kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
2 Şubat 2009, Pazartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Gâvursuz memleket olmaz

ECEVİT KILIÇ
ECEVİT KILIÇ
01.02.2009
* Devletin azınlıklara bakışı aynı mı?
Buradaki temel sorun azınlıkların buranın vatandaşı olduğunu anlamamakla ilgili. Rum ve Ermeniler Osmanlı'dan ve Türklerden önce bu topraklarda vardı. Gittikleri yerlerde mutlu değiller. Buranın suyunu, yemeğini arıyorlar. Vatanları burası. Rumların Yunanistan'la görül bağı var. İnsanın bir şekilde iki ülkeyle veya iki milletle gönül bağı olabilir. Mesela genç nesilden bir Ermeni ile tanışıldığında hemen "Sen ne zaman geldin, ne zamandan beri burada yaşıyorsun" deniliyor.

* Eski nesil de böyle miydi?
Hayır. Farklı bir dinden insanların da bu toprakları aynı şekilde sevebileceğine inanmak şimdiki nesil için çok güç. Eski nesil için böyle değildi. Hem tehcir hem de mübadele sırasında insanlar Rum ve Ermeni komşularını korumuş. Mesela 1915'te Konya tarafında Ermeniler sürülmüyor. Çünkü o bölgenin ağası, "Gâvursuz memleket mi olur" diye izin vermiyor. Evet, "Gâvur" diyorlar ama onları bu toprakların parçası olarak görüyorlar. Gayrimüslimler göç etti de problem çözüldü. Yoksa bugün 100 bin Rum yaşasaydı devletin karşı politikaları yine olacaktı ve belki de Yunanistan'a karşı koz olarak kullanılacaktı. Şimdi ise benzer politikalar 1990'lardan itibaren Kürtlere karşı var.

TEK İSTEKLERİ ÖZÜR

* Araştırmalarınızda göç edenlerle, torunlarıyla görüştünüz. Ne bekliyorlar?
Tarihimizdeki iyi şeylere sahip çıkıyoruz. Kötülere ise "Yapılmadı" deniliyor. Oysa karşıdaki biliyor gerçeği. Kıbrıs Rum Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas, yapılan katliamlar için Türklerden özür diledi. Bu çok önemli. Buradan giden gayrimüslimler hâlâ bu ülkeye bağlılar. 6-7 Eylül olayları için "Biz yapmadık" dedikçe onların mağduriyeti artıyor. Onların beklentisi mal, mülk, toprak değil; bir özür.