İkilinin felsefesi: Hayatta en önemli şey yapmak istediğiniz şeyi ertelememek aslında. Ertelemeyi düşündüğünüz şeyleri yapmayın daha iyi.
İLİŞKİLİ HABERLER
Uçakta kafama şişe düştü, aşkımız başladı!
Uçakta kafama şişe düştü, aşkımız başladı!
Tuluhan TEKELİOĞLU
27.02.2009
Anjelika Akbar:
* Konserim için İzmir'e uçuyorum. Uçak kalkmadan yukarıdan kocaman bir viski kutusu düştü kafama. O sırada her şey kapkaranlık oluyor. Ölüyorum zannediyorum. Bir yandan ağlıyorum. İki saat sonra sahneye çıkacağım.
* İndim İzmir'e. Birini aramam lazım, annemi arayacağım, delirecek. Eski ortağımı aradım, bulamadım. Üçüncü arayacağım kişi Batu çıktı. Üçüncü sırada olacağını ben de beklemiyordum. Aradım, 'Merhaba, size şikâyet edebilir miyim?' diyerek ağladım.
* 18 yaşındayken klinik ölümü yaşadım. Ameliyat esnasında kalbim durdu. O sırada ameliyat masasında yatan Anjelika'yı gördüm, üzerimde doktorlar beni uyandırmak için uğraşıyordu.
* Bu deneyimden sonra hayatıma ve kendime çok güvenmeye başladım. Bana ilham çok cömertçe verildi.
Batu Tarman
* Anjelika Akbar'ı takip ediyordum. Fakat hiç aklıma gelmemişti ders verebileceği. Beni zor bir sınavdan geçirdi. Öğrencisi olmayı hak ettim.
* Anjelika ile evlendikten sonra, evde piyano çalmakta zorluk çekiyorum. Çünkü nerede olursa olsun Anjelika duyar 'Tizi kaçırdın,' der.
* Anjelika sınırsız bir sevgi verdiği için, siz karşı koyamıyorsunuz.
İlginizi ondan çekemiyorsunuz.
* Baba olunca çok beklediğim bir şeye kavuşma hissini yaşadım. Bir eksik parçanın tamamlanması gibiydi...
Aşk ve evlilik konusundaki bilgisizliğimiz, bazen hayattaki mutsuzluğumuzun temeli olabiliyor ama biz onu bile fark etmiyoruz.
Herkesin fikir yürüttüğü, belki en çok kafa yorduğu ama kendi beraberliği söz konusu olduğunda anlatmaya yanaşmadığı evliliği, bu sayfalarda anlamaya çalışıyoruz birlikte. Ünlü piyanist Anjelika Akbar ve mühendis eşi Batu Tarman, bana kapılarını açan ve ciddiyetle beraberliklerini anlatan 65. çift oldu.
Anjelika Akbar bu günlerde bir yandan konser verirken, bir yandan da emziriyor.
İkinci evliliğini yapan ve 40 yaşında bir bebek sahibi olan Akbar, eşine eşlik edebilmek için bir yandan da tango dersleri alıyor.
Bazen her şey bizim dışımızda gelişir. Hayat beklemediğimiz mutluluklar getirir. Anjelika Akbar için mutluluk, telefonun diğer ucundaki adamın sesi olmuş. İkincisiyse, uçakta başına düşen içki şişeleri....
-İkinizin de ikinci evliliği. Yeniden evlenme kararını alırken bir kez daha düşünmüş müydünüz?
-B.T: İlk evliliğim yedi yıl sürdü. Sonlandırdığım dönem hayatımda zaten neyi yapıp, yapmayacağıma karar verdiğim dönemdi.
Yeniden piyano çalmayı kafama koymuştum. Uzun yıllar klasik piyano çalışmıştım. Bir gün 'Tekrar dönmem gerekiyor,' dedim. Hoca çok önemliydi. Anjelika Akbar'ı da takip ediyorum.
Fakat hiç aklıma gelmemişti ders verebileceği.
