kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
19 Nisan 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

'Biz fahişe değiliz'

MURAT KARPUZ
18.04.2009
FEMEN, Ukrayna'da kadınların cinsel sömürüsüne karşı mücadele eden ve Kiev'de Türk Büyükelçiliği önünde iki protesto gösterisi yapmış bir kuruluş. Çünkü Ukrayna'ya seks turizmi yapanların yüzde 60'ının Türk olduğu tespit edilmiş. Kuruluşun Başkanı, Anna Hutsol, Ukrayna ve seks turizmi gerçeğini anlattı..
Karadeniz'in karşı kıyısındaki eski Sovyet rejimi ülkelerinden Ukrayna'nın kadınları için güzellik, milyonlarca erkek tarafından üstlerine yüklenen 'kolay kız' imajı ile ağır bir yük. Ülkenin yaşadığı ekonomik buhran ile birlikte gelen yaşam zorlukları da kadınları bedenlerini para karşılığı satmak zorunda kaldıkları tercihsiz bir yola itince, bu yük giderek daha da çirkin bir boyuta ulaştı. İşte geçen yıl başlattıkları geniş çaplı ve ilginç protestolarla bu gidişe dur demek isteyen Ukraynalı kadın hakları örgütü FEMEN'in kuruluş amacı bu haberin ilk cümlelerinde saklı. FEMEN, Türkçe dahil dünya dillerinde 'Ukrayna genelev değildir' yazılı sloganlarıyla başkent Kiev'de geçtiğimiz temmuz ayından bu yana ilginç protestolar düzenliyor. Son gösterilerinde Kiev'deki Türk Büyükelçiliği'nin önüne bayi gezisi altında ülkeye seks turizmine giden erkeklerimizi de şikâyet eden bir not bırakınca ilgimizi çeken FEMEN'in kurucusu ve lideri Anna Hutsol'la özel bir söyleşi yaptık. Kiev'in ünlü Bağımsızlık Meydanı yakınlarındaki bir kafede buluştuğumuz Hutsol, 25 yaşında bir organizatör. Hutsol'a ilk sorumuz şüphe yüklüydü: "Bu örgütü kurma fikri şirket PR'ınız için mi?" "FEMEN'i kurma nedenim şu: Hemcinslerinize günlük yaşamınızın her dakikasında, sokakta, otobüs durağında, metroda açıkça para karşılığı seks teklif edenleri görünce sinirleniyorsunuz. Yakın birkaç arkadaşım omzumda yalnızca seks teması olarak görüldükleri için ağlayınca da artık dayanamadım.
Bazıları susar içine atar. Benim karakterim de biraz kavgacıdır. Bunun için savaşmaya karar verdim..."

TACİZCİLERİN ÇOĞU TÜRK
"Peki sizi bu kadar sinirlendiren erkek profili nasıl?" diye sorduğumda öfkelenen Hutsol, " İnsanlıktan nasibini almamış, tamamen hayvani güdülerle yaşayan erkekler ve kadınlarımızı para kazanmak için onlara pazarlayan çeteler. Çalışmalarımız Ukrayna'ya seks turizmi yapanların yüzde 60'ının Türk, geri kalan kısmının çoğunlukla Yunan, İtalyan, İngiliz ve Amerikalı olduğunu gösteriyor. Şirketler bayi gezisi adı altında müşterilerini buraya seks tatmini için gönderiyor," diyor. Biraz mahcubiyet biraz da gazeteciliğin verdiği cesaretle ileri giderek "Erkekler, 'biz kimseyi zorlamıyoruz, arz-talep meselesi. Ukraynalı kadınların hiç mi suçu yok bunda' diyor," dediğimde Hutsol, "Buna suç değil, eğitimsizlik diyelim. FEMEN'in bir diğer amacı da zaten Ukraynalı kadınların bu cehaletini ortadan kaldırmak. Eğitim görmemiş bir Ukraynalı kadın masum bir ilişkide bile seksi, karşındaki erkeğe olan sevgisinin bir ifadesi olarak değil, 'eğer onu yatakta tatmin etmezsem beni bırakır' anlayışıyla yapıyor. Ya da parasızlığa, alkolik bir kocaya karşı daha iyi bir yaşam umuduyla en kolay yol olarak görüyor para karşılığı seksi. İşte bizim amacımız hem bu cehaleti ortadan kaldırmak hem de onu kullanan fuhuş çetelerine karşı güçlü yasal bariyerleri oluşturmak için lobi yapmak. O çeteler kadını sermaye yapıp kazanılan paranın üçte ikisini kendi ceplerine indiriyor," diye yanıt veriyor.

HÜKÜMET GÖZ YUMUYOR
"Seks turizmi hükümet tarafından destekleniyor mu gizlice sizce? Başbakanınız bir kadın. Sizi korumuyor mu?" diye sorduğumda cevap şöyle oluyor: "Hükümetimiz bırakın bunu engellemeyi, turizm reklamlarında bile kadının seksiliğini ön plana çıkararak bu durumu gizliden körüklüyor. Fuhuş çetelerine ağır cezalar öngören yasa tasarıları hasır altı ediliyor. Özellikle ekonomik krizden sonra seks turizminin ülkeye getirdiği paraya daha da muhtaç olundu. Kadın başbakanımız Timoşenko kadın elbisesi içinde bir erkek gibi davranıyor. Bugüne kadar kadın hakları ile ilgili ağzından tek kelime dökülmedi.
Parlamentoda kadın temsilci çok az." Hutsol'a somut çalışmalarında kendisine destek verenleri sorduğumda bir Türk karşıma çıkıyor. BM Kadınlara Karşı Ayrımcılıkla Mücadele Komitesi Başkanı Profesör Feride Acar'ın çalışmalarına yurtdışından destek verdiğini söyleyerek "Biz FEMEN'i üniversiteleri kapı kapı dolaşarak, mitinglerimizi internet üzerinden örgütleyerek, yabancılarla yüz yüze görüşerek kurduk. Bundan sonra da yöntem bu olacak. Daha çok kız öğrenciye ulaşacağız. Her pazar Kiev'in ünlü meydanlarında yabancılarla konuşarak onları çalışmalarımız hakkında bilgilendiriyoruz. Yasa tasarılarıyla ilgili baskımız sürecek. Türk büyükelçiliğinin önünde yeni bir protesto planlıyoruz," diyor.

IRKÇI DEĞİLİZ
Tam bu noktada yine Türk ismi geçince "Peki özellikle Türkleri hedef alan çalışmalarınız Ukraynalı gençler arasında ırkçı bir dalgalanmayı beraberinde getirmiyor mu?" diye soruyorum. Hutsol'un yanıtı şöyle oluyor: "Hayır. Bunun olmaması için çabalıyoruz. Türklere veya herhangi bir ulusa ırkçı bir tavrımız yok. Türk erkeklerine iki mesajım var. Ukraynalı kadınları yalnızca bir seks objesi olarak görüyorsanız buraya gelmeyin. Sizinle savaşırız. Ancak Ukraynalı kadınlarla dünyada her erkek ve kadın arasında olabileceği gibi gerçekten değerler üzerine kurulu seviyeli bir ilişki yaşıyorsanız ülkemize hoşgeldiniz.
Ukrayna insanı misafirperverdir.
Kendine has kültürüyle, düzgün insanlarla hangi ulustan olursa olsun ırkçı bir tavırla yaklaşmaz."
Haberin fotoğrafları