kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Oyun oynayarak iş buluyorlar
Oyun oynayarak iş buluyorlar
2 Kasım son gün
ODTÜ ve Boğaziçi çok ilgi gösteriyor

Oyun oynayarak iş bulun

Kozmetik markası L'Oreal, internet üzerinden bir oyunla yönetici seçiyor. Bu sıradışı işe alım yönteminin dünyada bir benzeri yok.

İşe girmek için parlak bir özgeçmişin yeterli olduğu günler sona eriyor. Ünlü kozmetik firması L'Oreal'in "E-Strat Challenge" adını taşıyan sanal oyunu, bu yeni dönemin habercisi niteliğinde. Şirket, internet üzerinden oynanan oyunla "Yönetici aday"larını seçiyor. Üniversite öğrencilerinin katılabildiği "E-Strat Challenge"da hedef ise sanal bir kozmetik şirketinin yönetimini başarıyla gerçekleştirmek. Bu yıl beşincisi düzenlenecek yarışmaya, dünyanın dört bir yanından üniversite öğrencileri katılıyor. 2 Kasım son gün!

***

Oyun oynayarak iş buluyorlar

Ünlü kozmetik markası L'Oreal'in işe alım yöntemi, dünyada bir ilk olma özelliğini taşıyor. Bir firmanın nasıl yönetileceği üzerine kurulu, internet üzerinden oynanan oyunda kazanan, şirkette çalışma hakkı elde ediyor.

Günümüzde büyük şirketler çalıştıracakları elemanları seçme konusunda yeni yöntemler geliştirmeye başladı. En yetenekli, kalifiye elemanı kendi bünyesinde çalıştırmak için kıyasıya savaş veren bu şirketlerden biri olan L'Oreal, üniversite öğrencilerine oyun oynayarak kendilerini anlatma fırsatı sunuyor. Bir simülasyon olan "E-Strat Challenge" adlı oyuna katılanlara, sanal bir kozmetik şirketinin yönetimi veriliyor. Şirketini en fazla kara geçirenler, oyunu kazanarak belki de gelecekte dünyayı yönetecek birkaç kişiden biri olduğunun sinyallerini veriyor. Oyunun en önemli tarafı ise dünyadaki tüm üniversite öğrencilerine açık olması. Bu işe alım stratejisinin dünyada bir benzeri yok.

Öyle ki bu yıl beşincisi düzenlenecek olan yarışmaya şimdiye kadar dünyanın dört bir yanındaki 1600 üniversiteden 56 binin üzerinde öğrenci katıldı. Yarışmaya katılmak için üç şartı yerine getirmek şart; bunlardan biri İngilizce biliyor olmak. Diğeri aynı okuldan 3 kişilik bir takım oluşturmak. Sonuncusu ise üniversitenin üçüncü ve dördüncü sınıfında okuyor veya MBA yapıyor olmak. Oyunda lisans öğrencileri ile MBA öğrencileri farklı kategoride yarışıyor. Bu simülasyon yarışmasını sadece şirketin yararına bir yöntem olarak görmek yanlış... Çünkü öğrenciler bu oyunu oynayarak, dünyanın en iyi üniversitelerindeki öğrencilerle kendilerini kıyaslama imkanına da sahip oluyor. Oyunun ikinci bir yararı, şimdiye kadar sadece akademik ortamda eğitim gören üniversitelilerin iş dünyasıyla tanışmalarını sağlaması. Okulda öğrendiklerini kullanarak sanal şirketlerini bir genel müdür edasıyla yöneten öğrenciler arasında iflas edenler de oluyor, pazar paylarını büyütüp kar edenler de. Bunlardan biri geçtiğimiz yılki yarışmada dünya üçüncülüğünü elde eden takımın üyesi olan Cihan Ünal.

Sabancı Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu olan Ünal, şimdi L'Oreal'de yönetici adayı olarak çalışıyor. Ne kadar iyi bir eğitim alırsanız alın, bunu iş dünyası ile iyi bir şekilde entegre edemezseniz başarılı olmanın imkansız olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Oyun, öğrendiğiniz teoriyi gerçeğe dönüştürmekte işe yarıyor. Bence derslerde ödev olarak verilmesi gerek."

BİRÇOK AŞAMADAN GEÇİLİYOR
Bu oyunda yarışabilmek için bir bilgisayara ve internet bağlantısına sahip olmak yeterli. Yarışmaya kayıt yaptırdıktan sonra öncelikle ilk eleme olan ön sınavı geçmek gerekiyor. 2-5 Kasım günleri arasında yapılacak olan bu sınav da, oyunun her aşamasında olduğu gibi sanal ortamda yapılıyor. 5-6 sorunun sorulduğu bu ön sınav aslında öğrencilerin büyük bir kısmının elendiği aşama. Çünkü geçtiğimiz yıl kayıt yaptıran 10 bin takımdan 1073'ü simülasyonu yüklemeye hak kazanmış. İlk elemeyi geçenler, 27 Aralık'tan itibaren 3 haftalık süre boyunca yarı finale kalmak için mücadele veriyor. Oyunun bu bölümü beş etaptan oluşuyor. Bu etaplarda öğrenciler şirketi üç rakibe karşı kara geçirmeyi hedefliyor. Bu aşamada sadece simülasyonunuzda başarılı olmanız yeterli değil. Çünkü kendi pazarında en iyi strateji üretenler, en iyi kazananlar dereceye giriyor. Oyunda öğrencilerin efor sarf etmesi gereken pek çok alan bulunuyor.

