Güneydoğu'nun fotoğrafı
Günlerdir kamuoyunda "PKK'nın nasıl mağlup edilebileceği" tartışılıyor... Kimi siyasetçi diyor ki "PKK, sandıkta boğulacak." Kimi de diyor ki "hayır, dağda."
Acaba "devletin resmi dokümanları" ne diyor? Ve "Güneydoğu'nun son fotoğrafı" nasıl?
***
Güneydoğu'da "OHAL sorumluluk alanındaki on bir ilde" 2001 yılında "neler" oldu?
199 olay oldu.
111'i ölü ve 248'i de sağ olmak üzere, toplam "410 bölücü terör örgütü elemanı" yakalandı.
PKK ile ilişkileri nedeniyle "2.193 kişi hakkında soruşturma yapıldı."
Bunlardan "709'u tutuklandı."
***
2001'de verdiğimiz şehit sayısı 31.
22'si, güvenlik güçlerinden.
Yaralananların sayısı 85.
56'sı yine güvenlik mensubu.
***
PKK artık güvenlik güçlerimizin karşısına çıkmaya pek cesaret edemiyor. Ama...
"Başka yöntemler" uyguluyor.
Örneğin...
Mayın döşüyor.
55'i Hakkari ve Şırnak kırsalında olmak üzere, 2001'in son altı ayında meydana gelen "mayına basma olayı" 88.
Bu olaylarda 33 güvenlik görevlisi ve sivil vatandaşımız yaralandı.
Beş kişi de yaşamını kaybetti.
***
Şimdi "çok önemli" bir ayrıntı...
Güneydoğu'da, PKK tarafından döşenen her üç mayından biri "Alman yapımı."
Üçte ikisi de "İtalyan."
***
Güvenlik güçleri "PKK'yı sıkıştırdıkça..."
PKK "siyasallaşmaya çalışıyor."
Ayrıca...
"Gerekirse gençler okuldan atılsın... Öğrenciler hapse girsin" diyerek, eğitim sektörü içinde "eylemlere" yöneliyor.
Ve bu arada da...
HADEP, Güneydoğu Anadolu'da her gün "yeni bir etkinliğe" imza atıyor.
Paneller.
Konferanslar.
Seminerler.
Resim sergileri.
Kermesler.
Açık oturumlar.
Sohbetler.
Anma törenleri.
Ve bu etkinlikler için "sokak sokak... Ev ev" dolaşıyorlar.
HADEP'in ve "vakıf, dernek, cemiyet, birlik, sendika gibi" yan uzantılarının, son bir yıl içinde düzenledikleri toplantıların sayısı "930."
Koalisyon ortağı DSP, MHP ve ANAP'ın toplam etkinlik sayısı ise...
HADEP'inkilerin yanında "devede kulak bile değil."
930'un "KDV'si bile değil."
***
Açıkçası "HADEP, Güneydoğu'da tek kale oynuyor."
"Tek kale oynuyor" tespitinin altına bir kalın çizgi çekiyoruz. Zira...
Bu söz "Başbakan Bülent Ecevit'e" söylendi.
Hem de Güneydoğu'da başarıyla hizmet eden, ülkemizin yetiştirdiği değerli idarecilerden, OHAL Bölge Valisi Gökhan Aydıner tarafından.
***
Bir başka "önemli ayrıntı..."
Dikkatinizi çekmiştir, Güneydoğu'ya giden bazı "liderler... Bakanlar... Milletvekilleri" öyle bir "ağız" kullanıyorlar ki...
Sanki "HADEP ağzı... HADEP yaklaşımları... HADEP söylemleri."
Oysa, asıl yapmaları gereken "kendi politikalarını... Çözüm önerilerini" seslendirmek.
Bu konunun da altını yine "kalın kalemle" çizerken, iki devlet adamı arasında geçen "çok önemli" bir konuşmadan kısa bir bölüm sunalım ve bugüne nokta koyalım.
Gökhan Aydıner:
- Efendim, bölgeme gelen siyasi şahsiyetlerin, kendi mensubiyet ve müktesebatlarına ilişkin plan, program ve söylemleri yok mu ki, başkasının söylemlerini tekrarlıyorlar... Bu söylemle sonuç alınamaz.
Bülent Ecevit:
- Çok doğru bir tespit... Aslı varken, kopyasına kimse bir şey vermez... Bu uyarınız çok önemli Sayın Valim.
|