kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Ocak 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

"18 milyon insan yoksulluk sınırı altındaydı"

Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, zaman zaman bazı siyasilerin, ''kömür ve erzak dağıtarak, halkı adeta dilenci durumuna düşüren bir iktidar'' nitelemesi yaptıklarını ifade ederek, ''Biz ülkemizde iktidarı teslim aldığımızda 18 milyon insan yoksulluk sınırının altındaydı. Biz, bu insanları kucağımızda bulduk'' dedi.

Başbakan Erdoğan, 60. Hükümet Programı Eylem Planı'nı Başbakanlık Yeni Bina'da düzenlediği basın toplantısı ile açıkladı.Türkiye'nin, 23 çeyrek üst üste büyüme elde ettiğini, iktidara geldiklerinde 2 bin 450 dolar civarında olan kişi başına milli gelirin, bugün 7 bin dolar seviyesine çıktığını anlatan Başbakan Erdoğan, bunu kimsenin inkar etmemesi gerektiğini kaydetti. Ekonomik dengelerdeki bunun gibi iyileşmelerin yanında, eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, enerjide, turizmde, sosyal politikalarda ve diğer tüm alanlarda kayda değer bir iyileşme sürecinin başladığını ve bunun da ülke genelinde hissedilir hale geldiğini belirten Erdoğan, AK Parti hükümetleri döneminde ülke sorunlarına gerçekçi çözümler üretildiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, ''Herkesin geleceğe güvenle baktığı, demokrasimizin güçlendiği, Cumhuriyetimizin tüm kazanımlarının kökleştiği ve ülkemizin itibarının arttığı bir süreç yaşanmıştır'' dedi.

Yeni bir dönemin başında olduklarını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:''Bu dönem, siyasi ve ekonomik istikrarını sağlam bir zemine oturtan, Türkiye'nin sosyal istikrarını da pekiştireceği bir dönem olacaktır. Onun için daha önce önümüzdeki dönemi, toplumsal yapımızı güçlendirecek bir sosyal restorasyon süreci olarak gördüğümüzü söylemiştim. Sosyal yaralarımızı geçici olarak saracak pansuman tedavisinden değil, kalıcı olarak iyileştirmekten söz ettiğimi belirmek istiyorum.Zaman zaman bazı siyasilerin şöyle bir yaklaşımı oluyor: 'Kömür ve erzak dağıtmakla, halkımızı adeta dilenci durumuna düşüren bir hükümet...' Biz ülkemizde iktidarı teslim aldığımızda 18 milyon insan yoksulluk sınırının altındaydı. Biz, bu insanları kucağımızda bulduk. Bu oksijen çadırındaki insanlara yönelik bir şey yapmayacak mıyız?. Bunlara hemen bu oksijen tedavisini yapmayacak mıyız? Biz iktidarlara düşen görevlerin birincisi budur.Geldik, durumu gördük ve müdahaleyi yaptık. Bunu yaparken bile ülke ekonomisi kazandı. Neyi kazandı? Bakınız, biz o dönemde yatan binlerce, on binlerce kamyonu devreye soktuk. Niye? Kömür ocakları çalışmıyordu, bunları çalıştırmaya başlattık. Buradan çıkan kömürleri bu araçlarla fakir fukara, garip gurebaya gönderdik. Bu, bize Anayasanın yüklediği bir görevdir.Bir taraftan 'ben demokratik laik, sosyal bir hukuk devletiyim' diyeceksin ama öbür tarafta 18 milyon vatandaşı görmeyeceksin. Bunu ne ile ifade edersin? Böyle ifade edemezsin, işte biz bunun gereğini yaptık. Bugün de yaparız, yarın da yaparız ve yapacağız. Bunun için de birilerinden icazet almaya gerek yok. Bu sosyal devlet olmanın, Anayasanın bize yüklediği bir görev olması sebebiyle...''

''ÖNEM VERMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ''


Bugün Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2006 verilerine göre, 5 milyon insanın yoksulluk sınırının altında yaşamaktan kurtulduğunu belirten Erdoğan, bunun memnuniyet verici olduğunu söyledi. Erdoğan, istihdamdan, eğitime ve sağlığa kadar Türk insanının hayat kalitesini ve toplumsal barışı doğrudan etkileyen sosyal ve ekonomik politikalara önem vermeyi sürdüreceklerini dile getirdi.Yeni bir sıçrama dönemine girildiğini ifade eden Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

''Eylem planımızda en çok faaliyet ve bedel, sosyal yapının güçlendirilmesi ile enerji başlıkları altında toplanmaktadır. 22 Temmuz seçimleri ile milletimiz, hükümetimize yeniden görev ve sorumluluk yüklemiştir.60. Hükümet, daha güçlü bir Türkiye için milletten aldığı gücü, yine milletimizin hizmetine sunacaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma hedefi belirlediği, bizler için de bu hedefin belirlenmesi istikametinde makas daralmaktadır, bunu daraltıyoruz ve bu hedefi de yakalayacağız.İnanıyorum ki, bu dönemin sonunda Türkiye, bugünkünden daha ileri kazanımlar elde etmiş, gücüne güç katmış, refahı ve adaleti bu ülkede 780 bin kilometrede yaygınlaştırmış ve her alanda dünyada saygınlığını artırmış bir ülke olacaktır.Bu hedefleri gerçekleştirmek için yeterli tecrübemiz, birikimimiz ve potansiyelimiz var. Her şeyin ötesinde Türkiye'yi daha ileri noktalara taşımak noktasında milletçe ortak kararlılığımız ve azmimiz var. Hedeflerimize ulaşma yolunda hükümet olarak, tam bir kararlılık içindeyiz. Çok şükür bugüne kadar milletimize hayal kırıklığı yaşatmadık inşallah bundan sonra da yaşatmayacağız. Alacağımız her kararı, milletimizin arzusu, talebi, ihtiyaçları yönünde alıyoruz ve almaya devam edeceğiz.''

AA