kapat
07.12.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 NET YORUM
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Ne gerek var zengin olmaya...
Metin Münir, geçen gün eğer bir gün Altılı Ganyan ya da Spor Toto'dan büyük ikramiye kazanır da zengin olursa hemen kendisine bir Oxford İngilizce Sözlük alacağından söz ediyordu.

Üstadın şans oyunlarından pek haberi yok sanırım. Altılı Ganyan arada bir büyük paralar veriyor ama, Spor Toto'dan cazibesi rafa kaldırıları epey oldu.

Şimdi büyük ikramiye ya Milli Piyango'nun özel çekilişlerinde ya da Sayısal Loto'da... Şans Topu bile o kadar çok para vermiyor.

Ben mesela Şans Topu oynuyorum, az olsun benim olsun, çıkacağı da yok ya...

Fakat bütün bunların dışında üstadın asıl amacı, Türkçede şimdiye kadar yapıla gelen dilin sadeleştirilmesinin yanlışlığını vurgulamak...

Ben, kırk yıllık yazı hayatımda ne eski, ne yeni Türk Dil Kurumu üyesi oldum. Sadeleştirmenin kimi yanlışları olduğuna katılıyorum. b Ama Metin Münir'in dediği gibi Arap alfabesinden Latin harflerine geçişin dili öldürdüğüne dair bir düşünceye katılmak mümkün değil.

Alfabe sonunda bir araç, önemli olan onun içeriği...

Dili kurumlar ya da kurallar değil, o dili kullanan yazarlar, özellikle de edebiyatçılar yapar, yaşatır.

Medyamızın adını bulmacalarda çıkan "İkinci Yeni'nin Keşişi" tanımlamasından bildiği, gerçekten de günümüzün yaşayan en büyük şairlerinden Ece Ayhan, "Ortodoksluklar" şiirinin bir mısraında "karaşın" kelimesini kullanmıştı.

"Karaşın" öz be öz Türkçe bir kelime. Yunus Emre şiirlerinde kullanıyor.

Bize de Edebiyat Fakültesi'nde öğretmişlerdi: Türkçede "-şın" diye bir ek var. İşte "sarı"dan sarışın yapıyor, "mavi"den mavişin gibi... Fakat zamanla "karaşın" unutulmuş, sarışın çokça, mavişin ise Anadolu'nun bazı yörelerinde kullanılıyor.

Ece Ayhan'a sormuştum bir gün, "Sen bu kelimenin nasıl meydana geldiğini bilerek mi kullanmıştın şiirinde" diye...

"Yok yahu" demişti, "ben o kelimeye Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun 'Nur Baba' romanında rastladım. Hoşuma gitti de kullandım."

Diyeceğim dil "sözlük"lerde değil, hadi Dil Kurumu'nun tanımı ile söyleyelim "sözcük"lerle yaşar hale gelir, yaşanılır kılınır. Yazarların, edebiyatçıların eserlerinde can bulur.

Biz, daha İberik yarımadasından Bering boğazına uzanan bir coğrafyada konuşulan Türkçenin sözlüğünü yapamamışız.

Sayısal Loto'dan, üstüne bir de yılbaşında Milli Piyango'dan en büyük ikramiyeyi kazansak ne fayda!

BİR DERGİ: MÜZİK

Serhan Yediğ'in editörlüğünü yaptığı "İş Sanat Kültür Merkezi" yayını aylık kültür dergisi "Müzik", dördüncü sayısında dokuz özel röportaja yer veriyor.

Beethoven'in sonatlarını seslendiren altı genç piyanist, Bülent Ortaçgil, rebetikonun ustalarından Nikos ve Giasemi Saragouda ile ressam Avni Arbaş bunlar arasında...

Derginin satış gelirinin Türk Eğitim Vakfı'na bağışlandığını da belirtelim.

İKİ MISRA

Tunç yüzlü sulara akşam inerken,
Yollarda ağlıyor boşluğun sesi.

HAŞİM NEZİHİ OKAY



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır