kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
21 Şubat 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

İnsanları kıyafetlerimle rahatsız etmek istiyorum

20.02.2009
- Koleksiyonda, yabancı basını ve büyük mağazaları bu kadar etkileyen ne oldu?
- Koyu ama birbiriyle uyumlu renkleri beğendiler. Kalıpları, kumaşların dışarıdan ve içeriden farklı olmasını beğendiler, modelim Giovanni'yi beğendiler. Ama en önemlisi tarzını ve felsefesini beğendiler.

- Klasik bir defile sunmaktansa, bir sanat enstelasyonu gibi sergilemişsiniz koleksiyonunuzu...
- Evet çünkü ilk koleksiyonda kendime konsantre olmam gerekiyordu.
Karakterimi ve tecrübelerimi öne çıkarmalıydım. O yüzden de 77 gün boyunca sakalımın uzamasını gösteren fotoğraflarımı astım. İlk günkü tıraşsız hoş görünümlü insanla, 77'inci günkü insan arasındaki fark sadece sakaldı. Karakteri değişmediğine göre, insanlar neden bu iki görünüme farklı davnarıyordu?

- Bir rahatsızlığınız, 'davanız' olduğu belli...
- Kendi tecrübelerim yüzünden insanları şoke etme olayına takmış durumdayım. İnsanları rahatsız etmek, onları kıyafetlerle hatalı duruma düşürmek istiyorum. Düşünme şekilleri doğru değil. İnsanları dış görünümlerine göre çok fazla yargılıyorlar.

- Bunu koleksiyonlarınıza hep yansıtacak mısınız?
- Evet çünkü amacım 500 bininci tasarımcı olmak değil. Kendi hayat ve düşünce tarzımı, insanlara anlatmak, bunu da benim için en kolay yolu olan kıyafetlerle yapmak istiyorum. Ayrıca defile yapmayı da düşünmüyorum. Çünkü mükemmelliği sevmiyorum. Modaya yeni başlıyorsan, artık kıyafetten daha fazlasını yapman gerekiyor. Sanat tarzında bir şeyler anlatman, bir şeyler vermen gerekiyor. İnsanların bir başka takım elbiseye daha ihtiyacı yok çünkü!

- İnsanların duygusal tüketime yöneldiği zamanlardan geçiyoruz. Satın alınan şeyle bir bağlantı aranıyor artık. Suzy Menkes de sizin için "Zamanın nabzını tutuyor," demiş zaten...
- Evet çünkü lüks markaları artık dünyanın her yerinde, her an alabiliyorsunuz. Herkesin üzerinde aynı şey var. Hava atmak, logolar insanları sıkmaya başladı. Benim bütün felsefem de bunun üzerine. Zaten etiketlerim de beyaz üzerine beyaz; markası görünmüyor. Kıyafeti, sevdiğin için almalısın; Kalıbını, kumaşını beğendiğin için; markası için değil!