|
|
Candan Erçetin:
'4 yapraklı yoncadan esinlendim' Bu müzikal, 60'lı yılların tipik bir Türk Filmi hikayesi. Yılları 65-75 olarak sınırladık çünkü 75'den sonra konular da, üslup da değişiyor. O büyük dörtlünün; Fatma Girik, Türkan Şoray, Filiz Akın ve Hülya Koçyiğit'in en önemli ve çok sayıda filmlerini yaptıkları dönemlerdeki Türk kadını karakterlerini ben epeyce izledim. Starların rolü çok büyük tabii ki. Ekip olarak aynı şeyi düşünüyoruz; Türkan Şoray ne kadar güzel bir kadın, Filiz Akın ne kadar güzel bir kadın. Keza Murat Soydan, Cüneyt Arkın, Hülya Koçyiğit, Fatma Girik ne güçlü oyuncular, ismini sayamadıklarım alınmasın... Özellikle Türkan Şoray o kadar çok şarkıcı rolüne çıkmış ki, pırıl pırıl söylüyor. Bir başkasının yorumladığı şarkının, oyuncu olarak vurgularını yapmak dünyanın en zor işidir. Çok büyük emek vermiş. Belki de o emek ve samimiyettir bize yansıyan... Bizim sahnemiz şu anda çok yönlü sanatçılarla dolu. Bugünkü kimlikleriyle baktığımızda Beyazıt Öztürk bir şovmen olarak biliniyor ama aslında gayet iyi şarkı söylüyor. Diğer kasttaki tüm arkadaşlarım şarkı söylüyor, dans ediyor en önemlisi oyununu oynuyor. Ben Türkiye'de bunların olmadığına asla inanmadım. Sadece böyle projeleri oluşturmak lâzım. Doğru metinler yazılması lâzım. 10 yıldır birlikte olduğum orkestraya 3 ya da 4 alaturka saz ekleyerek, yine bu oyunda da beraber devam ediyoruz. 8 - 9 kişiydik şimdi 12 - 13 kişiye çıkıyoruz."
|