kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 6 Haziran 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
MUHARREM SARIKAYA

Sempozyumda Irak kavgası

Sınırlarının nerede başlayıp bittiği dahi tartışmalı olan Ortadoğu'nun "yerleşikleri" ile "kiracıları" aynı görüşte mi?
Yoksa aralarında şaşılık olduğu için mi çatışmalar bitmek bilmiyor?
Genelkurmay Stratejik Etüt Başkanlığı tarafından düzenlenen "Ortadoğu: Belirsizlikler içindeki geleceği ve sorunları" konulu uluslararası sempozyumdaki katılımcıları dün dinlediğimizde ikinci savın gerçeği yansıttığını gördük.
Yani bölgenin sahipleri ile kiracıları arasındaki uçurum sorunun çözümüne engel oluşturmak bir yana çatışma çıkartıyor.
Nitekim, dünkü sempozyumda da bu kavga yaşandı.
Sempozyumun dünkü bölümünün bitiminde Almanya Büyükelçisi Gunter Mulack, ABD'nin bölgeye iddia edildiği gibi demokrasi değil, petrol için geldiğini söyleyince ortalık karıştı. Mulack hem de bu sözleri sempozyumun konuşmacısı, eski ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Jack Crouch'un iddialarına karşılık dile getirdi.
Tam bir Alman ekolü, "doğrucu davutluğuyla" söze başladı. Prof, Crouch'un "Bölgeye demokrasi getirmek için geldik" iddialarına verdi veriştirdi:
"ABD hiçbir yere demokrasi falan için gitmedi. Doğrudan menfaati için gitti, petrol için gitti. Irak halkı ABD'nin umurunda bile değildir."
Bu sözler, her ne kadar, "artık grevden ayrıldım, hükümet adına konuşmuyorum" dese de Prof. Crouch'u sinirlendirmeye yetti.
Prof. Crouch sert bir üslupla Mulack'a çıkıştı:
"Bu sözleriniz kabul edilir gibi değil. Tamamen kayıt dışıdır. Sizi bu sözleri söylemekten men ederim. Bunlar gerçek değil"
Gerilim, araya oturum yöneticilerinin girmesiyle yatıştırıldı.
Ancak Mulack'ın epey bir tebrik alkışı almasına da yol açtı.
Aslında bu kavganın yaşanacağı sabah saatlerinde belliydi.
Örneğin sempozyumun ilk konuşmacısı Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, Türkiye'nin sıkıntılarıyla ilgili olarak isim vermeden ABD'yi suçladı. Teröre destek verdiğini söyledi. Yetmedi, "ılımlı İslam" yakıştırması dolayısıyla da ABD'ye yüklendi.
Ardından kürsüye gelen eski Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in konuşması da aynı paraleldeydi.

"Kriz hilali..."
"Ahmedinecad ile Bush birbirinin ikizi" diyen ABD'li Mehran Kamrava bölgeden gelen katılımcılarla zaman zaman ayrı düştü.
Prof. Dr. Kamrava, bölgede kırılgan ülkelerin sorunları olduğunu belirtip, "Bunlarda çatışma çıkma ihtimali yüksek, buna kriz hilali de diyebiliriz" dedi.
Hemen ardından kürsüye gelen Ürdünlü Prof. Dr. Abdelmahdi AlSoudi ise tam tersini savundu.
Bölgedeki sorunun dışardan gelenlerin, özellikle de ABD'nin yarattığı dayatmalardan kaynaklandığı savını örneklerle işledi.
Görüş farkları bu noktada bitmedi. Kara Kuvvetleri Komutanı Org. İlker Başbuğ, oturuma ara verildiğinde Türkiye ile İran'ın teröre karşı mücadele işbirliğinden örnekler verdi.
Bazı katılımcıların savunduğu, "Komşu ülkelerin birbirinin kuyusunu kazdığı" tezinin doğru olmadığını ortaya koydu.
Başta da dedik ya, paradokslarla dolu öğretici bir sempozyumdu.
Bir de şunu söyleyebiliriz, Genelkurmay Başkanlığı, klasikleşen uluslararası sempozyum başarısını dün bir kez daha taçlandırdı.