| 28 Kasım 2008, Cuma |
"Güveni artırmak için IMF anlaşması şart"
Giriş Saati : 28.11.2008 11:59
Güncelleme : 28.11.2008 17:32
Güncelleme : 28.11.2008 17:32
Japon kredi derecelendirme kuruluşu JCR, Türkiye'nin, uluslararası piyasalarda güveni güçlendirmek ve içerideki dalgalanmayı önlemek için Uluslararası Para Fonu (IMF) ile bir anlaşma yapması gerektiğini bildirdi.
JCR raporundan derlenen bilgiye göre, IMF ile yapılacak bir anlaşmanın mali boyutundan çok zamanı önem taşıyor.
Türkiye'nin, Mayıs ayında, son IMF anlaşmasını başarıyla tamamladığını hatırlatan JCR, ancak bundan sonra küresel ekonomide ortaya çıkan krizin ardından sermaye çıkışıyla karşı karşıya kaldığını belirtti.
Bu nedenle, IMF ile yapılacak bir anlaşmanın türü ve mali boyutundan çok, kısa sürede yapılmasının önemli olduğu ifade edildi.
ÇIPA GEREĞİ
Türkiye'nin cari açığını önemli ölçüde yabancı sermaye ile finanse ettiğinin belirtildiği raporda, küresel finansal sistemde güvenin azaldığı bir ortamda, IMF ile çıpa görevi görecek bir anlaşmanın tekrar önemli hale geldiği kaydedildi.
Türkiye'nin, geçmiş yıllara göre daha güçlü ve dayanıklı bir ekonomiye sahip olduğunun vurgulandığı raporda, ancak küresel ekonomideki belirsizliğin devam ettiği bir ortamda yatırımcıların önünü görmesini sağlayacak uzun vadeli taahhütlerin önem kazandığı ifade edildi.
JCR, Türkiye ekonomisinde, özel sektörün de dış borç yükümlülükleri dikkate alındığında, döviz cinsinden likidite pozisyonunun yakından izlenmesi gereken bir faktör haline geldiğini bildirdi.
Türkiye'nin, uluslararası piyasalardaki güvenini güçlendirmek açısından yeni bir IMF anlaşmasının önemine dikkat çeken JCR, özellikle dış finansman imkanlarının daraldığı bir ortamda, yatırımcıların güvenini yeniden tesis edebilecek bir anlaşmanın doğru olacağını belirtti.
YAPISAL REFORMLAR EKONOMİYİ GÜÇLENDİRDİ
Türkiye'nin, 2001 sonrasında gerçekleştirdiği yapısal düzenlemelerin faydasının son krizden görüldüğünün belirtildiği raporda, Türkiye ekonomisinin, küresel finansal krize karşı dayanıklılığını bu son krizden daha iyi test edebildiği, bu nedenle yapısal reformlara devam edilmesinin de önemini ortaya çıkardığı vurgulandı.
MAKRO EKONOMİK TAHMİNLER
JCR'ın yaptığı ekonomik tahminlere göre, Türkiye ekonomisi bu yıl yüzde 2,4 ve gelecek yıl ise yüzde 1,2 oranında büyüyecek.
Enflasyon, bu yıl sonunda yüzde 10,7, gelecek yıl ise yüzde 9 olacak.
Cari açığın gayri safi yurt içi hasılaya oranı itibarıyla, bu yıl yüzde 7,2 oranında, gelecek yıl ise yüzde 8 oranında açık verecek.
JCR gelecek yıl, Merkez Bankası döviz rezervlerinin 55 milyar dolar düzeyinde olacağı tahmininde de bulundu.
Brüt dış borçların gayri safi hasılaya oranı, bu yıl yüzde 45,4, gelecek yıl ise yüzde 54,8 olarak gerçekleşecek.
JCR raporundan derlenen bilgiye göre, IMF ile yapılacak bir anlaşmanın mali boyutundan çok zamanı önem taşıyor.
Türkiye'nin, Mayıs ayında, son IMF anlaşmasını başarıyla tamamladığını hatırlatan JCR, ancak bundan sonra küresel ekonomide ortaya çıkan krizin ardından sermaye çıkışıyla karşı karşıya kaldığını belirtti.
Bu nedenle, IMF ile yapılacak bir anlaşmanın türü ve mali boyutundan çok, kısa sürede yapılmasının önemli olduğu ifade edildi.
ÇIPA GEREĞİ
Türkiye'nin cari açığını önemli ölçüde yabancı sermaye ile finanse ettiğinin belirtildiği raporda, küresel finansal sistemde güvenin azaldığı bir ortamda, IMF ile çıpa görevi görecek bir anlaşmanın tekrar önemli hale geldiği kaydedildi.
Türkiye'nin, geçmiş yıllara göre daha güçlü ve dayanıklı bir ekonomiye sahip olduğunun vurgulandığı raporda, ancak küresel ekonomideki belirsizliğin devam ettiği bir ortamda yatırımcıların önünü görmesini sağlayacak uzun vadeli taahhütlerin önem kazandığı ifade edildi.
JCR, Türkiye ekonomisinde, özel sektörün de dış borç yükümlülükleri dikkate alındığında, döviz cinsinden likidite pozisyonunun yakından izlenmesi gereken bir faktör haline geldiğini bildirdi.
Türkiye'nin, uluslararası piyasalardaki güvenini güçlendirmek açısından yeni bir IMF anlaşmasının önemine dikkat çeken JCR, özellikle dış finansman imkanlarının daraldığı bir ortamda, yatırımcıların güvenini yeniden tesis edebilecek bir anlaşmanın doğru olacağını belirtti.
YAPISAL REFORMLAR EKONOMİYİ GÜÇLENDİRDİ
Türkiye'nin, 2001 sonrasında gerçekleştirdiği yapısal düzenlemelerin faydasının son krizden görüldüğünün belirtildiği raporda, Türkiye ekonomisinin, küresel finansal krize karşı dayanıklılığını bu son krizden daha iyi test edebildiği, bu nedenle yapısal reformlara devam edilmesinin de önemini ortaya çıkardığı vurgulandı.
MAKRO EKONOMİK TAHMİNLER
JCR'ın yaptığı ekonomik tahminlere göre, Türkiye ekonomisi bu yıl yüzde 2,4 ve gelecek yıl ise yüzde 1,2 oranında büyüyecek.
Enflasyon, bu yıl sonunda yüzde 10,7, gelecek yıl ise yüzde 9 olacak.
Cari açığın gayri safi yurt içi hasılaya oranı itibarıyla, bu yıl yüzde 7,2 oranında, gelecek yıl ise yüzde 8 oranında açık verecek.
JCR gelecek yıl, Merkez Bankası döviz rezervlerinin 55 milyar dolar düzeyinde olacağı tahmininde de bulundu.
Brüt dış borçların gayri safi hasılaya oranı, bu yıl yüzde 45,4, gelecek yıl ise yüzde 54,8 olarak gerçekleşecek.
Yayın tarihi: 28 Kasım 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/11/28//haber,4CE8D98927C849DF9F0D7181BF5B8268.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.
Ekonomi Haberleri
Diğer Ekonomi Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye / İletişim | Bize Ulaşın
 |
Copyright © 2003-2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|