kapat
01.03.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
Limasollu
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
DDY, 4 yıldır ray alamıyor!

Önce Karayolları'nın bayramda keyfi ve sorumsuz uygulamaları ile halka çektirdiği eziyetleri dile getirdik, ardından Türkiye'nin en büyük iki kenti olan İzmir ile İstanbul arasında demiryolu bağlantısı olmamasını eleştirdik ya; Karayolları Genel Müdürlüğü yazılı açıklama gönderdi, DDY Genel Müdürü Vedat Bilgin ise bizzat telefon etti...

Bilgin'in açıklamaları ibret vericiydi... İşte satırbaşlarıyla Bilgin'in sözleri:

* Yazdığınız lobiler Ankara-İstanbul arasındaki hızlı tren projesini bugüne kadar geciktirdiler... Hatta projeyi görevlilere imza ettirmediler... Hepsine dava açıyoruz...

* Otoyollara bütçeden yılda 900 milyon dolar pay veren hükümet, Devlet Demir Yolları'na bir tek kuruş vermezse yeni tren yolları nasıl inşa edilir?

* 4 yıldır 200 bin ton ray ithal edebilmek için onay bekliyorum...

* Bırakın yeni tren yolları inşa etmeyi, 30 yılını doldurmuş ve değiştirilmesi gereken rayları değiştiremiyorum...

* 145 yıldır Türkiye tren raylarını yurt dışından ithal etmiş... 100 yılı anlarım; ama Türkiye'de herşeyin yapıldığı son 45 yılda neden yurt dışından ray getirtiliyor? Neden bu ülkenin dövizi yabancı ülkelere gidiyor?

* Artık 36 metrelik raylar Türkiye'de imal edilecek...

DDY Genel Müdürü Vedat Bilgin'in açıklamaları, "Kamyon, otobüs ve Karayolları lobileri Demiryolları'nın gelişmesini, yeni güzergahların devreye girmesini engelliyor" şeklindeki iddialarımızı doğruluyor... Karayolları'nın gönderdiği ipe sapa gelmez açıklama ve bu açıklamaya cevabımız yarın...

Tarafsız Gürtuna!
İstanbul gibi 15 milyon nüfuslu, Türkiye'nin lokomotifi olan bir kentin belediye başkanı bağımsız olur mu? Yani partisiz, bunun doğal sonucu olarak siyasi temelsiz ve siyasi çizgisiz...

Böyle bir belediye Başkanı İstanbul'a hizmet edebilir mi? Hizmet edebilmek için yeterli kaynakları temin edecek girişimleri sürdürebilir mi? Hangi siyasi gücü arkasına alabilir, hangi siyasi güçle sorunları Ankara'ya ve gerekirse Meclis gündemine taşıyabilir?

Ali Müfit Gürtuna'dan söz ediyorum... Önceki gün ANAP'lı, dün Refahlı, sonra Faziletli, bugün ise tarafsız, bağlantısınız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Gürtuna'dan...

Siyasi geleceğinin hesapları ve korkuları sonucu Erbakan Hocası'na yanaşamayan... Tayyip Erdoğan'la anlaşamayan.... Ve ilk gözağrısı ANAP'a dönüş yaparsa halkın gözünde iyice silinip gideceğini, siyasi hayatının biteceğini kavrayan Gürtuna'dan...

Üst düzey bürokratlarının bir kısmı Erbakan'dan emir alan, bir kısmı Tayyip Erdoğan'ın dediğini yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'ndan söz ediyorum... Gürtuna en kısa zamanda siyasi tercihini ortaya koymalı ve bir partinin çatısı altına koşmalı... Eğer bazı liderlerle üçüncü kişiler aracılığı ile pazarlıklar yapıyorsa, bunu da halka açıklamalı...

Çünkü İstanbul kaybediyor, İstanbul patinaj çekiyor... Tarafsız Gürtuna, İstanbul'un genel bütçeden aldığı payın kesilmesinin nelere malolacağını anlatacak siyasi, milletvekilli bulamadığı için içini Beyaz Köşk'e davet ettiği popçulara dökebiliyor...

EOS masalı!
Ticaret Bakanlığı, İzmir'de otomobil fabrikası kurmak vaadiyle 27 yıl önce 3 bin kişiden o günün parasıyla 600 milyon lira toplayan ve bugün arsasından başka elinde bir tek varlığı olmayan Ege Otomotiv Sanayii'ni (EOS) ne zaman mercek altına alacak? Ne zaman bu kuruluşun değişmez Başkanı Besim Uyal hakkında inceleme başlatacak?

Fıkra

29'uncu Ayet
Rahip, yol kenarında gördüğü rahibeyi istediği yere götürmek üzere arabasına alır... Rahibe koltuğa oturur oturmaz bacak bacak üstüne atarak muhteşem bir frikik verir... Rahip dayanamaz, elini rahibenin bacaklarına götürür... Rahibe ona doğru bakar, "129. ayeti hatırlayın Peder" der... Rahip özür diler... Ama gözlerini bacaklardan ayıramaz... Vites değiştirirken yine elini bacaklara doğru kaydırıverir... Rahibe bir kere daha uyarır: "129. ayeti hatırlayın Peder!.." Peder bir kere daha özür diler... Rahibe gideceği yere varınca rahibe anlamlı bir şekilde göz kırparak araçtan inip gider... Rahip, torpido gözündeki İncil'i açıp 129'uncu ayeti okur: "İleri gidin ve araştırın, sonunda zafere ulaşacaksınız..."

KIRMIZI KART
Kafkas raporunda yer alan sözde Ermeni soykırımı iddialarını kabul eden Avrupa Parlamentosu ile PKK ve DHKP-C'yi terör örgütü kabul etmeyen Avrupa Birliği Komisyonu'na...

Kalemin kırılsın
Ankara'nın tüm egemenleri bir araya gelse ve hatta idam sehpasını bile kursa yine de asamaz Apo'yu... Asamaz; çünkü güçleri yetmez... Ankara'nın gücü sadece ve sadece Apo'yu asmaya değil, başörtülüleri idam etmeye yeter... (Dinci gazetenin Hasan Karakaya adındaki tetikçisi)

Şifonu çek
Kur'an kursları ve İmam Hatipler'in kapatılmasını irtica ile mücadele olarak gösteriyorlar... Bunlar Rusya'da bile yapılmadı... (İslamcı yazar İsmail Nacar)

Doğru SÖZ
İyiliği gizli yapanlar Tanrı'ya inananlardır...

ALKIŞ
Kemal Derviş'i eleştiren öğrencilere "şiddet uygulamadıkları, sadece ağır eleştiride bulundukları" için ceza verilmeyeceğini açıklayan, böylece gençleri bir anlamda özgür tartışma ortamlarına çağıran ODTÜ Rektörü Prof. Ural Akbulut'a...

YUH!
Beşinci yıl dönümünde 28 Şubat'ı değerlendirirken, büyük bir pişkinlikle "Bizim hiçbir hatamız olmadı" diyebilen Necmettin Erbakan'a...



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır