kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
1 Şubat 2009, Pazar
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

İş stresi kadınları daha fazla vuruyor

Giriş Saati : 01.02.2009 13:12
Güncelleme : 01.02.2009 21:04
Yeni Haber
Türkiye'de ve dünyada etkili olan küresel krizin işveren ve çalışanlarda iş stresine neden olduğunu belirten uzmanlar, iş stresi ile ilgili olarak çalışanları uyardı.

Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, stresin organizmanın bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi ve zorlanması ile ortaya çıkan bir tepkime olduğunu belirterek, stresin en fazla kadınları etkilediğini söyledi.

Günümüz iş hayatında, sadece Türkiye'de değil bütün dünyada, ekonomik koşulların ağırlaşması, rekabet şartlarının artması sonucu çalışanlardan beklentilerin yükseldiğini kaydeden Dr. Mehmet Yavuz, "İş hayatı, günümüzün insanın yaşamında önemli bir yer tutar. Çalışanlarda, gerek kendi gerekse patronların beklentileri, insan iç dünyasında gerilimlere yol açar. Eğer söz konusu kişi bir işverense şirketinin geleceği, çalışanların uyumsuzluğu ve problemleri, alt yöneticilerin sorunları, finans ve yatırım planlamaları strese neden olur.

İş verenlerin yüklendikleri stres, genelde çalışanlardan daha fazladır. Ama umumiyetle patron ve çalışanlar birbirini anlamazlar, kendi yüklendikleri stresi önemser, diğerininkini yok sayarlar" dedi. Stresin organizmanın bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi ve zorlanması ile ortaya çıkan bir tepkime olduğunu dile getiren Dr. Yavuz, "Tehdit ve zorlamalar karşısında canlı kendini korumaya yönelik bir tepki zincirini harekete geçirme özelliğine sahiptir. Bir tehlike ile yüz yüze gelen canlı başa çıkamayacağına inandığı bu tehlikeden uzaklaşmaya çalışır, başa çıkacağına inandığı tehlike ile savaşır ve böylece yeni duruma bir uyum sağlar. Uyum sağlayamadığı durumlarda ise bu kez organizmada birtakım olumsuzluklar çıkmaya başlar. Esas itibarla stres oluşturan faktörler, insanın başa çıkabileceği ya da üstesinden gelebileceğini düşündüğü konularda yaşanan sorunlardır. Zira insanın kendi gücünü aşan problemler kesin bir teslimiyetle kabul edilir ve belirgin bir stres nedeni oluşturmaz" diye konuştu.

İŞYERİNDE STRES BELİRTİLERİ

Stres durumlarında insanlarda hem bedensel hem psikolojik düzeyde bir dizi olaylar meydana geldiğini anlatan Dr. Yavuz, başa çıkılamayan streslerin biriken ve yoğunlaşan etkileri sonucu davranış düzeyine yansıyan bazı belirtiler şu şekilde açıkladı:

- İş kazalarının ve hataların artması
- Sigara ve içki içme eğiliminin artması
- İşe odaklanamama ve görevlere gerektiğinde yoğunlaşamama - Uyku bozukluğu
- Gelecek üzerine kaygıların artması
- İşyerinde tartışma, öfke, düşmanlık ve kızgınlık dalgaları
- Dayanışma eksikliği
- Değersizlik, yetersizlik duyguları, güvensizlik "Düşüncem bu" diyememe,
- Arkadaşlık ve dostluk ilişkilerinde aksamalar
- Alışılmıştan daha titiz veya işin gerektirdiğinden daha fazla kontrolsüz bir şekilde çalışmak
- O zamana kadar hiç önemsemediği birtakım sağlık sorunlarına birden yoğunlaşmak ve onları abartma eğilimi
- Patronlarına ve iş arkadaşlarına alışılmışın dışında farklı ve dengesiz davranmak.

İŞ STRESİNİ TETİKLEYEN FAKTÖRLER

Dr. Yavuz, iş stresini etkileyen faktörleri ise şöyle sıraladı:

- Çok fazla sorumluluk altında olmak
- Fiziki görüntü ile ilgili endişeleri olmak
- Mesleki ilerleme ile ilgili endişeleri olmak
- İş tatminsizliği içinde olmak
- Görev dağılımında adaletsizlik olduğunu düşünmek
- Kendi üstündeki şeflerine güvensizlik
- Dinlenme ve eğlenceye ayıracak zamanın olmaması,
- Yapacak çok fazla şeyin olması
- Birlikte çalıştığı ekipte uyumsuzluk
- İşle ilgili düşüncelerinde reddedilme korkusu
- Özel hayatla ilgili düzensizlikler
- Yakın akraba ya da dostlarının birinin ciddi sağlık sorunları yaşaması.

