kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
26 Nisan 2009, Pazar
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Kanser hastaları klinik araştırmalara katıldı

AA
Giriş Saati : 26.04.2009 12:33
Güncelleme : 26.04.2009 15:49
Yeni Haber
Türkiye'de yüzde 80'i son 10 yılda olmak üzere binin üzerinde kanser hastasının uluslararası çok merkezli ilaç araştırmalarına katıldığı bildirildi...
Sağlık Bakanlığı Merkez Etik Kurul Üyesi ve Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Demirkazık, ilaç araştırmalarında insanların ''kobay olarak kullanılmadıklarını'' söyledi. Türkiye'nin uluslararası çok merkezli ilaç araştırmalarına 1990'lı yılların başından itibaren katılmaya başladığını dile getiren Demirkazık, bu araştırmalarda ilk sırayı, çeşitli kanser tedavisine yönelik ilaçların aldığını vurguladı.

Türkiye'de, yüzde 80'i son 10 yılda olmak üzere binin üzerinde kanser hastasının uluslararası çok merkezli ilaç araştırmalarına katıldığını kaydeden Demirkazık, Türkiye'de kanser tedavisi gören hastalar için 20 erken erişim programı yürütüldüğünü de belirtti. Demirkazık, bu sayede yurt dışında araştırmaları tamamlanmış ve ruhsatlanma aşamasında olan ilaçların Türkiye'de, özellikle karaciğer ve böbrek kanserli bin hastaya ulaştırıldığını anlattı.

Dünyada ilaç araştırmalarının maliyetinin yıllık 50-60 milyar doları bulduğunu dile getiren Demirkazık, her üç araştırmadan birinin kanser ilacı geliştirmek için yapıldığını söyledi.

KOBAY ŞÜPHESİ

İlaç araştırmalarına hastaların şüpheyle yaklaştıklarına dikkati çeken Demirkazık, ''(Avrupa ve ABD'de ilaç geliştiriliyor, bizim insanımız kobay olarak kullanılıyor) zannediyorlar. Oysa tam tersi. Kendi insanları üzerinde çok daha fazla deneniyor, çünkü ilaç bedava ve yeni bir umut veriyor'' dedi.

Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Merkez Etik Kurul Üyesi Demirkazık, geçen yılın aralık ayında çıkan Klinik Araştırmalar Yönetmeliği ile araştırmalar için daha çabuk izin alınabileceğini kaydetti. İlaç araştırmalarında kanser araştırmalarının liste başı olduğuna işaret eden Demirkazık, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu nedenle bu yönetmelik bizim de hoşumuza gitti. Ümit vadedici bir moleküle hastalar, bu araştırmalarla çok erken ulaşmış oluyor. Türkiye'de de biz bu araştırmalara girdiğimiz zaman, hastalarımıza erken olarak umut verici bir molekülü hem de para vermeden ulaştırmış oluyoruz. Hastanın, parayla istese bile alamayacağı bir şey.

Türkiye araştırmalara faz3 aşamasında girdiği için hasta bir yandan standart tedaviyi de görüyor. Hastalar istedikleri an araştırmalardan çıkabiliyor. Çıksalar bile tıbbi bakımları en üst seviyede yapılıyor. Araştırmaya katılan ve sigortası olmayan hastaların sigortaları da yapılmış oluyor ve tüm masrafları karşılanıyor.''

Etkinliği kanıtlanan ve ruhsatlandırılan yeni ilaçların aylık maliyetlerinin 10 bin TL'yi bulduğunu da ifade eden Demirkazık, araştırmalara katılan hastaların bu molekülleri ücretsiz kullandıklarını bildirdi. Ankara Üniversitesinde uluslararası çok merkezli 10 araştırmaya katıldıklarını belirten Demirkazık, bu ilaçların çoğunun ilerlemiş akciğer ve meme kanseri hastalarında uygulandığını, yeni bir melanom araştırmasına da katılacaklarını sözlerine ekledi.