kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Ekim 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Durmuş Yılmaz

'1 $=1 YTL olsa da biz asla seviyeye müdahale etmeyiz'

MB Başkanı Yılmaz, 1 dolar 1 YTL seviyesine inse Merkez'in tavrı ne olur sorusuna "Kur müdahale edeceğimiz bir büyüklük değil" yanıtını verdi..
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, 1 dolar 1 YTL'ye eşitlenir mi sorusuna, "Kur bizim sorunumuz değil. Kur bizim müdahale edeceğimiz bir büyüklük değil" sözleriyle yanıt verdi. Yılmaz, Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Erdem Başçı ile birlikte önceki gün akademisyen köşe yazarlarıyla İstanbul'da yaptıkları toplantıda para politikası ile ilgili bir sunum yaptı ve soruları yanıtladı. Toplantıda 1.20'li seviyelerin altına inen YTL'nin 1'e inmesi durumundaki tavrının ne olacağına ilişkin soruya Yılmaz, daha önceki tavırlarında bir değişiklik olmadığını ve seviyeye müdahale etmeyecekleri yanıtını verdi. "Bizim politika aracımız faiz" diyen Yılmaz, dövize aşırı oynaklık dışında rezerv biriktirme için müdahale edilebileceğini söyledi. Son günlerde gündeme gelen IMF ile rezerv artırmaya dayalı yeni bir programın (RAL) hazırlığı olup olmadığına ilişkin soruya ise Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Erdem Başçı'nın "Hükümetle görüşüldüğünü sanmıyorum. IMF'de bile bu konuda görüş birliği henüz oluşmadı. Ayrıca bize gelen bilgi yok" yanıtını verdiği öğrenildi. Yılmaz'ın sunumundan çıkan başlıklar ise özetle şöyle:

* Dış piyasalardaki dalgalanmanın Türkiye'ye olası etkilerinin ağırlıklı olarak iç ve dış talebi sınırlandırıcı yönde olacak.

* Faizlerin yılın son çeyreğinden itibaren ölçülü olarak indirildiği varsayımıyla enflasyon 2007 yılı sonunda yüzde 70 olasılıkla % 5.1-6.9 arasında (orta noktası % 6.0), 2008 sonunda yüzde 1.5-4.9 arasında (orta noktası % 3.2) olacak.

* 13 Eylül'de yapılan faiz indiriminin nedenleri; başta hizmet enflasyonu olmak üzere enflasyonda gözlenen olumlu gelişmeler, iç talepteki toparlanmanın ılımlı olacağının öngörülmessi ve uluslararı gelişmelerin iç ve dış talebi yavaşlatıcı etkilerinden kaynaklanıyor.