Honça'da bir akşam
Kelkit havzasında yaşayanların günümüzü ve geleceği sağlıklı değerlendirecek kararları ve uygulamaları kendilerinin üretmelerini hedefleyen "Kelkit Platformu" oluşumu, "kamu-yerel-sivil-özel birlikteliği"ne dayalı, bütün yaş dilimlerini ve kesimlerini içine alan "bütüncül bir yaklaşım" ile kuşaklar arasındaki bağları güçlendirerek, geçmişten geleceğe "köklü geleneği" değerlendirmeyi amaçlamakta... Erzincan, Giresun, Gümüşhane, Sivas, Tokat illeri ile bu illere bağlı ilçe ve belde belediyelerinin ÇEKÜL Vakfı ve sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu platform, doğal-tarihsel-kültürel değerlerin korunmasına bağlı kalkınma modelini bütün Kelkit havzasına yaymayı hedeflemekte... Geçen 25-26 haziranda Kelkit Platformu'nun düzenlediği "Kelkit Nereden Doğuyor Kimler İçin Akıyor" başlıklı toplantısını izlemek için Tokat ve Sivas'taydım. İstanbul'dan Tokat'a 12 saat süren yol yorgunluğu, bir rozet misali sevinç ve sevdasıyla göğsümün sol nahiyesinde dursun, bu iki gün içinde heyecanını yaşadığım Tokat'ta Ballıca Mağarası, Gökmedrese, Taşhan, Latifoğlu konağı; Sivas'ta Buruciye medresesi, Abdiağa ve Susamışlar konakları, Kızılırmak üzerindeki Eğri köprüden söz etmeyeceğim. Geçen yıl tam bu tarihte, yani 4 Temmuz 2003'te, yine bu sütunlarda Tokat'ta yaşayan ÇEKÜL Vakfı Bölge Koordinatörü M. Adnan Şahin'in kaleme aldığı ve "Tokat Bölge Mutfağı"nı anlatan "İçinde'kiler" kitabını tanıtırken "Şahin, hem kentine, hem kültürel bütünlüğe katkı sağlamayı amaçladığı çalışmasında yemek tariflerini yörenin bir insanı olarak konuştuğu gibi veriyor, ki bu da anlatımına ayrı bir lezzet katmakta... Bu lezzet uğruna Tokat'ı bir kez daha ziyaret farz oldu galiba..." demiştim. Kelkit Platformu gezisi işte bu "farz"ın da yerine getirilmesi oldu bir anlamda... Adnan Şahin, bu bir yıl içinde bir başka güzel işe de imza atmış, kitabını yazdığı Tokat bölge mutfağının ürünlerini bölüşmek amacıyla bir de "Tokat evi" açmış... Tarihi Alipaşa Sokak'ta, Alipaşa Hamamı karşısında "Honça" adını verdiği evde şimdi, "Tokatlı ev hanımlarının hünerli elleriyle, Tokat bölgesi yöresel ürünleriyle yaptıkları özgün lezzetleri" sunuyor. Mönüde neler yok ki: Bakla dolması, bat nivik, pehli, keşkek, kuru yufka tatlısı... Şahin, tarihi bir Tokat evini aslına uygun olarak onarmış ve düzenlemiş. Yeşil çimleri Tokat halısı niyetine döşediği bahçede, söğüt dallarının gölgesine sakladığı tahta masalarda ağırlıyor konuklarını... O akşam damağımızı yarma çorba, sirkeli sarımsaklı mercimek, mantı, ev yapımı pastırma, yöresel peynir, ayrı bir tabakta salata niyetine sunulan maydanoz ve dereotu şenlendiriyor. Ve hamurunu sevgili eşi Deniz Şahin'in yoğurduğu köy ekmeği...
|