| 13 Aralık 2008, Cumartesi |
İLİŞKİLİ HABERLER
Gevşemeyin 'lan... Türklerin çağı başlıyor!
ATİLLA DORSAY
12.12.2008
Üzerine her tür yazardan tüm sevgili halkımıza, neredeyse bizim berberin manikürcüsünden köşedeki tombiş manava dek herkesin fikir beyan ettiği ve yazıp çizip konuştuğu bir filme rötarla yaklaşmak ne bela! Yazmak bir yana, gidip görmek bile...
Galiba fazla reklam geri tepiyor ve insanda gidip görme isteği bile bırakmıyor. Hele A.R.O.G gibi neredeyse tüm esprileri yazılıp çizilen, hangi filmleri tiye aldığı ayrıntısıyla anlatılan bir filme...
Demek ki filme biraz zoraki gittim; adeta görev duygusuyla... Ama yine de memnun kaldığımı ve sonuç olarak bu yeni CMYLMZ opus'unu beğendiğimi söylemeliyim.
G.O.R.A'nın hafif tombul, üçkâğıtçı, oportünist, ama alabildiğine sevimli halıcı ve rehber kahramanı Arif'in bu kez zaman tünelinde tam 1 milyon yıl geriye gitmesi (gönderilmesi) sonucu insanlığın şafağına, yani taş devrine erişmesini ve oradaki maceralarını anlatıyor film, artık herkesin bildiği üzere... Bu deli-dolu macera, aslında uzaktan Turist Ömer'i uzay yolculuğuna gönderen eski Yeşilçam komedi tarzına benziyor. Zaten G.O.R.A. bu benzetmeyi doğruluyordu. Bu filmde Cem Yılmaz'ın oyunu, özellikle finalde Sadri Alışık'ı müthiş hatırlatıyor.
Bu benzerlik, bu kez de korunuyor. Temelde bu yine bir teknoloji ve alaturkalık karşılaşması, giderek çatışması. Ama eski Yeşilçam'ın güdük imkânları bir yana, G.O.R.A'yı bile fersah fersah aşan bir teknoloji, özen, bütçe ve çaba ile... Tarihin en derin diplerinden, geleceğin en uzak hayal dünyalarına her yere ve her şeye tipik Amerikan damgası vuran onca filmden sonra, bu kez her şeyi Türkleştirme çabası, tüm bu filmlerce yıkanmış beynimize iyi geliyor. Arif'in bir sahnede dediği gibi "Gevşemeyin 'lan!.. Artık Türklerin çağı başlıyor!" Gevşemiyoruz abi, hazır bekliyoruz! Böylece Arif, kötü kalpli benzeri Logar'ın dümeniyle düştüğü bu yeni (pardon eski) dünyada, dinozorlardan dev kuşlara türlüçeşitli canavarlara karşı savaşırken, "100 nüfuslu A.R.O.G köyüne" de 'medeniyet dersleri' vermeye başlıyor. Zaten hızlı bir açılıştan sonra neredeyse göçen ve diplere batan filmi, ikinci yarıyla birlikte başlayan bu 'eğitim çabası' kurtarıyor. Gerçi ilk yarıda da iyi espriler var; bol bol göze çarpan Avea veya Türk Telekom reklamlarını aşar aşmaz! Böylece, aynı sahnede hem Kubrick'i, hem de Üç Maymun filmini taşlamayı başaran zekâyı, duvar resimlerine imza koyma tavsiyesini, Viagra ve maymun bölümünü, 'demir çağı'na göndermeyi, affedersiniz soğuktan donan çişten oluşan heykelcikler vb.
şeyleri hatırlayıp gülmemek zor.
Ama ikinci yarı, daha şenlikli.
Bir yandan, Sirano, Savaş ve Barış, Fareli Köyün Kavalcısı ya da Nazım gibi edebi referanslar ("Sen futbolun resmini yapabilir misin Abidin?"), gelip sinemasal anıştırmalara ekleniyor. Öte yandan, köye tarım, ticaret, çiçek tarhları, fıskiyeli çeşme, hatta bir nebze feminizm gibi çağdaş şeyler öğretilirken, taş devrine Türk damgası vurma işlevi de başarıyla ilerliyor: Rakı, kavun, şişkebap ve arabeskle birlikte! Ama Türk toplumunu tanımlarken futbolu unutmak mümkün mü? Böylece Arif son kozunu da oynuyor.
Ve bu çam yarması, hepsi bozuk dişli adamlara futbolu öğretiyor. Aynı zamanda, takım ruhunu ve yenmenin tadını da elbette... Bu sahneleri fazla uzun bulanlar oldu, ama ben üstelik futbol hastası olmadığım halde, hem bu bölümü kaçınılmaz buluyorum, hem de bir koreografi gibi gerçekleştirilmiş sinemasal tadıyla, belki filmin en sinemasal bölümü diye niteliyorum.
Başta Cem Yılmaz, ama aynı zamanda kolay tanınmaz halleriyle Ozan Güven, Özkan Uğur, Zafer Algöz gibi oyuncular da çok iyi. Kısacası bu, tam bir eğlencelik. Ve komediseverlere hoş bir bayram hediyesi.
A.R.O.G * * *
Yönetmen: Ali Taner Baltacı, Cem Yılmaz
Senaryo: Cem Yılmaz
Görüntü: Soykut Turan
Müzik: Jingle House
Oyuncular: Cem Yılmaz, Ozan Güven, Özkan Uğur, Nil Karaibrahimgil, Zafer Algöz, Özge Özberk, Hasan Kaçan, Muhittin Korkmaz/ Fida Film- CMYLMZ Fikir-Sanat yapımı.
