kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
12 Ocak 2009, Pazartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Ergenekon 4 katmandan oluşan bir network

ECEVİT KILIÇ
ECEVİT KILIÇ
11.01.2009
Yıllardır kontrgerilla ve çeteler üzerine yazılar yazan Ali Bayramoğlu: "Örgütün dört katmanı veya grubu var; askeri karargâh, emekli subaylar, vurucu timler ve dışarıdaki sempatizanlar"..
Ergenekon'un son dalgasında önemli isimler gözaltına alındı. Eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz, emekli orgeneraller Tuncer Kılınç ve Kemal Yavuz, muvazzaf subaylar ve Susurluk'un kilit ismi İbrahim Şahin. Ardından Şahin'in evinde bulunan krokiler doğrultusunda yapılan kazılar sonucu silahlar, patlayıcılar ve mühimmat bulundu. 1990'lı yıllarda İtalya ve diğer NATO ülkelerinde yaşanan sahnenin neredeyse aynısı. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra Batı ülkelerindeki bu yapılar dağıtıldı. Sorumluları yargılandı; bırakın generalleri, polis şeflerini başbakanlar, cumhurbaşkanları bile sanık sandalyesine oturdu. Türkiye hariç. Susurluk bunun için bir adımdı ama üstü örtüldü. Şimdi Ergenekon tam bu yolda ilerliyor. Ergenekon, Susurluk ve kontrgerillanın devamı mı? Nasıl bir yapısı var? Amaçları ne? Bu soruları yıllardır bıkmadan, usanmadan çeteler ve kontrgerillaya karşı yazılar yazan Ali Bayramoğlu'yla konuştuk. Yeni Şafak yazarı Bayramoğlu, bu konuları Türkiye'de en iyi bilen isimlerden biri.

* "Ergenekon'un ne olduğunu anlamadık" deniliyor. Gerçekten bu kadar farklı isimler nasıl bir araya gelebiliyor? Nasıl oldu bu, nedir Ergenekon?
Bu konuda bir kanaatim var. Bir kere herkesin bildiği gibi devletin içinde devletin kontrolünde ama resmi olmayan şekilde faaliyet gösteren bir yapılanma var. Türkiye, 1999'dan itibaren Ecevit, Bahçeli ve Mesut Yılmaz hükümetiyle AB sürecine yaklaştı. MHP'nin idam cezasının kalkmasına onay vermesiyle başlayan anayasa değişikliği 2002'deki genel seçimlerden sonra hızlı bir reform politikasına dönüştü. Bu politikaların, devletin yapısını etkilediğini görmeye başladık. Bu dönem çok kritik bazı değişimler kadar kritik dirençlere de yol açtı.

* Ergenekon bu dönemde mi oluştu? "Genç subaylar rahatsız" manşeti, paşalar arasındaki ayrışmalar, Mümtaz Soysal'ın New York'taki Kıbrıs Zirvesi'nde koridorlarda "Biraz sonra muhtıra geliyor" diye bağırdığı iddiaları... Bütün bunlar içeride bir hareketlilik olduğunu gösteriyor. Arkasından Özden Örnek'in günlükleri yayınlanınca bunlar teyit oldu. Andıçlar yayınlandı. 28 Şubat'ın ürünü olan sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirmek suretiyle bir tür korporatist sivil toplum yapısı yaratma çabası oldu. Bu para-militarist yapı içinde bazı üniversiteleri, üniversite rektörlerini görüyoruz. Direncin sivil toplum örgütleri düzeyinde militarist bir merkez tarafından örgütlendiği öyküsünü bu andıçlarla gördük.

* Darbe girişimi iddiaları 2004'te. Tekrar ne zaman ortaya çıktı? Hrant Dink cinayetiyle bu yapı yeniden sistemin içine girdi. Direnç politikaları öyle bir noktaya geldi ki 2004'te siyasete müdahaleye hazırlanmış, bunun altyapısını oluşturmuş bir aktörler sistemi 2007'de aynı mekanizmayı devreye soktu. Ergenekon'da bir darbe, bir yıkma geleneği söz konusu.

* Nelerin değişmesinden rahatsızlar? Türkiye'nin değişimi sadece devleti değil toplumu da etkiledi. Ermeni meselesini konuştuk, Kürt sorununda PKK'nın yerine sivil toplum örgütleri çıktı. Burada bağımlı veya bağımsız vurucu tim, serseri tim, Susurluk eskisi, emekli paşalar gibi bu değişime karşıt olanların hepsi oluşan yapı içinde kendilerine yer buldu.

* Peki, nasıl örgütlendiler? İşte burada kurumları görmeye başladık. Bu formel yapılar direnmeye başladı. Asker, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi gibi... Bir de enformel bir şekilde başka gruplar iletişime geçti. Direnç gösteren gruplar arasında temaslar başladı, kendiliğinden bir direnç örgütlendi.

* Ergenekon'un nasıl bir yapısı var? Yine kanaatime göre söylüyorum. Şimdi Ergenekon'un içinde dört katman var. Birinci katman formel dediğimiz yapı. Bunun içinde devlet kurumları bulunuyor. Bunların hem çok güçlü hem de yasal sınırları var. Örneğin askeri karargâh.