|
 |
 |
 |
  |
|
Bu akşam İbo Show başlıyor
- Bu akşam yine atv'desiniz...
- Televizyon programı yüzünden kaset yapamıyordum. Çünkü üçdört saat program yapmak beni üç gün zedeliyordu. O yüzden bitti program, kaseti çıkardık tekrar döndük. Bu kez titreyen bir sandalyemiz var; 'Gel şarkı söyle sandalyesi!' Oturacak ünlüler ve "Seni seviyorum," diyecek. Biz helyum gazı üflerken iyi miydi!
- Kaç senedir TV programı yapıyorsunuz?
- 17 senedir İbo Show yapıyorum.
- Takip ettiğim kadarıyla hazırcevap, zeki, kendine güvenli bir adamsınız. Ama ekrandaki; ezik, ağlak, komik olmaya çalışan, biraz da cahili 'oynayan' bir adam sanki. Katılıyor musunuz buna?
-
İtirazım yok ama paylaşamam bu fikrinizi. Hiç bir zaman komik durmak için komiklik yapmam, ağlamak için de oyunculuk yapmam. Yeri gelmiştir ağlamışımdır, yeri gelmiştir gülmüşümdür. Hiç bir zaman gündem yaratayım diye uğraşmam.
- 'Cahil'i bilerek ön plana çıkarıyorsunuz sanki?
- Şöyle söyleyeyim; aleyhine ve lehine lafını öğrendim, sonra negatif-pozitif'i. Negatifi bilmiyordum; ters yerde kullanıyordum "İbrahim Bey yani ne anlamda söylediniz" diyorlardı. Anlatabiliyor muyum, yani bu iş öyle bilinçli yapılmış değil. Bunları ezberleyene kadar, olanaklar ve olasılıklar çıktı. Cümleyi nerede kullanacağımı bilmiyorum (gülüyor)
- Niye ekranda imparator gibi değil de; hüzünlü bir İbrahim Tatlıses var hep...
- Yeri geldiği zaman benden dik duran yoktur! Boynunu eğmeyen boyun eğdiremez! Onun için tevazuyu elden bırakmayacaksın.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
