kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
14 Ocak 2009, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Tuncay Güney'in 2001'de polise verdiği ifade

Giriş Saati : 14.01.2009 16:59
Güncelleme : 14.01.2009 19:32
Yeni Haber
Ergenekon soruşturmasının kilit ismi olarak gösterilen Tuncay Güney'in, 2001 yılında gözaltına alındığı sırada polis sorgusunda verdiği ifadelerin yer aldığı CD'ler, avukatlara dağıtıldı.

1. VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ

2. VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ

3. VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ


Ergenekon duruşmasında Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bolluk'un avukatlarından Hasan Basri Özbay, Tuncay Güney'in 18 sayfalık mülakatının dışında, mülakatın diğer kısmını bilmediklerini, bundan ötürü savunma yapmayacaklarını söylemiş, mahkemeye ulaşan 4 adet CD'yi izlemeden ne Serhan Bolluk'un ne Doğu Perinçek'in, ne de diğer İşçi Partili sanıkların savunma yapmayacaklarını ifade etmişti. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, 08 Ocak tarihindeki duruşma sırasında talebe karşılık herhangi bir karar beyanında bulunmazken, söz konusu CD'ler bugün Silivri Cezaevi'nde avukatlara dağıtıldı.

2001 yılı Mart ayında sahte otomobil sattığı iddiasıyla gözaltına alınan Güney, Organize Suçlar Şube Müdürlüğü'nde, şubenin o dönemki müdürü Adil Serdar Saçan ve iki başkomiser tarafından sorgulanmıştı. Sorgu sırasında Ergenekon örgütünü ilk kez deşifre ettiği belirtilen Güney'in, örgütün o dönemde siyaset, iş dünyası, mafya ve terör örgütleriyle ilişkisi hakkında da bilgiler verdiği öğrenilmişti. Güney'in söz konusu ifadelerinin yer aldığı CD'ler, 2003 yılında Adil Serdar Saçan'a ait bir depoda ele geçirilmişti.

"YALÇIN KÜÇÜK APO'NUN TEORİSYENİDİR"

Tuncay Güney'in ifadelerinin bir kısmında Veli Küçük ile PKK lideri Abdullah Öcalan arasında gerçekleşen görüşme trafiğine dikkat çekti.

Güney şunları söyledi:

"Veli Küçük görüşmeyi kabul etti. Abdullah Öcalan, hangi şartlarda teslim olacağını sıraladı. Öcalan'ın basılmış ama piyasaya verilmemiş bir kitabı vardı. Onunla birlikte Veli Küçük'e bir mektup gönderdi. Ben kitabı ve mektubu Küçük'e getirdim.

Onlara söylediği şu: 'Avrupa'dan barış heyetleri gelecek. Kuzey Irak'taki PKK'lıların bir kısmı itirafçı olarak köylerine geri gelecek. Biz görmemezlikten geleceğiz. Üst düzeydekiler mesela Cemil Bayık gibi isimler yurtdışına çıkacaklar. Silahlı propagandaya katılmamış isimler barış gönülülleri adında teslim olacaklar. Kampları küçülteceğiz. İran'da bir kamp kalacak. Suriye'deki kampı Filistin Kurtuluş Örgütü'ne vereceğiz. Kızey Irak'ta kalmamıza izin verin. PKK sizin üçüncü kol gücünüz olsun. Talabani ve Barzani'ye karşı.'

Yazılı olarak verdi bunları. Bunları hemen paşaya ilettim. Veli Küçük'ün Jitem örgütündeki kod adı Abbas'tır. Ben bunu biliyordum. Veli Paşa, 'Ben bunları yukarıya intikal ettireceğim' dedi. Biz bunu böyle kapattık.

Doğu Perinçek sık sık arıyordu bizi. Biz organizasyonun bizim çerçevemizden çıktığını söyledik. Apo daha yakalanmamıştı. Doğu Perinçek bizi sıkıştırıyordu. Öcalan'ın avukatı Doğan Erbaş ile görüşmemiz için. Veli Paşa'dan mesaj olarak, 'Bu bizim çerçevemizden, kontrolümüzden çıktı. Operasyonu müdahale edemeyiz.' dedi.

Bunun üzerine Öcalan'ın kadınlar başkanı Sakine Cansız, 63-64 yaşlarında bir kadın, Doğu Perinçek'e mesaj gönderiyor. 'Şerefsiz gökyüzünde kadınlar gibi kaçacağına insin Türkiye'ye teslim olsun.' diyor.

Sakine Cansız, Doğu Perinçek'in Yalçın Küçük ile görüşmesini istiyor.

Yalçın Küçük Apo'nun teorisyenidir. Profesördür kendisi. MİT'in Başkanı Şenkal Atasagun'un da hocasıdır. Hikmet Çiçek'in de hocasıdır. Yalçın Küçük çok büyük adamdır. Doğu Perinçek adamlarından birini Yalçın Küçük'e gönderiyor. Yalçın Küçük de diyorki 'Ben ona kendim Cumhuriyet'in 75'inci yıl dönümünde 'Gel, ben Birleşmiş Milletler uçağını ayarladım. Beraber Türkiye'ye gidelim. İndiğimizde de uçaktan karanfiller at. Silahı da havaya iki kere ateş et. Sonra yer at teslim ol.' dedim.

Şimdi o tren geçti. Gelseydi böyle olmazdı. Bu saatten sonra sonu daha kötü olacak. Ben bir girişimde bulunamam.' demiş. Biz daha sonra Öcalan'ın yakalanma sürecini basından takip ettik. Ta ki İmralıya gelinceye kadar. Üçüncü görüşmemişizde Doğan Erbaş dedi ki, 'Örgüt bu saatten sonra benim kontrolümden çıkar.' demiş Öcalan. Bizim için, yani Veli Paşa ekibini kastederek, müttefik kuvvetleri kastederek, 'Onlarla ilişki kurulsun' demiş. 'Örgüt benim kontrolümden çıkarsa büyük eylemlere kalkışır. ABD ve AB üyesi ülkelerin üzerlerine giderler. Beni de tasfiye ederler' diyor Öcalan. Öcalan o dönemde herşeyi konuşmaya hazır olduğu mesajını veriyordu."
İşte Türkiye'yi sarsan soruşturmanın kilit ismi Tuncay Güney'in 2001 yılındaki ifadesinden bazı satır başları...


*"Gazete ilanıyla işe girdim
* Bedrettin Dalan'ın okullarına yemek dağıtıyordum
* Pertenviyal Lisesi'nde akşam okuluna gittim
* Ergenekon'un Kuzey Irak'ta yapılanması vardı..
* Adnan Hoca İsrail tarafından finanse ediliyor.
* Hizbullah PKK'ya karşı askeri birliklerde eğitiliyordu
* Hizbullah olayından sonra Veli Küçük ile Doğu Perinçek'in arası bozuldu
* Perinçek, PKK'nın Türk Gladyosu içindeki adamı
* Veli Küçük tırışkadan bir general. Önemli bir isim değil
* Ergenekon örgütlenmesinin sağı-solu yok
* Abdullah Öcalan'In avukatı Doğan Erbaş ile görüştüm
* Ergenekon, Özel Kuvvetler Komutanlığı'nı Amerikan olarak görüyor
* Abdullah Öcalan Moskova'da teslim olacaktı, Veli Küçük Kenya'da yapılan operasyona karşıydı
* PKK, Lübnan'da Çevik Bir Paşa ile görüştü
* Yeşil'in hayalet olması Veli Küçük'ün işine yarar
* Veli Küçük'ün Kuzey Irak'ta okulu vardı.
* Veli Küçük Hizbullah lideri Velioğlu'nun ölmediğini söyledi.
* Özel Kuvvetlerle Ergenekon arasında bir hizipleşme var.
* Ergenekon, Özel kuvvetler Komutanlığı'nı Amerikan uşağı olarak görüyor.
* Veli Küçük, Kenya'da yapılan operasyona karşıydı.
* Öcalan'ın Türkiye'ye böyle getirilmesini istemedi.
* PKK, Lübnan'da Orgeneral Çevik bir'le görüşme yaptı.
* Güneydoğu'da Hizbullah'ı JİTEM kurmuştur.
* Yeşil'in Mehmet Eymür ile arası iyi değildi.
* Veli Küçük, yeşil için adeta bir patrondu.
* Yeşil'in ölü bir hayalet olması Veli Küçük'ün işine yarar.
* Veli Küçük işaret etmezse kimse Yeşil'e dokunamaz
* Habur'da silah taşıyan tankerler vardı. Gümrükçüler onları sınırdan geçiriyordu.
* JİTEM'in komutanı Cem Ersever'i tanımıyorum.
* Habur'dan 12 bin silah Talabani'ye 12 bin silah da Barzani'ye götürdük.
* Veli Paşa Cem Ersever'i İzmit'e çağırdı ama O gitmedi.
* Ergenekon, sizin bildiğiniz MHP'lilerin demir dövdüğü grup değildir. Amerika'nın örgütlediği bir gruptur.
* Veli Paşa perde arkasında lider olmaktan hoşlanıyordu.
* Sabancı cinayetinde Sabancı Center'a giden tek gazeteci Halk Girtin'di
* Ben Sabancı Center'a ilk kez Sabancı ile doruktakiler programı için gitmiştim
* Hedefteki isim Özdemir Sabancı'ydı
* Sabancı cinayeti Dursun Karataş'a ihale edildi. Onlar var işin içinde...
* Sabancı cinayetinde Sabancı Center'a giden tek gazeteci Halk Girtin'di
* Ben Sabancı Center'a ilk kez Sabancı ile doruktakiler programı için gitmiştim
* Sabancı cinayeti Dursun Karataş'a ihale edildi. Onlar var işin içinde...
* DHKP-C polis kontrolünde bir örgüt haline geldi.
* Ergenekon'a devlet kaynaklarından değil, başka yerlerden para geliyor.
* Akşam'da sıradan çalışandım ama 10 yıllık ABD vizesi aldım.
* Abdullah Öcalan Kenya'da ABD'lilerin kucağına düştü. Veli Paşa 'Gelmesin şerefsiz' dedi ve karşı çıktı."