Bunlardan biri araştırma geliştirme. Burada sahip olduğunuz bütçeyi nasıl dağıtacağınız önemli. Daha sonra fiyatlandırma yapıp dağıtımını yapmak gerekiyor. Reklam da düşünülmesi gereken bir diğer konu. Ürünün tüketiciye hitap etmesi için reklamın konumlandırılmasını yapıyorsunuz. Bunların yanı sıra hangi fabrikada kaç tane işçinin çalışacağı bile yarışmacının kontrolünde. Oyunda geçtiğimiz yıl üçüncü gelen Cihan Ünal'a göre oyunun en önemli özelliklerinden biri size her zaman daha az verilmesi. Bu konuda bazı tavsiyeleri de var: "Pazarlamaya ne kadar bütçe harcarsanız, size o kadar çok para geri dönebilir. Ama sizin daha kritik bir değeri olan bir alana, araştırma geliştirmeye yatırım yapmanız gerek. Böylece ileride yapacağınız pazarlama size iki kat daha fazla para getirir. Zaten bir etabı karlı bir şekilde tamamladığınızda bir sonraki etapta daha fazla bütçeye sahip oluyorsunuz." Bu gibi kararlar alarak en yüksek karı elde eden 250 takım yarı finale kalıyor. Yarı finale kalanlardan beklenen ise iş planı hazırlamaları. Bir aylık süre boyunca yarışmacılar şirketleri için bir hedef belirliyor ve bu doğrultuda çalışıyorlar. Hedefe en çok yaklaşanlar finale kalıyor.

PARİS'TE ŞİRKETLER SATILIYOR
Oyunun finaline yedi ayrı bölgeden, her bölgenin lisans ve MBA dallarında birincileri katılıyor. Yarışmada dünya coğrafyası Kuzey Amerika, Güney Amerika, Uzakdoğu ve Avrupa olarak bölünmüş durumda. En yoğun yer olan Avrupa'ya dört bölge ayrılmış. Oyunun final aşaması Paris'te gerçekleştiriliyor. 14 takım L'Oreal'in yetkililerine sunum yapıyor. Öğrenciler şirketlerinin vizyonunu anlatarak, şirketlerini yatırımcı rolündeki L'Oreal jürisine satmaya çalışıyor. Cihal Ünal aylarca çalışarak gitmeye hak kazandığı finalde yaşadıklarının çok heyecanlı olduğunu dile getiriyor. "Paris'te gündüzleri gezdik, akşamları ise sunumlarımıza çalıştık. Final gününde öğleden önce dört takım, öğleden sonra üç takım sunum yapacaktı. Biz öğleden sonraki ilk takımdık. Böylece bizden önceki takımları gözlemleme imkanı bulduk. Birinci gelen Endonezya takımı çok başarılıydı. Ama biz de üçüncü olduk ve jüri bize ayrıca 'En iyi sunum' ödülünü de verdi. Biz Türkler daha sıcakkanlı olduğumuz için insanlarla kolay iletişime geçiyoruz."

Ece Koçal

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Bir ağaca bile oyuncu olmayı öğretebilirim
 Bir sihir bir ödül
 İşte Formula 1'in Türk fatihi
 TSE ve ISO 9001 belgeli ilk devlet okulu 'Ata İlköğretim'
 Yaşama sanatı dersleri
 Darüşşafaka'dan kültürel değişim projesi
 İdealist öğretmenler okulu cennete çevirdi
 Bir Doğu masalı
 Yıllar "Che"yi öldüremedi
 Dünya briç ustaları İstanbul'da
 CLK'yı Armani giydirdi
 Soyları tükenmek üzere
 Rakı bardağını ters çevir bak şarap bardağı oluyor
 Son halifenin sanat tutkusu
 Fatma Girik çok sahici bir kadın
 Her semtin bir makamı var
 Yalanı belgeseller ortaya çıkarıyor
 Yeni Boris Becker
 En beğendiği sporcu Muhammed Ali
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
ALİ POYRAZOĞLU
Bilesin ki seni içime gömdüm
Perşembe akşamı "Havada...
REFİK DURBAŞ
Para, el kiri mi?
Henüz ayın başında sayılırız, "zam"...
Yemeğin lezzeti kokusunda
Koku alma duyusu, bir gurmenin en önemli organı. Eğer kokusunu alamazsak,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.