Galiba fazla reklam geri tepiyor ve insanda gidip görme isteği bile bırakmıyor. Hele A.R.O.G gibi neredeyse tüm esprileri yazılıp çizilen, hangi filmleri tiye aldığı ayrıntısıyla anlatılan bir filme...
Demek ki filme biraz zoraki gittim; adeta görev duygusuyla... Ama yine de memnun kaldığımı ve sonuç olarak bu yeni CMYLMZ opus'unu beğendiğimi söylemeliyim.
G.O.R.A'nın hafif tombul, üçkâğıtçı, oportünist, ama alabildiğine sevimli halıcı ve rehber kahramanı Arif'in bu kez zaman tünelinde tam 1 milyon yıl geriye gitmesi (gönderilmesi) sonucu insanlığın şafağına, yani taş devrine erişmesini ve oradaki maceralarını anlatıyor film, artık herkesin bildiği üzere... Bu deli-dolu macera, aslında uzaktan Turist Ömer'i uzay yolculuğuna gönderen eski Yeşilçam komedi tarzına benziyor. Zaten G.O.R.A. bu benzetmeyi doğruluyordu. Bu filmde Cem Yılmaz'ın oyunu, özellikle finalde Sadri Alışık'ı müthiş hatırlatıyor.
Bu benzerlik, bu kez de korunuyor. Temelde bu yine bir teknoloji ve alaturkalık karşılaşması, giderek çatışması. Ama eski Yeşilçam'ın güdük imkânları bir yana, G.O.R.A'yı bile fersah fersah aşan bir teknoloji, özen, bütçe ve çaba ile... Tarihin en derin diplerinden, geleceğin en uzak hayal dünyalarına her yere ve her şeye tipik Amerikan damgası vuran onca filmden sonra, bu kez her şeyi Türkleştirme çabası, tüm bu filmlerce yıkanmış beynimize iyi geliyor. Arif'in bir sahnede dediği gibi "Gevşemeyin 'lan!.. Artık Türklerin çağı başlıyor!" Gevşemiyoruz abi, hazır bekliyoruz! Böylece Arif, kötü kalpli benzeri Logar'ın dümeniyle düştüğü bu yeni (pardon eski) dünyada, dinozorlardan dev kuşlara türlüçeşitli canavarlara karşı savaşırken, "100 nüfuslu A.R.O.G köyüne" de 'medeniyet dersleri' vermeye başlıyor. Zaten hızlı bir açılıştan sonra neredeyse göçen ve diplere batan filmi, ikinci yarıyla birlikte başlayan bu 'eğitim çabası' kurtarıyor. Gerçi ilk yarıda da iyi espriler var; bol bol göze çarpan Avea veya Türk Telekom reklamlarını aşar aşmaz! Böylece, aynı sahnede hem Kubrick'i, hem de Üç Maymun filmini taşlamayı başaran zekâyı, duvar resimlerine imza koyma tavsiyesini, Viagra ve maymun bölümünü, 'demir çağı'na göndermeyi, affedersiniz soğuktan donan çişten oluşan heykelcikler vb.
şeyleri hatırlayıp gülmemek zor.
Ama ikinci yarı, daha şenlikli.
Bir yandan, Sirano, Savaş ve Barış, Fareli Köyün Kavalcısı ya da Nazım gibi edebi referanslar ("Sen futbolun resmini yapabilir misin Abidin?"), gelip sinemasal anıştırmalara ekleniyor. Öte yandan, köye tarım, ticaret, çiçek tarhları, fıskiyeli çeşme, hatta bir nebze feminizm gibi çağdaş şeyler öğretilirken, taş devrine Türk damgası vurma işlevi de başarıyla ilerliyor: Rakı, kavun, şişkebap ve arabeskle birlikte! Ama Türk toplumunu tanımlarken futbolu unutmak mümkün mü? Böylece Arif son kozunu da oynuyor.
Ve bu çam yarması, hepsi bozuk dişli adamlara futbolu öğretiyor. Aynı zamanda, takım ruhunu ve yenmenin tadını da elbette... Bu sahneleri fazla uzun bulanlar oldu, ama ben üstelik futbol hastası olmadığım halde, hem bu bölümü kaçınılmaz buluyorum, hem de bir koreografi gibi gerçekleştirilmiş sinemasal tadıyla, belki filmin en sinemasal bölümü diye niteliyorum.
Başta Cem Yılmaz, ama aynı zamanda kolay tanınmaz halleriyle Ozan Güven, Özkan Uğur, Zafer Algöz gibi oyuncular da çok iyi. Kısacası bu, tam bir eğlencelik. Ve komediseverlere hoş bir bayram hediyesi.
A.R.O.G * * *
Yönetmen: Ali Taner Baltacı, Cem Yılmaz
Senaryo: Cem Yılmaz
Görüntü: Soykut Turan
Müzik: Jingle House
Oyuncular: Cem Yılmaz, Ozan Güven, Özkan Uğur, Nil Karaibrahimgil, Zafer Algöz, Özge Özberk, Hasan Kaçan, Muhittin Korkmaz/ Fida Film- CMYLMZ Fikir-Sanat yapımı.
İLİŞKİLİ HABERLER
Yayın tarihi: 13 Aralık 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/13/ct/haber,AC7DC3E2DFB44C40A7C6BE53F17685AB.html
Tüm hakları saklıdır.
Sinema Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye / İletişim | Bize Ulaşın
 |
Copyright © -2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|