| 13 Kasım 2008, Perşembe |
İHKİB BAŞKANI HİKMET TANRIVERDİ
"SSK primi yüzde 50 düşürülsün"
Giriş Saati : 13.11.2008 17:08
İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi ile Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ahmet Nakkaş, tekstil ve hazır giyimde yaşanan kan kaybına dikkati çekerek, ''daha fazla fabrikaya kilit vurulmasın'' çağrısında bulundu.
Düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Hikmet tanrıverdi, global krizin yanı sıra içerideki maliyetlere yansıyan artışların da sanayiciyi zora soktuğunu vurguladı.
Tanrıverdi, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Öncelikle, istihdam üzerinden alınan SSK primlerinin ilk yıl yüzde 50 ve ikinci yıl da yüzde 25 oranında devlet tarafından sübvansiyonu büyük önem taşıyor. Ayrıca, Eximbank ya da KOSGEB kaynaklı olarak, finansman ihtiyacının öngörülebilir bir şekilde karşılanması gerekiyor. Taahhüt altına girmiş vergi ve SSK ödemelerindeki gecikmelerde esneklik sağlanmalıdır. KDV geri ödemeleri ve mahsup işlemlerini kısa sürede sonuçlandırılacak şekilde uygulamalar yapılmalı. Devletten alacaklara karşı mahsup uygulama sınırları daha da genişletilmeli. Bunun için Eximbank ve KOSGEB, kaynak olarak desteklenmeli, kredi şartları ve veriliş şekilleri basitleştirilmeli.
Bu anlamda, işsizlik fonu gibi kaynaklar söz konusu kuruluşlara aktarılabilir. Ayrıca ihracatın yüzde 0,29'u olan destek miktarı hiç olmazsa yüzde 1 düzeylerine getirilmelidir.''
Sektörün, kriz ortamında hızlı ve esnek hareket kabiliyeti ile kaybettiği pazarları hızlı bir şekilde tekrar kazanmasının mümkün olduğunu söyleyen Tanrıverdi, ekonominin bütününde rahatlama yaratılması için IMF ile acil anlaşma yapılmasını istedi. Tanrıverdi, ''Vakit geçirmeden 2001 yılında kriz tecrübesi yaşamış kadroların da dahil edildiği, uzmanlardan oluşan bir kriz komitesinin oluşturulmasında fayda var. Ayrıca, kriz yönetiminin tek elden koordine edilmesi gerekmektedir'' dedi.
TGSD BAŞKANI NAKKAŞ
TGSD Başkanı Ahmet Nakkaş ise konuşmasında bugünkü sıkıntıların kökeninde, küresel finans krizinin yanı sıra daha önce yaptıkları uyarıların dikkate alınmamasının yattığını ifade etti. Ahmet Nakkaş, kendilerinin can suyu olarak nitelediği ancak tekstil, hazır giyim ve deri sektörü strateji eylem planına alınmayan, acil önlemlerin öneminin bugün daha net bir şekilde ortaya çıktığını vurguladı.
Şehir ekonomisi içinde tekstil ve hazır giyim sektöründe üretim ve istihdama katkısı yüzde 30'un üzerinde olan illerin bölge gözetilmeksizin destekleme kapsamına alınmasını isteyen Nakkaş, Hükümete sunulan raporda öne çıkan maddeleri şöyle özetledi:
''Destekleme süresi 5 yıldan 10 yıla çıkarılmalı. Bedelsiz arsa tahsisi yapılmalı veya 49 yıllığına kiralama yoluna gidilmeli. Bölgesel esnek ücret uygulaması başlatılmalı. Sürükleyici ve özendirici olması açısından sektörün büyük kurumlarının taşınmaları sağlanmalı. 2 yıl vadeli, ilk iki yıl ödemesiz sıfır faizli asgari 100 bin dolar tutarında taşınma kredisi verilmeli. 2 yıl vadeli ilk iki yıl ödemesiz, kapalı alan yatırım tutarı kadar, piyasa faizinin 2-3 puan altında yatırım kredisi sunulmalı. İşletmelerin kadrolu sürekli eğitmenlerinin vergi ve SSK primleri kamu tarafından karşılanmalı. İşten çıkarılanların kıdem ve ihbar tazminatlarının yüzde 50'si işsizlik fonundan, kalan yüzde 50'si ise işveren tarafından 2-5 yıl boyunca ödenmeli. Çalışanlar içinden yeni üretim yerine taşınacak işçi ve hane halkına 10 bin YTL destek verilmeli. Gelir vergisi ve SSK primi işveren payında muafiyet sağlanmalı. Zorunlu istihdam koşullarından yüzde 100 muafiyet sağlanmalı. Taşınılan sene dahil beş yıl kurumlar vergisi istisnası getirilmeli. Enerji giderlerinin yüzde 50'si kamu tarafından karşılanmalı.''
Nakkaş, tekstil ve hazır giyim sektörünün taleplerini de dile getirdiği konuşmasında, sektörde hızlı istihdam kaybı yaşandığını, bugün bu sayının 500 bini aştığını, önlem alınmaması halinde 1 milyon sınırını zorlayacağını vurguladı.
SEKTÖRÜN TALEPLERİ
Ahmet Nakkaş, sektörün bazı taleplerine ilişkin olarak şunları
kaydetti:
''Çalışanlarımızın geleceği için sektörümüze pozitif ayrımcılık uygulansın, SSK priminin yüzde 50'si kamu tarafından karşılanmalıdır.
-İhracatın yüzde 0,29'u olan devlet destek miktarı hiç olmazsa yüzde 1 düzeylerine getirilmelidir.
-3D olarak anılan Değişim-Dönüşüm-Destekleme hızla hayata geçirilmelidir. Yeni ekonomik ortamda, şehir ekonomisi içinde tekstil ve hazır giyim sektöründe üretim ve istihdama katkısı yüzde 30'un üzerinde olan iller bölge gözetmeksizin 3D kapsamına alınmalıdır.
-Bankaların mevcut kaynaklarını kullandırılmasını sınırlayan düzenlemelere esneklik getirilmelidir.
-Ekonominin bütününde rahatlama yaratılması için, IMF ile acilen bir anlaşma yapılmalıdır.
-Bu kuruluşla yapılacak anlaşma, sağlanacak parasal kaynaktan ziyade ülkenin kredibilitesi ve güven tesisi açısından önemlidir.
-Kredi geri ödemelerinde esnek modeller yaratılmalıdır.
-Taahhüt altına girmiş vergi ve SSK ödemelerindeki gecikmelerde ve esneklik sağlanmalıdır. KDV geri ödemelerinin ve mahsup işlemlerinin kısa sürede sonuçlandırılacak şekilde uygulamalar yapılmalıdır.
-Devletten alacaklara karşı mahsup uygulama sınırlarının daha da genişletilmesi gerekmektedir.
-Bu noktada, bankacılık ve finans sektörünün işlem ve fonlama maliyetleri düşürülerek rahatlatılmalıdır.
-Hükümet, bir an evvel finans kuruluşlarıyla temasa geçerek, reel sektöre kaynak aktarımları konusunda güvence vermelidir.''
AA
Düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Hikmet tanrıverdi, global krizin yanı sıra içerideki maliyetlere yansıyan artışların da sanayiciyi zora soktuğunu vurguladı.
Tanrıverdi, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Öncelikle, istihdam üzerinden alınan SSK primlerinin ilk yıl yüzde 50 ve ikinci yıl da yüzde 25 oranında devlet tarafından sübvansiyonu büyük önem taşıyor. Ayrıca, Eximbank ya da KOSGEB kaynaklı olarak, finansman ihtiyacının öngörülebilir bir şekilde karşılanması gerekiyor. Taahhüt altına girmiş vergi ve SSK ödemelerindeki gecikmelerde esneklik sağlanmalıdır. KDV geri ödemeleri ve mahsup işlemlerini kısa sürede sonuçlandırılacak şekilde uygulamalar yapılmalı. Devletten alacaklara karşı mahsup uygulama sınırları daha da genişletilmeli. Bunun için Eximbank ve KOSGEB, kaynak olarak desteklenmeli, kredi şartları ve veriliş şekilleri basitleştirilmeli.
Bu anlamda, işsizlik fonu gibi kaynaklar söz konusu kuruluşlara aktarılabilir. Ayrıca ihracatın yüzde 0,29'u olan destek miktarı hiç olmazsa yüzde 1 düzeylerine getirilmelidir.''
Sektörün, kriz ortamında hızlı ve esnek hareket kabiliyeti ile kaybettiği pazarları hızlı bir şekilde tekrar kazanmasının mümkün olduğunu söyleyen Tanrıverdi, ekonominin bütününde rahatlama yaratılması için IMF ile acil anlaşma yapılmasını istedi. Tanrıverdi, ''Vakit geçirmeden 2001 yılında kriz tecrübesi yaşamış kadroların da dahil edildiği, uzmanlardan oluşan bir kriz komitesinin oluşturulmasında fayda var. Ayrıca, kriz yönetiminin tek elden koordine edilmesi gerekmektedir'' dedi.
TGSD BAŞKANI NAKKAŞ
TGSD Başkanı Ahmet Nakkaş ise konuşmasında bugünkü sıkıntıların kökeninde, küresel finans krizinin yanı sıra daha önce yaptıkları uyarıların dikkate alınmamasının yattığını ifade etti. Ahmet Nakkaş, kendilerinin can suyu olarak nitelediği ancak tekstil, hazır giyim ve deri sektörü strateji eylem planına alınmayan, acil önlemlerin öneminin bugün daha net bir şekilde ortaya çıktığını vurguladı.
Şehir ekonomisi içinde tekstil ve hazır giyim sektöründe üretim ve istihdama katkısı yüzde 30'un üzerinde olan illerin bölge gözetilmeksizin destekleme kapsamına alınmasını isteyen Nakkaş, Hükümete sunulan raporda öne çıkan maddeleri şöyle özetledi:
''Destekleme süresi 5 yıldan 10 yıla çıkarılmalı. Bedelsiz arsa tahsisi yapılmalı veya 49 yıllığına kiralama yoluna gidilmeli. Bölgesel esnek ücret uygulaması başlatılmalı. Sürükleyici ve özendirici olması açısından sektörün büyük kurumlarının taşınmaları sağlanmalı. 2 yıl vadeli, ilk iki yıl ödemesiz sıfır faizli asgari 100 bin dolar tutarında taşınma kredisi verilmeli. 2 yıl vadeli ilk iki yıl ödemesiz, kapalı alan yatırım tutarı kadar, piyasa faizinin 2-3 puan altında yatırım kredisi sunulmalı. İşletmelerin kadrolu sürekli eğitmenlerinin vergi ve SSK primleri kamu tarafından karşılanmalı. İşten çıkarılanların kıdem ve ihbar tazminatlarının yüzde 50'si işsizlik fonundan, kalan yüzde 50'si ise işveren tarafından 2-5 yıl boyunca ödenmeli. Çalışanlar içinden yeni üretim yerine taşınacak işçi ve hane halkına 10 bin YTL destek verilmeli. Gelir vergisi ve SSK primi işveren payında muafiyet sağlanmalı. Zorunlu istihdam koşullarından yüzde 100 muafiyet sağlanmalı. Taşınılan sene dahil beş yıl kurumlar vergisi istisnası getirilmeli. Enerji giderlerinin yüzde 50'si kamu tarafından karşılanmalı.''
Nakkaş, tekstil ve hazır giyim sektörünün taleplerini de dile getirdiği konuşmasında, sektörde hızlı istihdam kaybı yaşandığını, bugün bu sayının 500 bini aştığını, önlem alınmaması halinde 1 milyon sınırını zorlayacağını vurguladı.
SEKTÖRÜN TALEPLERİ
Ahmet Nakkaş, sektörün bazı taleplerine ilişkin olarak şunları
kaydetti:
''Çalışanlarımızın geleceği için sektörümüze pozitif ayrımcılık uygulansın, SSK priminin yüzde 50'si kamu tarafından karşılanmalıdır.
-İhracatın yüzde 0,29'u olan devlet destek miktarı hiç olmazsa yüzde 1 düzeylerine getirilmelidir.
-3D olarak anılan Değişim-Dönüşüm-Destekleme hızla hayata geçirilmelidir. Yeni ekonomik ortamda, şehir ekonomisi içinde tekstil ve hazır giyim sektöründe üretim ve istihdama katkısı yüzde 30'un üzerinde olan iller bölge gözetmeksizin 3D kapsamına alınmalıdır.
-Bankaların mevcut kaynaklarını kullandırılmasını sınırlayan düzenlemelere esneklik getirilmelidir.
-Ekonominin bütününde rahatlama yaratılması için, IMF ile acilen bir anlaşma yapılmalıdır.
-Bu kuruluşla yapılacak anlaşma, sağlanacak parasal kaynaktan ziyade ülkenin kredibilitesi ve güven tesisi açısından önemlidir.
-Kredi geri ödemelerinde esnek modeller yaratılmalıdır.
-Taahhüt altına girmiş vergi ve SSK ödemelerindeki gecikmelerde ve esneklik sağlanmalıdır. KDV geri ödemelerinin ve mahsup işlemlerinin kısa sürede sonuçlandırılacak şekilde uygulamalar yapılmalıdır.
-Devletten alacaklara karşı mahsup uygulama sınırlarının daha da genişletilmesi gerekmektedir.
-Bu noktada, bankacılık ve finans sektörünün işlem ve fonlama maliyetleri düşürülerek rahatlatılmalıdır.
-Hükümet, bir an evvel finans kuruluşlarıyla temasa geçerek, reel sektöre kaynak aktarımları konusunda güvence vermelidir.''
AA
Yayın tarihi: 13 Kasım 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/11/13//haber,D2F9E96BA4B54548AE50E34844A402FE.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.
Ekonomi Haberleri
Diğer Ekonomi Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye | Bize Ulaşın
 |
Copyright © 2003-2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|