kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
23 Ocak 2009, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Koç: Elimizi taşın altına koyarız yeter ki sorunlara cesaretle gidilsin

22.01.2009
TÜSİAD YİK Başkanı Mustafa Koç, özel sektör olarak her fırsatta ellerini taşın altına koyduklarını dile getirerek "Çözümler içe dönük değil, uzmanlığa değer veren anlayışla oluşturulmalı" dedi..
TÜSİAD YİK Başkanı Mustafa Koç, sadece günü kurtarma peşinde koşmamanın, meyvelerini gelecekte verecek tohumları atmaya başlamanın zorunlu olduğunu belirterek, Kapsamlı bir aksiyon planı çerçevesinde ekonomik, siyasal, sosyal ve diplomatik çözümleri oluşturmak için yerel seçimlerin geçmesini beklemek, telafisi olmayan kayıplar yaşamamıza neden olabilir'' dedi.

"SEÇİMLERİ BEKLEMEYELİM"
Koç, Türkiye'nin AB konusunda, 2009'da tümüyle kendi iç meselelerine odaklanması, reformlarını devreye sokamaması ve son zamanlarda gösterdiği kararlılık eksikliğini sürdürmesi halinde yeni faturalarla yüz yüze kalacağını uyarısında bulundu. Türk özel sektörü olarak, çağdaş, demokratik, gelişmiş bir Türkiye için bugüne kadar her fırsatta ellerini taşın altına sokarak desteklediklerini belirten Mustafa Koç, "Bundan sonra da aynı şekilde davranmaya hazırız. Yeter ki, yeni bakış açıları, yeni hedefler ve toplumu bu hedeflere yöneltecek liderlik kapasitesi önümüzü açsın. Sorunların üzerine cesaretle gidilsin. Çözümler içe dönük ideolojik bakış açısıyla değil, uzmanlığa ve toplumsal diyaloğa değer veren, dünya gündemi ile bütünleşen anlayışla oluşturulsun" diye konuştu. En çok tartışılan konular arasında 2009'un ilk çeyreği bitmeden yeni bir küresel iflas dalgasının gelip gelmeyeceğinin yer aldığına dikkati çeken Koç, "Böyle bir ortamda hükümetin daha çok düşünmesi ve toplumun değişik kesimleriyle daha çok görüş alışverişinde bulunmasının şart" dedi.