kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Mart 2009, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
HINCAL ULUÇ
Hıncal'ın Yeri

Fatih'in "Yürekli" gazetesi..

Pazar günü müthiş keyiflendim. Bir defa, o gün gerçekten hele de son zamanlarda çok özlediğim bir "Sabah" çıkarmıştık.. Ana gazetesi ve ekleriyle, bir gazete bu kadar dolu, bu kadar okunur olurdu ancak.. Özel ve güzel haberler.. Enfes yazılar, fevkalade ilginç röportajlar.. Ek editörleri dahil tüm arkadaşlarımı yürekten kutlarım.
Erdal Şafak farkı tahminlerimden de önce kendisini göstermeye başladı..
Bu arada.. İnternetle alakam yok.. Ama izleyenlere göre, derlermiş ki, Erdal'ın Genel Yayın Müdürü olmasında benim etkim çok olmuş..
Zerre ilgisi yok.. Ben gazetenin yönetimi ile ilgilenmedim hiç.. Fikrim varsa, köşemde, okurların önünde söyledim..
Ergun ayrılmasın diye çok uğraştım. Biliyorsunuz.. Olmadı.. Sonra da kimse bana fikrimi sormadı.. Sorsalar iki adayım vardı. Biri Erdal, öteki Ünal Ersözlü.. İçimizden ve de Yeni Asır ekolünden yetişmiş iki gazeteci.. İkisinin de yönetim deneyleri var.. Ben hayat boyu "Gazete yönetmenini kendi içinden çıkarmalı" derim. Binden fazla adam çalıştıran bir kurum, 10 yıllar boyu bir Genel Yayın Yönetmeni yetiştirememişse bir yanlış var demektir, zaten..
Erdal'ın atanmasını Mehmet Barlas'ın iki telefonu haber verdi bana.. Önce "Erdal oluyor gibi" dedi.. İki gün sonra da "Tamam" diye aradı. Mesele bundan ibarettir..
İkincisi, aylardan beri beklediğim Haber Turk'u elime almamdı.. Gazete, tıpkı televizyon gibi Turk adını taşıyor, Türk değil. Sevgili ve unutulmaz Ufuk Güldemir, bu işe internet ortamında başlamıştı. O ortamda "Ü" harfi yoktu. İnternet gazetesi Turk olarak çıktı. Sonra televizyona dönüşünce, logo korundu. Şimdi de gazete "Haber Turk" diye çıktı.. Gazetenin TV reklamları çok ustaca hazırlanmıştı. Reklam içine, Hürriyet, Milliyet, Cumhuriyet, Vatan, Sabah, Akşam, Radikal, Tercüman, Taraf gibi gazetelerin adları ustaca yerleştirilmiş ve "Biz farklıyız" denmişti.
Pazar sabahı gerçekten farklı bir gazete aldım elime..
Bir defa şekil olarak..
Gazete, dünya medyasının güncel eğilimlerini benimsemiş..
Ebat küçülmüş.. Bunun iki sebebi var. Birincisi ekonomik.. Televizyon ve internet gazeteciliğinin acımasız rekabeti, yazılı basının tirajında da, reklam gelirlerinde de gerileme yaptı. Tasarruf dünyanın en büyük gazeteleri için dahi kaçınılmaz oldu. Bu da, kâğıtta firenin en az indirilmesi, kâğıt kullanımının azalması, gazete ebatlarının küçülmesiyle mümkündü.
İkincisi..
Evde ve işte hemen herkeste bir bilgisayar olunca, millet gazetelerin kendisini bile internet ortamında okumaya başlayınca, gazetelerin ille de okunacağı bir ortam kaldı. Günün yoğunlaşan ve yavaşlayan trafiği.. Yani toplu taşıma araçları.. Hatta makam araçlarında bile.. Bu araçlarda evvelden sadece tabloidler, eğlencelik diye okunurdu. Şimdi en ciddi gazeteler bile bu ortamı kullanmak zorunda kaldılar ve tabloid boyutlarına inmeye başladılar.. London Times, The Sun boyunda da (Eski boyutu da koruyarak, ama mini boyutu da basarak) yayınlanmaya başladı mesela..
Fatih (Altaylı) küçük boyutu seçerek doğru yapmış..
Fatih, gazeteyi, Batı'daki örnekleri gibi, bölümler halinde yayınlayarak da doğru yapmış..
Ana Gazete.. Spor... Ekonomi.. Magazin.. İstanbul (Anadolu'da Bölge ekleri), Bulmaca.. Ayrıca, Pazar eki..
Okuma kolaylığı sağlar. Ayni anda gazeteyi mesela ailede altı ayrı kişinin okumasını sağlar. Toplu taşıt araçlarında tonla gazeteyi elde değil kucakta, sadece okunan bölümü elde, kolay taşımayı sağlar. Yani fevkalade pratik ve işlevseldir. Bu da doğru..
Pahalı gazete yapma pahasına, her bölümde kapak sayfalarını kuşe kâğıda basmışlar. Bu gazeteyi çok cazip hale getirmiş.. Gene doğru.. Gelelim içeriğe..
Bu konuda görüşlerimi yazmadan önce bir gün daha beklemeyi uygun gördüm..
Bir defa, bu yönde eleştirilerim fazla.. Bu yazı zaten uzadı. İkincisi.. Bu ülkede benim kadar çok yeni gazete çıkarmış adam azdır.. Öncü ile başlayıp, Söz ile sona eren, ondan fazla gazetelik bir serüven.. Ve de iyi bilirim ki, yeni gazetenin en kötü sayısı, daima ilk sayısı olur.. Onca uzun zaman içinde özene bezene hazırladığınız o ilk sayı, mesela, çıkarmak için sadece 24 saatinizin olduğu ikinci sayının yarısı bile olmaz. Bu neden böyledir bilmem.. Ama böyledir..
O zaman.. Hele ikinci Haber Turk'u da bir görelim bakalım!..


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın