kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
8 Ekim 2008, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Çift organlı bebek şaşırttı

Giriş Saati : 08.10.2008 15:41
Güncelleme : 08.10.2008 21:57
Yeni Haber
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'nde, iki penis, iki testis ve iki anüsle dünyaya gelen bebek, ailesine buruk bir sevinç yaşatıyor.

Adana'nın merkez Yüreğir ilçesi Yavuzlar Mahallesi'nde yaşayan ev kadını Aysel (27) ve işçi Fatih Bayatkara, yaklaşık 4 yıl süren tedavinin ardından evlat özlemlerinin sona ermesinin sevinciyle birlikte, ''Musa'' adını verdikleri bebeklerinin çift organlı olmasının şokunu aynı anda yaşıyor.

Anne Aysel Bayatkara, AA muhabirine, hamileliği boyunca kendisini Dr. B.Ç'nin takip ettiğini, yedinci aya kadar bu şekilde gözetimin sürdüğünü ve kendisine her şeyin yolunda olduğunun söylendiğini bildirdi.
Tıp imkanlarının gelişmiş olmasının rahatlığıyla hareket ettiklerini ifade eden Bayatkara, ''Anne karnındaki bebeğin tüm uzuvları ve sağlık sorunlarının bilinebildiği söyleniyordu. Doktorum bu konuda beni uyarmadığı için eşimle birlikte tazminat davası açmaya hazırlanıyoruz. Ancak, şu anda benim için önemli olan çocuğumun sağlık sorunu. Kakasını yapmakta zorlanan çocuğumuz sabaha kadar ağlıyor'' dedi.

Anne Bayatkara, iki penis, iki testis ve iki anüsü bulunan bebeğin, çift organlarının yanı sıra böbreğinin birinin küçük, sağ bacağının da diğerinden 5 santim kadar kısa olduğunu dile getirerek, bebeğin sağlık sorunlarına çözüm bulunmasını ümit ettiklerini anlattı.

''ANNE KARNINDA BELLİYDİ''

Bu arada, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cansun Demir ise söz konusu bebeği doğuma yakın bir zaman kala kontrol ettiğini ve durumundan şüphelendiğini bildirdi.

Sağlık sorunu bulunan bebeklerde hamileliğin ancak 3 ya da en geç 4'üncü ayında ailenin rızasıyla sonlandırılabildiğini anımsatan Demir, ''Bu konuda hiçbir doktor anne ve babaya (çocuğunuzu aldırın) ya da (yaşatın) demez. Bu karar tamamen aileye aittir. Ancak, hasta bana geldiğinde ultrason görüntülerinden anormal durumdan şüphelenip, kendilerine bildirdim. Cinsel organlarındaki anormalliğin yanı sıra gelişme geriliği de gözlemledim. Doğum, üniversite hastanesinde gerçekleşti, doğum sonrasında teşhisimiz de kesinleşmiş oldu'' dedi.

Prof. Dr. Demir, bu tür doğumsal anomalilere doğuştan kromozom hastalıkları, kullanılan ilaçlar, uzun süreli kortizon alımı ve akraba evliliklerinin neden olabileceğini kaydetti.

ÇÜ Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ünal Zorludemir de, bu tür vakalara zaman zaman rastlandığını, ancak tedavisiyle ilgili yorum yapmanın çocuğu muayene etmeden mümkün olamayacağını ifade etti.

Zorludemir, bu tür vakalarda ameliyattan başarılı sonuç alınan hastalarının bulunduğunu da sözlerine ekledi.

AA