|
|
|
|
|
|
Kim Anarşist?
Yunanlılara yeterince tanıtılmayan Avrupa Anayasası'nı kendi içinde kabul eden parlamento halkın kaderine de imza atmış oldu
Türkiye'de "anarşist" deyince akla ilk gelen şey her nevi "terörist" olur. Oysa bu tanımlama bütünüyle yanlıştır ve kasıtlı olarak saptırılmış bir tanımlamadır. 1970'li yılları yaşayan o dönemin öğrencileri bilir; demokratik ilkelere inananlar, bu uğurda mücadele verenler, sağ-sol kavgalarında yer alanlar, Türkiye'nin bugün ulaşmaya çalıştığı AB standartlarına o dönemlerde ulaşmaya çalışanların hepsine "anarşist" yani diğer bir deyişle "terörist" ya da "şaki" yani "eşkıya" denirdi. Hem de devlet radyo ve TV kanallarındaki haberlerde okunurdu bu tanımlamalar... Ben şahsen, "anarşist" tanımlanmasının gerçek anlamını Yunanistan'a ve diğer Avrupa ülkelerine geldiğimde anlamaya başladım. "Anarşizmin" aslında her türlü yönetime karşı çıkanların felsefesi olduğunun bilincine vardım. Helence'deki, "an - archos" yani lidersiz "liderliğe karşı çıkan" anlamına gelen anarşizm ideolojisi, Türkiye'de ya da Avrupa'nın başka bir ülkesinde hala benliğini koruyor mu bilmiyorum ama Yunanistan'da halk, genel olarak "anarşizme" eğilimli... Örneğin hükümet, halkın rahatını bozacak bir yasa çıkardığında bu yasa halk tarafından kabul görmediği için uygulanmıyor da... Motosikletle gezerken eğer kafanızda kask yoksa sizi yoldan çevirecek trafik polisine "Kardeşim hava sıcak görmüyor musun bırak Allah aşkına ceza meza yazmayı..." dediğinizde çoğu zaman "anarşist" ruhlu trafik polisinin merhametine gelip ceza almıyorsunuz. Ya da Atina belediyesinin her bir sokak başına yerleştirdiği paralı otopark cihazlarına madeni paralar atmadığınız için mahkemelik olduğunuzda "O mahallenin bir sakini olarak bu park cihazlarının buraya yerleştirilmesi konusunda fikriniz alınmadığı" gerekçesini savunduğunuzda keza "anarşist ruhlu" yargıç tarafından beraat edebiliyorsunuz. Geçenlerde Fransızlar, Avrupa Anayasası için yapılan halk oylamasında "hayır" oyu kullandı. Ardından Hollandalılar da aynı yargıya vardı. Fransızlar da Hollandalılar da Avrupa Anayasası'nı evirip çevirip inceledikten sonra bu anayasaya "hayır" demeyi seçmişler. İyi güzel de Yunan kamuoyunda yapılan bir araştırma da "bu halk oylaması Yunanistan'da yapılsaydı" Yunanlıların da "hayır" diyeceğini gösterdi. Ancak aynı araştırmada "hayır" diyeceklerin yüzde 73'ünün Avrupa anayasasının "ne olduğunu bilmediklerini" gösterdi. Peki Yunanlılar niçin bilmedikleri bir anayasaya "hayır" demek istiyordu acaba? Yunanistan üstelik Avrupa Anayasası'nın sekteye uğramasıyla "donması" beklenen AB bütçesinden yaklaşık 20 milyar euro gibi büyük bir meblağı da kaçırmış olacaktı. Ben şahsen Yunanlıların karakterini iyi tanıdığını iddia eden biri olarak Avrupa anayasasını bilmedikleri halde "hayır" demek isteyen Yunanlıların hakikaten "şımarık", "sonradan görme" veya "özenti" ya da her şeye "hayır" deme alışkanlığını edinen "anarşizm ruhundan" kaynaklandığının düşünmüştüm bir kez daha...
HALK YASAYI TANIMIYOR Ancak ertesi gün yapılan başka bir kamuoyu araştırması gösterdi ki Yunanlıların ezici bir çoğunluğu Avrupa Anayasası'nı yeterince tanımadıkları için "hayır" diyeceklerdi. Kendilerine yeterince bilgi verilmemiş olmasından Yunan halkı hem hükümeti hem muhalefeti hem de özellikle- medya organlarını sorumlu gösteriyordu. Bunda da haklıydı tabii ki... Çünkü hem kendi hem de çocuklarının yaşam tarzını belirleyecek olan anayasanın ayrıntıları halka yeterince tanıtılmamıştı. Parlamento her zamanki gibi halkın geleceği konusunda kendi kendine karar vererek bu belirsiz anayasayı onaylamıştı. Anarşist olan kim acaba? Halkın haklarını savunmak uğruna iktidara gelen hükümet ya da muhalefet partileri mi? Yoksa kendi geleceklerinin ne olacağını bilmeyen halkın kendisi mi? Yunanlıların "anarşik" ruhlu olduğu doğru... Ancak hükümetleri de aynı "ruhlu" olduğundan halk ile iktidar arasındaki "mücadeleyi" süresiz hale getiriyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|