kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

Eskiden bugün tatildi!

Şimdi yirmili yaşlarını yaşayan gençler bilmezler.. Nereden bilecekler ki? Her şey onlar daha doğmadan başlamış ve onlar doğmadan bitmişti...
Evet, eskiden bugün bayramdı. Adı da "27 Mayıs, Hürriyet ve Anayasa Bayramı"ydı.
Eskiden bugün okullar tatil edilirdi. Biz şanslıydık yani; ilkokul, ortaokul, lise ve daha da "yüksek okul"larda 27 Mayıs günleri tatil yapardık hep.
İlaç gibi gelirdi. Özellikle her 19 Mayıs'tan sonra yaşanan kasvetli "tatil sonu" sendromunu da yaşamazdık. Bilirdik ki, bir hafta sonra bir tatil daha vardır.
Hem de bunaltıcı sınav günlerinin öncesinde!
Yaşasın tatiller!..
Ne var ki, 80'li yıllarda doğan ve okula gitmeye başlayan kuşaklar, piyangodan çıkmış bu tatil fırsatından yararlanamadılar.
Ne yapalım, geç geldiler dünyaya...

***

"Bugün"ün "neden" tatil olduğunu anlatmaksa sanıldığından daha zordur o günleri yaşamayan kuşaklara.
Aslına bakarsanız, ilkokul ve ortaokul yıllarında bizim kuşaklar da fazla yormamıştı kendini, tatilin "sebeb"ini kavramak için.
Üzümünü yemiş, bağını sormamıştı. Sonra sonra algılanmıştı her şey zihinlerde...
68 rüzgarlarını lise ve üniversite yıllarında karşılayanlar içinse, 27 Mayıs denilen bu "takvim yaprağı", büyük tartışmaların ve tavır alışların kaynağı olmuştu.
Ancak, 27 Mayıs'ın kendisi tam tamına 20 yıl tartışılmış olsa da; tatil "olgu"suna kimsecikler sesini çıkarmamıştı.
Öyle ki; 27 Mayıs'a temelden karşı çıkanlar ve aynı siyasi hareketteki "eski liderleri"ni darağaçlarında görmek acısına katlanan politikacılar bile; adına "bayram" denilmiş "o günler"de "protokol" törenlerinde saf tutmuşlardı.
Adında "Anayasa" sözcüğü geçtiği için, resmi törenler Anayasa Mahkemesi'nde "ifa" edilmiş ve "devlet erkanı" da, Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın makam odası önünde sıraya dizilerek "Başkan"a "tebrik"lerini sunmuştu yıllarca...
Sonra da caddelerde "askeri" geçit törenleri yapılmıştı sıra sıra...

***

O günleri "akılları erdikleri" zamanlarda yaşayan kuşaklar için buraya kadar anlatılanlar bilinenlerin "lüzumsuz" tekrarı sayılabilir...
Oysa bu yazı "bilmeyenler" içindir. Daha yazının başlığını okur okumaz "Ne tatili, hay Allah!" diye hayıflanan 80 sonrası kuşaklar içindir.
Tarih kitaplarının önemli bir bölümünde zorunlu "27 Mayıs dersleri"ni okumadan geçip gidenler içindir.
O derslerin anlatıldığı sayfalarda, altına "sabık ve sakıt başbakan" yazılmış Menderes fotoğraflarını görmeden yetişenler içindir.
O derslerin anlatıldığı sayfalarda, altına "kurtarıcı inkılap liderleri" yazılmış üniformalı "27 Mayısçı" resimlerini ezberlemeden büyüyenler içindir.
Hatta sizin hayatlarınızın önemli bir bölümüne "mührünü vuran" ve adına 27 Mayıs denilen o yakın tarih gerçeğinden zerrece haberi olmayanlar içindir.
Ve bu yazı asla 27 Mayıs'ı tartışmak için değildir.
Ülkeyi on yıl yöneten bir iktidarın ordu içindeki bir grup tarafından devrildiğini, ülkenin "seçilmiş" başbakanıyla iki bakanının idam edildiğini ve Kurucu Meclis'in hazırladığı "daha özgürlükçü" bir Anayasa'yla yeni bir dönemin başladığını ve "darbe günü"nün 20 yıl süreyle "bayram" ilan edildiğini o bayramın 1980'deki bir başka darbeyle takvimlerden silindiğini ve 27 Mayıs'ın "özetle bundan ibaret" olduğunu...
Ve... Bütün bunları "yeni kuşaklar" içinde "bilmeyenler"in, "bilenler"den "çok" olduğunu bilmek sizi şaşırtıyorsa şayet... Şaşırtmasın... Çünkü öyledir.
Bu yazı da bunun için yazılmıştır zaten... İçinde yaşayanlara bir asır kadar uzun gelse de, hızlı akan bir nehirdir tarih...
İz bırakmadan geçer "yaşamayanlar"ın dere yataklarından...
Bugün size "kasvetli ve uzun gelen zamanlar"ın; yarını yaşayacaklar için de, başlarında "kavak yelleri" kadar iz bırakmayacağından şüpheniz olmasın asla...


Üzgünüm arkadaşlar... Eskiden bugün tatildi!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Nahif soru!..   / 03-06-2004
 Uzlaşma (*)   / 01-06-2004
 Kör kuyular...   / 29-05-2004
 Eskiden bugün tatildi!   / 27-05-2004
 İşbirlikçinin sonu!   / 25-05-2004
 Kırk yılın "kırk"ı...   / 22-05-2004
 Karnaval!   / 20-05-2004
 'Kıvanç'lı yarınlara   / 15-05-2004
 Egemenlik kayıtsız, şartsız...   / 13-05-2004
 Başkalarının (!) bayramı...   / 11-05-2004
ERDAL ŞAFAK
Kıyametin arefesinde
Bugün Dünya Çevre Günü. Daha...
MANSUR FORUTAN
Dünya barışı için çabalıyorum
Petrol bağımlılığımızı...
MEHMET BARLAS
"Doğanın Dengesi" ile "Doğan'ın Yengesi"...
ALİ KIRCA
Fikrimin ince gülü...
Sonradan Sarı Mersedes adıyla...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Bir İstanbul Masalı'ydı!
Az sonra gelip geçecek...
REFİK DURBAŞ
Türkiye'de eğitim sistemi...
Türkiye'de eğitim sistemi...
SAVAŞ AY
Belki şehre bir 'Buş' gelir!..
Allah nazarlardan...
HINCAL ULUÇ
Papa niye yeri öpüyor?..
Orezil, o iğrenç, o felaket...
Ödül avcısı
Ödül avcısı
Babası, dayısı, hatta annesi bile futbolcu olan Alex Souza, Profesör...
Nobre ile bir yıl daha
Nobre ile bir yıl daha
Transferde fırtına gibi esmeye başlayan Fenerbahçe, geçen sezon...
Şeyh Yasin'in intikamını aldı
Şeyh Yasin'in intikamını aldı
İsrail gazetesi Haaretz, Başbakan Erdoğan'ın İsrail'e çatmasına...
Küçük Mustafa'dan Bush'a özel şemsiye
Küçük Mustafa'dan Bush'a özel şemsiye
Tübitak'ın Ankara'da düzenlediği Buluş Şenliği, küçük...
Verheugen de moral verdi
Verheugen de moral verdi
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen,...
Ara vizeyi geçtik
AB'nin Haziran Zirvesi sonuç bildirgesinde Türkiye'ye övgüler...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.