmayın. Asıl onlar büyük magazinci. Öylesine ikiyüzlüler ki... Hem magazinden şikayet ediyor hem televole seyrediyorlar. Sorun, bakın etrafınıza Kaya Çilingiroğlu'nun kızı ve annesini yanına alarak gerçekleştirdiği röportajı bilmeyen var mı? Hani Hülya için "Hayatına biri girerse ailem olmaktan çıkar" dediği röportaj. Bu arada gazeteci Salih Keçeci'yi buradan kutluyorum. Ayşe Arman'a 24 milyar karşılığında konuşacağını söyleyen Çilingiroğlu, görünüşe göre ona içini bedava dökmüş. Bu arada bu iş gittikçe sarpa sarıyor. Düşünsenize her röportaj yapmak istediğimiz kişinin para istediğini... Mesleği bırakmam gündeme gelebilir yani. Geçenlerde, yaklaşık 10 dakika önce birbirleriyle tanışmış, bir masa dolusu insan konuşacak ortak bir konu bulmaya çalışıyoruz. En tehlikelisi bu. Herkes nazik, herkes dikkatli, herkes meraklı... Önce Avrupa Birliği konuşuyoruz. Hani "Dur daha samimileşmedik. Biraz ciddi takılalım" hesabı. Ardından Amerika'daki petrol krizi. Nereden bildiniz? Tabii ki masada bankacılar ağırlıkta. En son hani biraz daha eğlenceli olsun diye, Cem Yılmaz'ın reklamı konuşuldu. Yok olmadı. O bile sarmadı. O ana kadar hiç konuşmayan, ara sıra ipek gömleğinin yakasını çekiştiren, sarışın abla bana dönerek, yüksek sesle "Siz gazetecisiniz" dedi. "Nedir şu Gamze Özçelik olayının perde arkası, bir anlatsanıza." O kadar şaşırdım ki ağzımda bir şeyler gevelemeye başladım. "Neyi, perdesi, arkası? Hem ben o görüntüleri bile seyretmedim." "Nasıl?" dedi kadın görmediniz mi? "Siz gazetecisiniz yahu!" "Gazeteciyim röntgenci değil hanımefendi. Her şeyden önce bir kadın olarak kendime olan saygımdan, seyretmedim" Cümlemi bitirdiğim anda, etrafımdaki meraklı gözlerdeki hayal kırıklığını fark ettim. Sarışın ilgisizce omzunu silkti. "Yani bizim bildiğimizden fazlasını bilmiyorsunuz." Yüzüm asıldı. Uzatmadım. Arkadaşım fısıldadı, "Bilmem nerede üst düzeyde" diye. Başımı salladım. Neden sonra gülümsediğimi fark ettim.
|