|
|
O düğünde aşk falan yoktu bir kadının zaferi vardı
Bir kadın düşünün mağdur o olduğu halde hep kötüyü ve çirkini oynamış. Bir kadın düşünün sevdiği adamın ailesi tarafından dışlanmış, gazetelerce aşağılanmış, hayatı parça parça edilmiş. O kadın istediğini elde etti
Ben, İngiliz tahtının veliahtı Prens Charles'ı nedense hep hafife alırdım" diyor Mehmet Barlas bir yazısında. "Ama Charles ile Camilla'nın nikahları kıyıldığından beri, farklı bakıyorum İngiliz prensine. Kararlı, sabırlı ve ne yaptığını bilen bir insan portresi bu. Hanedanın kurallarına, halktan gelecek tepkilere, baskılara teslim olup mutluluğunu ve sevdiği kadının mutluluğunu ertelemeyen gerçekten yürekli bir erkek" diye devam ediyor. "Bunca yıllık sevgilisine, uğrunda evliliğini bozduğu sevgilisine "Galler Prensesi" unvanını bile veremiyordu. Dün aynı Charles beyazlamış saçlarıyla kilisenin koridorunda, kolunda hayattaki tek aşkı ile yürürken yaşlı bir adamdı" diyor İsmet Berkan Prens Charles hakkında. Ya Camilla?
*** Neden çok sevdik biz Diana'yı? Biz derken bütün dünyayı kastediyorum. Hayallerimizin düğününe sahip olduğu halde niye kıskanmadık onu? Niye öteki kadını hep lanetledik? Diana'nın mutsuzluğunun tek sebebini niye hep öteki kadın gibi gördük? Mehmet Barlas ve İsmet Berkan'ın yazılarını okurken gülümsedim. Belki kimse şimdiye kadar Charles hakkında bu tarz yazılar yazmadı. Belki kimse bırakın yazmayı öyle hissetmedi, düşünmedi bile. Neyi mi? Charles'ın da insan olduğunu. Peki ya Camilla? Bir kadın düşünün, sevdiği erkeğin rüya gibi bir düğünle kendisinden genç ve çok daha güzel bir kadınla evlenmesini izledi. Bir kadın düşünün, hala televizyon tarihinin en çok seyredilen olayı rekoruna sahip düğününün başrolündeki adama aşık... Hayatı boyunca hep ikinci kadın olmuş ama hep kendi kendine aslında "O ikinci" demiş... Bir kadın düşünün mağdur o olduğu halde hep kötüyü oynamış. Hep çirkin o olmuş, hep yuva bozan olarak anılmış, hatta Diana'nın mutsuz "son"undan bile sorumlu tutulmuş. Bir kadın düşünün, kraliyet tarafından dışlanmış, gazetelerce aşağılanmış, parça parça edilmiş hayatı. Diana'nın düğününden 24 yıl sonra Camilla ile Charles'ın düğününü izlerken içim acıdı. Sahici olmasına sahiciydi ama buruktu. Peki ya bundan sonra? Bütün dünya tarafından ikinci ve kötü kadın olmaktan eşliğe terfi eden Camilla ne yapacak? Öcünü almayacak mı? Yani her fırsatta Charles'- ın başını yemeyecek mi? Laf sokmayacak mı? Camilla ile Charles'ın düğününde, erkek meslektaşlarım kusura bakmasınlar, aşk falan yoktu. Bir kadının zaferi vardı, sessiz ve derinden. Şimdi istediğini elde etti. Sizce Charles Camilla'ya eskisi gibi çekici gelecek mi? Sevdiği adamı affedebilecek mi? Hiç sanmıyorum.
|