Giriş Saati : 13.11.2008 14:48 Güncelleme : 13.11.2008 17:08
CHP İstanbul Milletvekili Esfender Korkmaz, yeşil kart uygulaması kaldırılarak, yerine nüfus cüzdanı olan herkesin sağlık hizmeti alabildiği bir sistem kurulmasını önerdi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Sağlık Bakanlığı ile Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğünün bütçesi görüşülüyor.
CHP'li Korkmaz, OECD'nin 2007 rakamlarına göre, Türkiye'de bebek ölüm oranı yüzde 18,7 iken, bu oranın Arjantin'de yüzde 14 olduğunu bildirerek, ''Kişi başına sağlık harcaması Türkiye'de 397 dolar iken, Arjantin'de bu rakam 501 dolar, Yunanistan'da 2 bin 628 dolardır'' dedi.
Türkiye'de sağlık hizmetlerinin etkin görülmediğini savunan Korkmaz, etkin görülmesi için ayrılan kaynak miktarının artırılmasının yanı sıra, bunun iyi yönetilmesi gerektiğini söyledi.
Esfender Korkmaz, ''Sağlıkta negatif bir dönüşüm görünüyor. Genel Sağlık Sigortası iyi işlemiyor. Özel hastaneler, bu uygulamadan sonra kamuyla ilişkilerini bitirdi. Hiç bir özel hastane, devletin verdiği imkanlarla hasta bakmıyor. Özel hastaneler sürekli ilave kaynak alıyor. Bıçak parası altında, çok önemli istismarlar var. Bunun önüne geçmek lazım. Sağlık hizmetlerinde merkezi planlama şart'' diye konuştu.
CHP'li Korkmaz, yeşil kart uygulamasının kaldırılıp, yerine nüfus cüzdanı olan herkesin sağlık hizmeti alabildiği bir sistemin uygulanması gerektiğini belirterek, bunun organizasyonunu, Hükümetin yapması gerektiğini kaydetti.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, ebe ve hemşirelerin çalışma koşullarının iyileştirilmesini istedi.
Sağlık Bakanlığında, Eskişehir'deki bir ihale ile ilgili yaşanan yolsuzluk olayının akıbetini soran Kalaycı, DPT'nin verdiği verilerde 2002-2007 yılları arasını baz aldığına işaret ederek, ''DPT'yi siyasetin girmediği bir kurum olarak bilirdik. Ama bakıyoruz öyle değil'' dedi.
''3 ÇOCUĞU, 30 ÇOCUK OLARAK ANLADI''
DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ise Türkiye'nin bebek ölüm oranında, çok ilkel bir görüntü sergilediğini öne sürdü.
''Anne ve çocuk sağlığında çağdaş dünyanın neden gerisindeyiz'' diye soran Kaplan, anne-bebek ölüm oranının Avrupa'da yüz binde 5, Türkiye'de yüz binde 49 olduğunu belirtti.
Kaplan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın vatandaşlara ''3 çocuk yapın'' dediğini anımsatarak, ''Memleketimde, bir sohbette vatandaşlar konuşuyor. Biri diğerine soruyor, Başbakan 'kaç dedi' diye. Diğeri de '3' diyor. Ama kulağı iyi duymayan kişi bunu 30 olarak anlıyor'' dedi.
Şırnak'ta hala hekim açığı bulunduğunu ifade eden Hasip Kaplan, Bakan Akdağ'a, ''(Hekim gönderince, bana oy vereceksiniz) dediniz. Ben size oyumu değil, günahımı bile vermem'' diye konuştu.
DTP'li Kaplan, sinevizyondaki, ''Sağlıkta adalet ve kalkınma dönemi'' yazısını eleştirdi. ''Bizim paramızla partinizin reklamını yapmayın'' diyen Kaplan, Komisyon Başkanı Sait Açba'dan bu yazının kaldırılmasını istedi.
''BU YIL DA BAŞLANGIÇ BÜTÇESİ İÇİNDE KALINMAYACAK''
DSP İzmir Milletvekili Harun Öztürk de bakanlığın 2007 yılı başlangıç ödeneği 6 milyar 581 milyon YTL olarak belirlenmişken, harcamanın o yıl 10 milyar 390 milyon YTL olarak gerçekleştiğini ifade etti.
Başlangıçta hiç ödenek öngörülmediği halde, yıl içinde bazı kalemlerde büyük harcama yapıldığını savunan Öztürk, ''Ağustos 2008 itibariyle, 2008 başlangıç bütçesinin de yüzde 75.2'si harcandığına göre bu yıl da başlangıç bütçesi içinde kalınamayacağı anlaşılmaktadır'' dedi.
Harun Öztürk, kamunun sağlık sektörüne yapacağı sermaye yatırımları azalırken, özel sektörün yapacağı sağlık yatırımlarının ise arttığını söyledi. Harun Öztürk, Sağlık Bakanlığının, 2007'de yasal dayanağı olmayan ve sorumluluk gerektiren 9 milyon 392 bin 393 YTL tutarında ödeneksiz harcama yaparak suç işlediğini iddia ederek, ''Bu durum, milletin parlamentoya devrettiği bütçe hakkına yapılmış bir müdahaledir. Bu harcamaların tamamlayıcı ödenek verilerek karşılanmasına onay vermek, hem milletten alınan yetkiye sahip çıkmamamız hem de aynı ihlallerin sürmesine izin vermemiz anlamına gelmektedir'' ifadesini kullandı.
''KENDİNİ KORUMAK İÇİN POMPALIYLA MI GİTSİN?''
CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı ise Ankara'da su sıkıntısının devam ettiğini savundu.
Sivas ve Kayseri'nin 2 milyon evsel atığının Kesikköprü'ye, oradan da Kızılırmak ile Ankara'ya geldiğini öne süren Baratalı, ''Su orada arıtılmadan getiriliyor. 100 milyon dolarlık atık sistemi kurulamadığı için bu sıkıntılar yaşanıyor'' dedi.
Bülent Baratalı, Ankara suyunda sülfat oranının çok yüksek olduğunu belirterek, dünyada uygulanmamasına rağmen, bu suyun Ankara'da klorla arındırıldığını söyledi. Baratalı, ''Ankaralılar klorla zehirleniyor. Suyu içmek önemli değil, insanlar damacana suyu kullanır ama insanlar duş alıyor, sebze ve meyvelerini de o suyla yıkıyor'' diye konuştu.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın ''acil hasta bakımının ücretsiz olacağını'' söylediğini dile getiren Baratalı, bunun pratikte mümkün olamayacağını söyledi. Bülent Baratalı, ''Vatandaşlara 'hakkınızı arayın' diyorsunuz. Güvenlik görevlilerinin kapısında beklediği hastanelerde bu nasıl olacak? 'Vatandaş dirensin' diyorsunuz. Bir vatandaşın yaptığı gibi, vatandaşlar hastanelere kendini korumak için pompalıyla mı gidecek?'' diye sordu. DTP Diyarbakır Milletvekili Gültan Kışanak, Türkiye'nin, insani gelişmişlik endeksinde orta düzeyde olduğunu söyledi.
Kışanak, sadece il için değil, bölge için de önemli bir sağlık merkezi olan Diyarbakır'da sağlık kampüsünün ne zaman kurulacağını sordu. Toplantıya, öğle yemeği için ara verildi.