Bir arkadaşımla konuşurken, onu tanıdığını söyledi, telefonunu verdi.
-Derdiniz aslında piyano öğrenmekti...
-B.T: Tabii.. Anjelika Akbar'ı aradım. Ve beni kabul etmesi için sınavdan geçmem gerektiğini belirtti. 'Çalışayım mı?' diye sordum, 'Yok,' dedi, 'Benim kendime göre bir testim var onu geçmeniz gerekiyor.'
-A.A: Sonuçta piyano öğretmeni değilim. Bu işe zaman ayırıyorsam çok sevdiğim için.
-B.T: Birkaç ay daha bekledim. Sonbahar geldi.
Sınav vardı önce. Heyecanlandım.
Yapı gereği de bir karar aldıktan sonra devam etmek isterim illa ki.
-Nasıl bir sınavdı bu?
-A.A: Yarım saat süren konservatuar sınavı gibi.
Rusya'da uygulanır.
İçindeki doğal yeteneği ortaya çıkarır. Bir de kendime ait sınavım var.
Farklı klasik müzik eserlerinden kısa parçalar soruyorum. Nasıl bir duygu verdiğini soruyorum.
İlk karşılaştığımızda Batu'yu yetenekli buldum, kabul ettim.
B.T: Zaman içinde dersleri oturttuk.
Her şeyden memnundum kendi adıma.
Son derece verimliydi dersler. Hoca öğrenci ilişkisi seviyeli bir şekilde devam ediyordu ve ben o çizgiye sadık kaldım. Ama bu arada kendimizi başka konularda da sohbet ederken bulduk.
-A.A Kısa bir süre sonra Anjelika bana 'Konserde ne çalıyorsunuz?' dedi.
-A.A: 'İlk defa konser verecek minik öğrencileri ben elinden tutarak sahneye çıkartıyorum,' dedim. Heyecanlanmasın diye.. Tabii koca adamı elinden tutup sahneye çıkartacak değilim ya...
Batu konserin sonunda hata yaptı. Sonra dedi ki 'Anjelika hanım bana söz verdiniz elimden tutacaktınız, tutmadığınız için hata yaptım.'
-Çok romantik başlamış bu aşk.....
-A.A: Çok romantik başlamadı aslında. Uçakta başıma içki şişeleri düşmeseydi, belki bu aşk da olmayacaktı. Başıma düşen şişelerden sonra başladı aşkımız. Konser için İzmir'e uçuyorum.
Daha uçak kalkmadan yukarıdan kocaman bir viski kutusu düştü kafama.
Her şey kapkaranlık oldu, 'ölüyorum' zannettim. Bir yandan ağlıyorum.
Yürüyecek gibi değilim. İki saat sonra sahneye çıkacağım. Uçakta bir spor kulübünün doktoru varmış.
Yanıma geldi. 'Sert hareketler yapmayın,' dedi.
İndim İzmir'e. Birini aramam lazım. Annemi arayacağım, yurtdışında.
Delirecek. Eski ortağımı aradım, bulamadım.
Üçüncü arayacağım kişi Batu çıktı. Yani üçüncü sırada olacağını ben de beklemiyordum. Aradım.
'Merhaba, size şikâyet edebilir miyim?' diyerek ağlıyorum. İki ay içinde 10 konserimi iptal ettim.
İstanbul'a döndüğümde elinde çiçeklerle Batu geldi ve o günden sonra ders yapamadık.
2007'de de evlendik.
-Neden hemen evlendiniz?
-A.A: Her şey çok netti. Evlenmeden önce Batu bana müthiş bir sürpriz yaptı.. Doğduğum şehre götürdü beni. Evlilik teklifini doğduğum şehir olan Karaganda'da yaptı.
Bu çok etkileyiciydi benim için.
İLİŞKİLİ HABERLER
Uçakta kafama şişe düştü, aşkımız başladı!
Yayın tarihi: 28 Şubat 2009, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/02/28/ct/haber,1E6E36B1C6724B958E60EF6C8E0A24CB.html
Tüm hakları saklıdır.