Teşekkürler, Ali Murat Güven

Yeni Şafak gazetesinin sinema yazarı Ali Murat Güven geçen hafta beni onurlandırdı. Cuma SABAH'ta çıkan 'Sahip Olmak ya da Olmamak' yazımı tümüyle alıp kullandığı gibi, ayrıca köşesindeki uzun bir yazıda da beni övdü, onun sinema yazarlığına olan katkımı yüceltti. Sağolsun...
Tüm yaşamımda insanları sağcı-solcu diye ayırmadım.
İnsan olup olmadıklarına baktım. Profesyonel alanda, sağcı denen gazetelerden gelen söyleşi isteklerine de hep "Evet," edim. Çünkü, onlar beni öğrendikleri kadar ben de onları, dolayısıyla o camiayı tanıyacaktım. Bu da elbette bir diyalog için esas koşuldu.
Nitekim Güven de en çok bunu hatırlıyor: 1991 yılında benimle söyleşi yapmak istemiş, hemen "Evet," demişim. Ve iki kişi Cumhuriyet'e gelmişler, konuşmuşuz. Bana o sıralarda yükselen İslami sinemayı sormuşlar.
Yeterince izlemediğimi söylemiş ve izleme sözü vermişim. Daha sonra izleyip birkaç yazı yazdığımı hatırlıyorum. Bir ülke gerçeğini görmezden gelmenin alemi var mıydı? Bu tavrı hep korudum, çünkü doğal olan buydu. Ali Murat Güven'e moralimin bozuk olduğu bir anda gelen bu desteği için teşekkür ediyorum.