Vampirlerin aşkı büyük olur...
İLİŞKİLİ HABERLER
Erkekler pek hoş... Ama korku aramayın...
Erkekler pek hoş... Ama korku aramayın...
Çok-satan bir gençlik romanları serisinden (art arda yayınlanmış dört kitap) uyarlanan bir 'vampir filmi'. Ama adına 'korku filmi' dediğimiz türün yıllar boyu oluşmuş tüm kalıplarını silkip atan, onların yerine de ne yazık ki pek bir şeyler koyamayan bir film...
ABD içinde yola çıkıp Arizona eyaletindeki annesinin yanından Washington civarındaki Forks kasabasında yaşayan polis şefi babasının yanına gelen genç bir kızın öyküsü bu... (Anababanın çoktan boşanmış olduğunu anladınız tabii...) Gizemli esmer güzeli Bella Swan, yeni okulunda esrarengiz bir grupla karşılaşıyor: hepsi aynı aileden olan, hepsi sarışın, saydam, hüzünlü bakışlı ve garip tavırlı bir gençler grubu... Babaları, kasabanın doktoru Cullen de aynen çocukları gibi gizemli bir sarışındır. Genç Edward'ın cazibesine kapılan Bella, ailenin mahremiyetine girer ve onların yüzyıllardır süregelen ve ölümsüzlüğe mahkum bir vampir ailesi olduğunu anlar. Ama bu, tutku haline gelen aşkını engellemez.
Film, bir tür vampir-insan arasındaki aşk öyküsü. Ve böyle bir aşkın mümkün olduğuna dair romantik bir bakışı var.
Ama aynı şeyi yıllar önce Coppola Dracula ile, Neil Jordan ise Vampirle Görüşme'yle öylesine görkemli biçimde söylemişlerdi ki... Böylece, Carl Dreyer'den (sessiz Vampir) F. M.
Murnau'ya (yine sessiz Nosferatu), Tod Browning'den (1931 yılının ünlü Dracula'sı) Werner Herzog'a (Nosferatu), Roger Vadim'den (Kan ve Gül), Andy Warhol'a (eşcinsel soslu Andy Warhol'un Dracula'sı) çok yönetmeni etkileyen bu türe, yeni bir halka eklenmiş oluyor.
Bu kez bu işe kadınlar el atmış: Senaryo da, yönetim de kadınlara ait.
Bu, bir ölçüde seziliyor; filmin erkekleri öylesine cinsellik saçıyorlar ki...
Yalnızca vampir aile değil, polis babadan genç kızılderili çocuğa dek herkes... Ancak bir kadın, bu oyuncuları bulup böylesine ön plana çıkarabilirdi.
Ne yazık ki yenilik burada bitiyor.
Bir vampir hikâyesini alıp, deyim yerindeyse gün ışığına çıkarmak, karanlık dekorları tümüyle reddetmek, uzayan dişlerden onlar için öldürücü haça, kalbe çakılan kazıktan sarımsağa her klasik aksesuardan vazgeçmek ve de korku yerine romantizmi öne çıkarmak, bu türe yaramamış. Bu, belli ölçüde estetik ama kesinlikle korkutmayan, hatta korkuyu akla bile getirmeyen bir film.
Bir korku filmi için ne acıklı bir akıbet!
ALACAKARANLIK
( Twilight)
Yönetmen: Catherine Hardwicke
Senaryo: Melissa Rosenberg
Görüntü: Elliot Davis/ Müzik: Carter Burwell
Oyuncular: Kristen Stewart, Robert Pattinson, Billy Burke, Ashley Greene, Nikki Reed, Jackson Rathbone, Kellan Lutz, Cam Gigandet. Amerikan filmi.
İLİŞKİLİ HABERLER
Erkekler pek hoş... Ama korku aramayın...
Yayın tarihi: 28 Şubat 2009, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/02/28/ct/haber,E1BCC6CCC6974BBB94320A849ED8A1DF.html
Tüm hakları saklıdır.