Krizin anons edildiği ay sinema patlama yaptı

ŞELALE KADAK

08.03.2009

Her şey kötü gidecek değil ya! Son birkaç ayda tüm yılın açıklarını kapatan şirketler var bu ülkede. Türkiye'nin en büyük sinema gruplarından Mars'ın patronu Muzaffer Yıldırım'a göre sinema altın çağını yaşamaya başladı..

Sinema... İnsanı alıp, başka yere götürüyor; ağlatıyor, güldürüyor, heyecanlandırıyor. Bu kriz ortamında insanların sahip olabileceği en ucuz eğlence. İşte bu yüzden, '2009'da kimin yüzü gülüyor' diye soruyorsanız, 'sinemaya yatırım yapanların' cevabını veririm. Fabrikaların bir biri ardına kapandığı, insanların gruplar halinde işten çıkarıldığı şu günlerde, moral bulmak isteyen milyonlar sinemaya akın ediyor. Rakamlar çarpıcı. Diğer sektörlerde durgunluk yaşanırken sinema adeta patlama yapıyor. İşte bu nedenle bu pazar konuğumuz bu sektöre yüz milyon doların üzerinde para yatıran bir grubun patronu. Sektörün en büyük gruplarından olan ve önemli bir fonun yani Colony Capital'in 2007'de ortak olduğu Mars Entertainment Group'un patronu Muzaffer Yıldırım. Çok değil, 2001'de sadece 40 kişiydiler ve iki salonları vardı. Bugün salon sayıları 200'ü çoktan aştı. 1650 kişiyi istihdam eden Yıldırım, sinemadaki patlamayı, gişe yapan filmleri ve nedenlerini anlatı

* Sinemaya ilgi artıyor. Peki rakamlar ne diyor? 2007'de sinema 33 milyon bilet kesti. 2008'de 38 milyon bilet kesti. Yüzde 15'e yakın bir artış var.

* Ama 2008 zaten iyi bir yıl değil mi? Tüm sektörlerde ilk üç çeyrek iyi gitti, son çeyrekde kriz vurmaya başladıSinema açısından çok acayip bir yıldı ama. Çünkü bizim ilk üç çeyreğimiz bir felaketti aslında. Ve krizin anons edildiği 2008'in ekim ayında sinema patladı. Ekim-kasım ve aralıkta tüm geçmiş ayların açıklarını kapadık.

* Bütün lokomotif sektörler krizden etkilendi. Perakendeci neredeyse bedava satış yapacak! Ama insanlar sinemaya gitmekten vazgeçmiyor öyle mi? Biz mutluluk satıyoruz. Üstelik çok ucuza. Yani 10 lira verip giriyorsun, 2-3 saat seni alıp başka yerlere götürüyoruz. Sanıyorum en çok da bu yüzden sinemanın en iyi aylarını yaşıyoruz. Biz son üç ayda bütün açıklarımızı kapatıp bütçemizin üstüne çıktık 2008'de. Bu durum 2009'un ilk iki ayı için de geçerli.

* Resmen her şey durdu ama sizin sektör durmadı öyle mi? Lüks tüketim durdu. Kimse otomobil almadı ama salonlarımız tıklım tıklım doldu. İyi yerli filmler vizyona girdi.

* Şunu artık sık duyuyorum. O bize ait olmayan zenginliği gösterme, aşırı harcama dönemi sona erdi. Sanıyorum sinema salonlarındaki durum bunun göstergesi. Dünyanın genelinde de sinema seyircisinde artış var mı? Sinema aslında en iyi alternatif. Dünyadaki en ucuz eğlence. Bakın krizin en ağır geçtiği ülkelerden Rusya'da sinema bileti satışları 2008'de 2007'e göre yüzde 26 artarak, 123 milyona gelmiş. İngiltere'de yüzde 6 artmış ve 164 milyon olmuş. Fransa'da 188 milyon sinema bileti satılmış geçen yıl. Almanya'da 120 milyon, ABD'de ise 1 milyar bilet satılmış. Bakın New York'taki bütün sağlık kulüplerinin dolu olduğu haberi geliyor bize. İnsanlar işsiz kalınca bari formda kalayım diye düşünüyor. Tüm dünyada lüks restoranlar aşağı indi. Bizde de durum aynı. İnsanlar sinemadan ve kafeden vazgeçmiyor. Daha makul fiyata yemek yemek istiyor.

* 2009'un ilk iki ayında sinema seyircisi ne kadar arttı Türkiye'de? 2008'in ocak-şubat'ında 8 milyon olan sinema seyircisi sayısı bu yılın aynı aylarında 9 milyon 600'e çıkmış. Ki iyi bir ocak değildi bu. Ben sanmıyorum bu büyüme rakamı dünyada olsun. Sinema tarihinde ilk defa bir grup yani Mars, bir ayda 1 milyon 400 bin seyirci aldı. Aralık ayındaki bu seyirci rekor bizim için. 2008 ocak ayında sinemalarımıza 539 bin kişi gelmiş. Bu yılın aynı ayında 775 bin kişi gelmiş ki sömestr tatilinde film de yoktu üstelik. Şubatta 2008'de 665 bin kişi gelmiş. Bu yıl aynı ayda 1 milyonun üstüne ç ıkmış seyirci. Ama tabii kapasitemiz de artmış. 2009'da tüm Türkiye'de 40 milyon seyirci bekliyorum.

* Bakıyorum da hep Türk filmlerinden söz ediyoruz. Yabancı filmler eskisi gibi gişe yapmıyor mu? Biz mesela böylesi büyük yatırımları Türk sinemasının büyüyeceğini öngörerek yaptık. Çünkü Fransa'da, İngiltere'de ya da Yunanistan'da da gişenin yüzde 45'i ila 55'i arası yerli filmlerden oluşuyor. Bizde bu oran yüzde 15'lerde hata bir ara sıfırdaydı neredeyse. 2008'de yüzde 60'lara geldi. Böyle bir rakam yok! 46 tane yerli film, 245 tane yabancı filmden daha çok iş yapmış. Ama tabii bilmediğimiz bir şey var. Her hafta pek çok yerli film çıkıyor, aralarında para kazanan yerli film sayısı 20'yi geçmez.

İLİŞKİLİ HABERLER

Krizin anons edildiği ay sinema patlama yaptı

Issız Adam'ın gişesinde yanılmadım ve kazandım

Sinemanın en büyük sürprizi Kırmızıgül'dür

İndirimli günde şık insanlar

Colony ile 2008'de 98 yeni sinema salonu açtık

Ortağımız bile hedefin üstündeki bütçeye şaşırdı

Yayın tarihi: 8 Mart 2009, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/08//haber,7B1A8888DE6C4428A53B200B52C9476F.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.