Asıl kazanan Türkiye olur
"İki maddede tüzük değişikliğini gerçekleştirelim ve kongremizi Mart ayından sezonun bittiği Haziran ayına taşıyalım..."
Hasan Arat'ın Beşiktaş yönetimine sunduğu bu öneri tartışmaya gelmeyecek kadar açık bir öneri!
Açık ve aydınlık bir öneri...
Yıllardır özlemi çekilen demokratik olgunluğun temel harcını atma girişimi bu...
Ne güzeldir ki, "bu temel atma töreni" Beşiktaş'ta ve Beşiktaş'la gerçekleşecek!
Unutmayalım ki, bu girişim son yıllarda toplumumuzu kasıp kavuran "ne pahasına olursa olsun kazanma" kültürüne kapıları kapatmanın da bir başlangıcı olacak.
Bundan böyle HEP BİRLİKTE KAZANMA hedefine yönelik demokratik rekabete yelken açılacak...
***
Hayalci bir idealizme kendimizi kaptırmamışsak veya sportif hedeflerle ilgisiz bir "kulüpçülük" merakımız yoksa, hepimiz kabul ederiz ki; kulüplerin odak noktası takımlarının performansıdır.
Madem öyle... Niçin yeni yönetimlere iki tam sezon icraat şansı tanımıyoruz?
Hangi genel kurul üyesi ve hangi taraftar bu yüzden Mart yaklaştıkça içinden "sırası mı şimdi?" diye geçirmez?
Hangi taraftar içten içe genel kurul üyelerine kızmaz "Sezon ortasında kongre mi olurmuş?" diye?
Bu yüzden Hasan Arat'ın Beşiktaş Başkanı Bilgili'ye götürdüğü önerinin gerekçesi yerden göğe haklıdır, doğrudur.
Yani, genel kurulların sezon ortasında yapılması hem profesyonel takımların motivasyonunu olumsuz etkilemektedir. Hem de hizmet nitelikli yaklaşımlar muhalefet-iktidar çatışmasına kurban gitmektedir.
İşte şimdi bu aydınlık çağrı doğruların önünü açacak!
***
Neden başlıkta "Kazanan Türkiye olur" dedim?
Beşiktaş'ın kazanacağı kesin.
Ve emin olun ki, diğer kulüpler de aynı sıkıntıyı yaşıyor ve onlar da açılan bu yoldan ilerleyecekler...
Ama asıl "Türkiye kazanacak!"
Çünkü düşman kamplara ayrılmayı siyaset; yanlışta ısrarı iktidar istikrarı ve kaybetmeyi göze almamayı inatçı muhalefet sanan bir ülkede yaşıyoruz.
Beşiktaş'taki bu uygulamanın rüzgarı siyasette de eserse, hiç kuşkum yok ki, demokrasi kültürümüze gerçek bir katkı yapılmış olacak!c
|