kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
17 Kasım 2008, Pazartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Rumlara da tehcir uygulanacaktı

ECEVİT KILIÇ
ECEVİT KILIÇ
16.11.2008
* Mübadele üzerine araştırma yaparken neler dikkatinizi çekti?
Yerinden yurdundan edilen insanlar, yeni ülkelerinde neredeyse yoktan var olmaya çalışıyor; bazıları hiç bilmedikleri bir dili, bazıları hiç ekmedikleri bir ürünü, bazıları da hiç alışık olmadıkları yaşam biçimlerini öğrenmeye çalışıyor. Bir aile düşünün 15 ferdi var. Ama mübadeleden sonra hiç birbirini görmemişler. İki kız kardeş gördüm mübadeleden sonra hiç ayrılmamışlar, evlenmemişler.

* Mübadele, tehcirin devamı mı?
Mübadele azınlıklara yönelik imha paketinin bir parçası. Tehcir o günün şartlarında İttihatçıların yavaş yavaş başlayıp zamana yaydıkları bir süreç. Osmanlı, devam ediyor olsaydı tehcir Rumlar için de uygulanacaktı. Ama cumhuriyetin kuruluşu bunu farklı platforma taşıdı. 1910'lardaki şartlar 10 yıl devam etseydi İttihatçılar, tehcirle Ermenileri tamamen temizlerlerdi. Sonra da Rumlar buna maruz kalırdı. Çünkü mübadele sürecine Ermeniler de dahil edildi.

* Ermeniler de Yunanistan'a mı gönderildi?
Evet. Bir kısmı orada kaldı. Gerisi de oradan Avrupa, Lübnan ve Amerika'ya gitti.

* Varlık Vergisi, 6-7 Eylül olayları bahsettiğiniz imha paketinin parçaları mı?
Mübadele, tehcir, boykot, özel vergi ihdas etme ve şiddet yoluyla yıldırma bir bütün. Devlet eliyle bir orta sınıf yaratma çabası ve milli iktisadı esas kılma anlayışı nedense hep azınlıklar pahasına oldu. Bu çabalar azınlıkları dışlamadan gerçekleştirilseydi belki de "Bunca yıldır iktisadi olarak neden bocalıyoruz" sorusunu sormamıza gerek kalmazdı. Ama Varlık Vergisi ile mübadele karşılaştırılamayacak kadar farklı. Çünkü mübadelenin bedelleri daha ağır. Varlık Vergisi'nde ise bir yıl sonra hiç olmamış gibi davranılmıştır. Ama mübadelede özellikle giden Rumlar açısından yaralar bugüne kadar sarılamadı.

* Neden Rumlarda daha ağır oldu? Şiddetle mi ilintili?
Türkiye'den giden Rumların, Yunanistan'dan gelen Türklerden farkı buradaki köklerini çok iyi bilmeleri. Anadolu'da nerede hangi şartlarda yaşadıklarını gayet iyi biliyorlar. Çünkü bu toprakların insanları. Köklerinden koparılmış olmanın acısı kuşaktan kuşağa aktarılıyor. Bu da ciddi bir travma. Travma bile hafif kalıyor. Bugünün gençleri bile atalarının yaşadığı yerleri dün görmüş gibi anlatmakta. Canlı toplumsal hafıza travmatik olduğunun en büyük göstergesi.

* Gelen Türklerde neden aynı durum söz konusu değil?
Böyle bir kolektif hafızaya sahip olmak için belli bir eğitim, gelişim, sosyal ve kültürel düzeyde olmak lazım. Niğde'den giden Rumlar bile çok zengin ve kültürlüydü. Mübadele şartlarında sefil olmalarına rağmen 10 yıl sonra yeniden eski konumlarını kazanacak kadar girişimciydiler. Türkiye'ye gelen nüfusun büyük kısmı eğitimsiz, dağınıktı.