kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
26 Ocak 2009, Pazartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Faili meçhuller için Güney Afrika modeli

ECEVİT KILIÇ
ECEVİT KILIÇ
25.01.2009
* Abdülkerim Kırca'nın ölümüne ne diyorsunuz?
Kırca gibi bir ismin soruşturmanın kendisine ulaşacağını hissetmesi ve kendini çaresiz hissetmesi çarpıcı. Kırca'nın yaşayıp da bildiklerini paylaşmasını isterdim. Yakınlarına "Ben mahkemeye çıkamam, cezaevine gidemem" gibi sözler söylemiş. Oysa bildiklerini paylaşsaydı cezaevine de girmeyebilirdi. Özürlü olması nedeniyle Cumhurbaşkanı tarafından affedilirdi.

* Faili meçhullerin ortaya çıkması için neler yapılmalı?
Ergenekon soruşturması seyrinde giderse, yakın zamanda yeni itirafçılar çıkabilir. Bir de tanıklar korkularından gördüklerini anlatmıyordu. Ergenekon bu korkuyu kırdı. İnsanlar artık anlatmak istiyor. Ama faili meçhul dosyalarda zamanaşımı süresi kaldırılmalı. Zamanaşımı kalkmalı ki insanlar ne her zaman yargılanabiliriz korkusu taşımalı. Çünkü böyle bir ruh dünyası ancak onları adalete getirebilir. Şimdi çoğu saklanıyor, bu zamanaşımı süresinin dolmasını bekliyor. Güney Afrika'daki gibi karıştıkları faili meçhulleri anlatanlara ceza verilmeyebilir, affedilebilirler.

* JİTEM tarafından kaybedilen yakınlarının sağ bulunacağı umudunu taşıyan aileler var mı hiç?
Kimse yaşadıklarını umut etmiyor. Öldürüldüklerini biliyorlar. Ama ailelerin en büyük arzusu cesetlerinin bulunması. Gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alamadığımız 72 yaşındaki Fikri Özgen'in eşi Dışla teyze, sürekli bana 'Senden tek isteğim var. Ölmeden Fikri'nin mezarında bir dua okuyayım' diyor. Ceset bulunmayınca yas bitmiyor. Aile taziye kabul etmiyor. Yani kemik parçası da olsa cesedin bulunması önemli.