İŞ STRESİNDE KADIN VE ERKEK DAVRANIŞLARI

Yapılan araştırmalarda çalışan kadın ve erkeklerin stres tepkilerinde aşikar farklar olduğunu ve bu farkların çocukluk döneminde daha açık olarak gözlendiğini ortaya koyduğunu söyleyen Dr. Mehmet Yavuz, "Erkeklerin iş stresinden kaynaklanan sebeplerin varlığı halinde agresif bir yapıya girdikleri ve daha çok saldırganlık gösterdikleri, buna karşılık kadınların ise stres karşısında kaygı ve çökkünlük gösterdikleri tespit edilmiştir. Kadınların strese karşı, psikolojik tepkileri daha yoğun buna karşılık fizyolojik tepkileri ise erkeklerden daha zayıftır. Bu yüzden stresin meydana getirdiği fizyolojik aşınma bayanlarda çok daha azdır. Buna karşılık stresin oluşturduğu psikolojik bilanço ise bayanlarda daha ağırdır. Bu nedenle ortalama ömür olarak bayanlar daha çok yaşarken, erkekler ise bayanlara göre daha az depresyon ve diğer ruhsal bozukluklar yaşarlar. Şurası çok önemlidir ki; depresyon ve panik atak en çok çalışan bayanları vurur. Depresyon ve anksiyete bozuklukları, çalışan bayanlarda normalden 5 misli daha fazla görülmektedir. Bu çok önemli istatistiki bir analizdir.

Sanırım bu sonuç, çok üzerinde durulması ve tartışılması gereken bir durumdur. Patronlar, bayan çalışanları ile ilgili herhangi bir ayrıcalık ve iltimas hissettirmeden bu hassas sonucu düşünerek hareket etmelidirler" şeklinde konuştu.

STRESLE BAŞA ÇIKMANIN YOLU

Dr. Mehmet Yavuz, stresle başa çıkma konusunda ise şu tavsiyelerde bulunuyor: "Bir kere uzak gelecek üzerine plan yapmayın. Çünkü gelecek belirsizliklerle doludur. Uzun vadeli planlama, hayal kırıklığı ile sonuçlanabilir. Tabi bu noktada plansız programsız yaşayın da demiyoruz. Sadece uzun vadeli planlarınıza çok yoğunlaşmayın ve her zaman gerçekleşmeme ihtimalini de göz önünde bulundurun. Yapacağınız işleri önem sırasına göre derecelendirin ve size en önemli işten başlangıç yapın. Zira önünüzde çok önemli bir iş varken, tali görevleri yapmak hem daha fazla stres oluşturur hem de hata ihtimalinizi arttırır. Randevularınız arasında zaman bırakın, iki randevu arasında mutlaka olabilecek extra bir iş için bir zaman dilimi ayırın. Ayrıca bu uygulama bir randevunuz umduğunuzdan uzun sürerse, sizin bu konuyu stres yapmanıza engel olacaktır. Stresli işlerin organizasyonunu bir araya sıkıştırmayın. Örneğin işte yoğunsanız o gün arkadaşlarınızı davet etmeyin."

YAPABİLECEĞİNİZDEN FAZLASINA SÖZ VERMEYİN

"Yapabileceğinizden daha fazlasını söz vermeyin. 'Hayır' demeyi öğrenin. İhtiyaç duyduğunuzda ailenizden ve arkadaşlarınızdan yardım isteyin. İyi bildiğiniz bir konu bile olsa şeflerinizle ya da arkadaşlarınızla istişare edin. Bu durum gözden kaçırdığınız bir hususu aklınıza getirebilir ve daha emin ve güvenli hareket etmenizi sağlar. Unutmayınız ki, patronlar işini çok iyi bildiğini düşünüp, danışma yapmayanları değil, işe çok hakim olmasa bile sürekli görüş alan elemanları daha çok tutarlar.

Patronları ya da şefleri bezdirme yapmadan sık sık danışma profiline sokarak onları onore edin. Bu hem şeflerle diyalogunuzun gelişmesini sağlar hem de yaptığınız işteki stres yoğunluğunu hafifletir."

(İHA)