|
|
Niye bu kadar utandık ses bile çıkaramadık?
Sinema salonunda sadece kadınlardık. Ara olduğunda kimse kimseyle konuşamadı. Kadın arkadaşlarıyla göz göze gelmemeye çalışan bir kalabalıktık biz. Niye rahatsız olmuştuk ki bu hikayeden, neydi gerçek?
En çok hangi sahneden etkilendim bilmiyorum. Hangi hikaye beni daha çok çarptı? Seks yapmaları mı rahatsız etti yoksa yapmamaları mı? Filmi beğendim mi, onu da bilmiyorum aslında. Ama şunu biliyorum, her kadın bu filmi mutlaka izlemeli. Hayır, hemen geri alıyorum, aslında Türkiye'de yaşayan her erkek bu filmi seyretmeli. Ama biliyorum ki bundan daha büyük hayal yok. Bu filme gidip ortasında çıkmayan erkek sayısı iki elin parmaklarını geçmez kanımca. Buna tüm tanıdığım, sevdiğim erkekler de dahil. Sevmezler; görmek, bilmek istemezler. Tıpkı Amerika'dakiler gibi...
*** Film, adını seks araştırmalarıyla duyuran ünlü profesör Alfred C. Kinsey'in hayatını anlatıyor. Başrolde ünlü aktör Liam Neeson oynuyor. Profesör önce öğrencilerinin tecrübeleri dinleyerek başlıyor araştırmasına. Ardından meslektaşları geliyor sonra komşuları... Geliştirdiği soru-cevap tekniğiyle tanımadığı insanların yaşadıklarını da kaydetmeye başlıyor. Eşcinsel barlara gidiyor, ailelerin yaşlı anneanneleriyle bile görüşüyor. Topladığı verileri o günün teknolojik imkanlarının el verdiğince yorumlamaya başlıyor ve bu yorumları bir kitapta topluyor. İlk kitap 1948 yılında 25 bin adet basılıyor. İsmi Erkeklerde Cinsel Davranışlar. Kitap kaç satıyor biliyor musunuz? İlk ay 200 bin adet. Yanlış okumadınız. Tam 200 bin adet. Tabii ki homurdanmalar oluyor, çeşitli sorunlar yaşanıyor ama kitap büyük bir zafer kazanıyor. Hem de Amerikan erkeklerinin yüzde 37'sini en az bir kez eşcinsel deneyim yaşamıştır sonucuna rağmen.... 1948 yılından bahsediyorum! 1953 yılında ikinci kitap geliyor. İsmi; Kadınlarda Cinsel Davranışlar. İşte o zaman asıl kıyamet kopuyor. Neden mi? Çünkü hiçbir erkek karısının, kız kardeşinin, kızının annesinin ya da anneannesinin mastürbasyon yapıp yapmadığını, evlilik dışı ilişki yaşayıp yaşamadığını öğrenmek istemiyor. Sinema salonunda sadece kadınlar vardı. Ara olduğunda kimse kimseyle konuşamadı. Kadın arkadaşlarıyla göz göze gelmemeye çalışan bir kalabalıktık biz. Neydi utandığımız? Niye bu kadar rahatsız olmuştuk bu filmden? Çoğumuz zaten bilmiyor muyduk Kinsey'in araştırmalarını? "Sakın sorma" dediğini duydum benden yaşça çok büyük arkadaşımın. "Sorularına cevap vermek istemiyorum." O sırada mısır satan erkek görevli girdi içeri. Hepimiz cankurtarana sarılmış gibi üzerine atladık.. "Bir mısır da buraya lütfen." Ne garip değil mi? Hemcinslerimizden utandık. Ödümüz patladı, "Sende durum nasıl?" sorusundan. En çok da 45 yaş üstü kadınlar gömüldüler koltuklarına, burunlarını bile göstermediler.
*** Çıkışta sessiz bir kalabalıktık yine. Sadece 17-18 yaşındaki genç bir kız 50'nin üzerinde gözüken annesini sıkıştırıyordu. "Siz babamla evlenmeden önce seks yapmadınız mı gerçekten de?" Filmin adı mı? Kinsey.
|