kapat
E-gazete
|
Hava Durumu
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
English
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
14 Eylül 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak
 
24 Saat
24 Saat

Memnun kalanlar

13.09.2008
Ege (Şarkıcı)
Şeker hastaları kampa kabul edilmedi
"Geçen yıl ocak ayında Bodrum'daki kampa katıldım. Bu sadece zayıflama değil, aynı zamanda normale dönme kapıydı. Hem kilo vermek, hem uykumu düzene sokmak, hem de sağlıklı beslenmeyi hayatımın bir parçası haline getirmek için bu kampa katıldım. 12 gün kaldım ve üç kilo 500 gram verdim. Sabah 07.45'te uyanıyor ve 08.30'a kadar kahvaltı ediyorduk. Saat 11.00'de bir tane meyve yiyorduk. Meyveden sonra havuzda jimnastik yapıyorduk. İsterseniz makinede de çalışabiliyorsunuz. 13.30'da öğlen yemeği vardı. 14.30'da altı kilometre yürünüyordu. Döndükten sonra 17.30'da tekrar meyve yeniyordu. 19.30'da yemek vardı. Sonrasında ise sosyalleşme vakti. Canlı müzik bile vardı. Tesise gittiğimde ise elektrom çekildi, kan tahlillerime bakıldı. Şekeri çok yüksek iki kişinin kampa kabul edilmediğini gözlerimle gördüm. 'Misafirimiz olun, ama size program uygulayamayız,' denildi onlara. Kampta hali hazırda beş sağlık görevlisi ve sekiz antrenör vardı. Ama daha farklı, çok despot yerler olduğunu da duydum."

Funda Utkanlar (Hostes)
İsteyen şarap ya da rakı bile içiyordu
"Beş yıl önce omurilik ameliyatı geçirdim ve çok kilo aldım. Omuriliğimde 17 tane çivi vardı. Ben de kilo vermek için 15 gün Kuşhan'ın kliniğinde kaldım. 15 günde iki kilo 700 gram verdim. Tüm tıbbi check-up ve tahlilleri bizzat Kuşhan kendisi yaptı. Herhangi bir ameliyat geçirip geçirmediğimi sordu. Omurilik ameliyatı geçirdiğim için aletli jimnastiği yasakladı. Yağmurlu günlerde kayıp düşme riskime karşı yürüyüşe çıkmamı da yasakladı. Benim zamanımda ormanın dışında ambulans bekliyordu. Yemekler de süperdi. İsteyenlere akşam bir kadeh rakı ya da şarap da veriliyordu. Öğlen yemeklerinden önce konuşma yapıyor, neler yenmesi gerektiğini anlatıyordu. Evi de hemen merkezin yanındaydı. Bir sorun olduğunda merkeze geliyor ve herkesle yakından ilgileniyordu. Kısacası ben memnun kaldım."
Haberin fotoğrafları