|
|
|
|
|
Sağlıklı yaşamın anahtarı
|
|
Vücut için gerekli hormonları salgılayan tiroid bezinin normal çalışmaması büyüme bozukluğundan kilo kaybına kadar pek çok hastalığın nedeni olabiliyor.
Tiroid bezi hormon salgılayan bezlerimizin en önemlilerinden biridir. Tiroid bezi T3 ve T4 olarak iki hormon salgılar. Ancak işin aslında yalnızca T3 hücrelere etkilidir. Hücreler T4 hormonunu da T3'e çevirerek kullanır. Zaten kandaki T3 hormonunun sadece yüzde 20'si doğrudan tiroid bezinden salgılanır. Geri kalan yüzde 80'i karaciğer, böbrekler ve diğer hücrelerde T4'den T3'e çevrilerek oluşturulur. Her iki hormonun temel yapı taşı iyod'tur. Hormon yapımında kullanılan iyod, besinlerle alınır. Fazla alınan iyod böbreklerle atılır. Tüm diğer hormonlarda olduğu gibi tiroid hormonunun da etkisini göstermesi için hücrelerin özel T3 reseptörlerine (algılayıcı) gereksinimi vardır. Bunu kilit-anahtar sistemine benzetebiliriz. T3 (anahtar) sadece T3 rezeptörüne (kilit) uyar. Bu T3 reseptörleri hücreler içinde hücre çekirdeklerinde bulunur. Bir T3 uygun reseptöre bağlanınca metabolik işlevler başlar ve tiroid hormonunun özel etkileri ortaya çıkar. Vücut hücrelerimizin normal fonksiyonlarını sürdürmeleri için belirli bir bazal (temel) metabolizmaları vardır. Yani hücreler enerji yaparlar ve bunu diğer görevler için kullanırlar. Örneğin, salgı bezleri hormon yapar, kalp kası kalp atımları için düzenli kasılır, böbrekler zehirli maddeleri vücuttan atar. Her hücre, her organın özel fonksiyonu vardır ve bu temel (bazal) metabolizma ile sağlanır. Eğer temel metabolizma yüksekse hücrelerin üretkenliği de artar. Düşükse her şey biraz daha yavaş işler. İşte burada tiroid hormonu etkisini gösterir. Tiroid hormonu temel metabolizmayı yönetir. Yüksek tiroid hormonu temel metabolizmanın yüksek olması anlamındadır, az tiroid hormonu ise temel metabolizmayı düşürür, hantallaştırır. Temel metabolizmaya bağlı olarak hücrelerin enerji harcaması da artar ya da azalır. Temel metabolizma ne kadar yüksekse hücrelerin enerji ve oksijen harcaması da o kadar yüksektir. Yani o kadar fazla kalori kullanırlar. Bu nedenle tiroid bezinin fazla çalışması durumunda birey kilo kaybeder. Ayrıca T3 hormonunun büyümeye, kemik ve beyin gelişimine pozitif etkisi vardır.
Tiroid hormonu vücudun tüm hücreleri ve organlarına etkilidir. Kalp fonksiyonu, kas ve sinir fonksiyonu, beyin, kemikler, saç ve deriye kadar tüm organlar tiroid hormonunun direkt uyarıcı etkisi altındadır. Örneğin, tiroid hormonu yetersizliğinde kalp atımları çok yavaştır. Fazlalığında ise kalp atışları hızlanır, ritim bozuklukları oluşabilir. Diğer bir örnek reflekslerimizdir. Hormon azlığında refleksler yavaşlar, fazlalığında daha çabuktur. Yani sinyallerin sinirlerden kaslara aktarımlığını tiroid hormonu etkiler. Tiroid hormonu yağ depolarından yağların mobilize olmasını sağlar. Tiroid bezinin fazla çalışması durumunda kanda küçük kolesterol düzeyleri, az çalışması durumunda yüksek kolesterol düzeyleri saptanır. Tiroid hormonu kemik ve kas kitlesi yapımına pozitif etki gösterir. Tiroid bezi fonksiyonu yetersizliğinde gelişme geriliği ve kısa boy olur. Aşırı fonksiyon ise çabuk büyüme ve erkenden kemik gelişiminin durmasına neden olur. Yaşlılarda aşırı tiroid fonksiyonu kemik yıkımına (osteoporoz) ve böylece kemik kırılganlığının artışına neden olur. Tiroid hormonları sinir sisteminizi de etkiler. Çocukluk çağında beyin ve sinirlerin gelişimi için zorunludur. Tiroid yetersizliğinde çocuklarda ruhsal gelişimin geri kaldığı görülür. Yetişkinlerde tiroid hormonu yetersizliği yavaşlamış ve kısıtlanmış sinir fonksiyonuna yol açar. Yukarıda anlatılan tüm bu bilgilerden şu gerçek ortaya çıkmaktadır. Normal fonksiyonu olan tiroid bezinin kişinin sağlığı için yaşamsal önemi vardır. O halde tiroid bezi faaliyetiniz az mı (hipotiroidi) yoksa aşırı mı (hipertiroidi)? Her iki konuyu ileriki haftalarda ele alacağız.
|
|
|
|
|
|
|
|
|