Giriş Saati : 15.10.2008 09:52 Güncelleme : 15.10.2008 23:27
Global piyasalarda doların diğer para birimleri karşısında değer kazancını izleyen YTL, dolar ve euro karşısında değer kaybetti.
Bankacılar YTL'deki kaybın tamamen dış piyasalara bağlı olduğunu belirtirken 2 gündür devam eden kurumsal dolar talebini bugün görmediklerini belirttiler.
Merkez Bankası gösterge dolar kurunu 1.3897/1.3964 YTL, euro kurunu 1.8931/1.9022 YTL, pariteyi ise 1.3622 olarak ilan etti. Bu kurlara göre lira, dolar karşısında yüzde 1.37, euro karşısında yüzde 0.8 değer kaybetti. Bu kurlara göre liranın dolar karşısında yıl başından bu yana kaybı yüzde 16.58, euro karşısındaki ise yüzde 9.88 oldu.
Bankalararası piyasanın spot kapanışında en iyi dolar alış ve satış kotasyonları 1.4020/1.4045 YTL oldu.
İMKB'de işlem hacmi düne göre yaklaşık yüzde 37'lik düşüşle 991.7 milyon YTL oldu. İMKB Ulusal 100 Endeksi günü yüzde 3.58'lik değer kaybıyla 29,443.71 puanda tamamladı.
MERKEZ BANKASI DÖVİZ ALIM İHALESİNE ARA VERECEK
Merkez Bankası, Döviz Depo Piyasası aracılığıyla döviz likiditesi akışkanlığının artırılmasına ilave olarak, Türk bankalarının likidite durumlarını daha da güçlendirmek amacıyla, yarından başlamak üzere döviz alım ihalelerine ara verileceğini bildirdi.
Banka, böylelikle, döviz alım ihaleleri yoluyla kalıcı olarak döviz piyasasından çekilen likiditenin sistemde kalması hedeflendiğini vurguladı. Merkez Bankasından yapılan açıklamada, Merkez Bankasınca dalgalı kur rejiminin temel ilkeleri ve işleyiş biçimiyle çelişmeyecek şekilde, döviz rezerv seviyesini artırmak amacıyla döviz arzının döviz talebine kıyasla arttığı dönemlerde döviz alım ihalelerinin düzenlendiği bildirildi.
Açıklamada, bu çerçevede, gerek alımı yapılacak döviz tutarının belirlenmesi gerekse döviz alım ihalelerinin durdurulması kararlarının alınmasında döviz likidite gelişmeleri dikkate alınan temel unsurlardan biri olduğundan, bankacılık sisteminin döviz likiditesi yakından takip edildiği ifade edildi.
Türk bankacılık sistemindeki döviz likiditesi Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından 2007 yılı Haziran ayında yürürlüğe konulan Likidite Düzenlemesi yoluyla düzenlendiği hatırlatılan açıklamada, ''Söz konusu düzenleme döviz likidite gelişmelerini yakından izleme imkanı vermekte olup, bugün itibarıyla Türkiye'de faaliyet gösteren tüm bankalarımızın döviz likidite yeterlilik oranları, yasal sınır olan asgari yüzde 80 düzeyinin üzerinde bulunmaktadır'' denildi.
Türk bankacılık sisteminde bir döviz likidite sorunu olmamasına rağmen, küresel para piyasalarındaki sorunların Türkiye'ye olan yansımalarını sınırlamak amacıyla, 9 Ekim Perşembe tarihinde Merkez Bankasının kendi nezdindeki Döviz Depo Piyasasında aracılık faaliyetlerine yeniden başladığı hatırlatıldı.
DÖVİZ VE EFEKTİF PİYASALARI
Böylece, bankaların Merkez Bankası aracılığıyla birbirlerinden ABD doları ve avro üzerinden döviz borç alıp vermelerine olanak sağlandığı belirtilen açıklamada, ayrıca, bankaların bilanço büyüklükleri dikkate alınarak Döviz ve Efektif Piyasalarının işlem yapma limitlerinin 14 Ekim Salı gününden itibaren geçerli olacak şekilde güncellendiği belirtildi.
Açıklamada, şöyle denildi: ''Döviz Depo Piyasası sayesinde dönemsel olarak likiditesi yüksek olan bankalarımız geçici olarak likidite ihtiyacı bulunan bankalarımıza daha kolay ve güvenli bir şekilde borç verebilmekte olup, söz konusu piyasanın varlığı mevcut şartlarda önemli bir güven unsuru oluşturmaktadır. Nitekim, ülkemize özgü bir piyasa olan Döviz Depo Piyasasının işleyiş esasları ve detayları, 11-12 Ekim 2008 tarihlerinde yapılan IMF-Dünya Bankası toplantıları ile G-20 toplantılarında uluslararası kamuoyuyla paylaşılmış ve tüm katılımcılardan ilgi ve destek görmüştür. Ancak, bu piyasanın tekrar uygulamaya geçmesindeki temel amaç küresel para piyasaları kaynaklı belirsizlik ortamının ülkemiz bankalararası döviz piyasasında döviz likiditesi akışkanlığını azaltmasını önlemektir. Bu nedenle Merkez Bankasının Döviz Depo Piyasasındaki aracılık işlevi uluslararası piyasalarda gözlenen belirsizlikler ve bu belirsizliklerin ülkemiz piyasalarına yansımaları ortadan kalkıncaya kadar uygulamaya konulmuş olup, söz konusu piyasanın bir anlamda 'son başvurulacak piyasa' özelliğini taşıması amaçlanmaktadır.
Diğer taraftan, Döviz Depo Piyasası aracılığıyla döviz likiditesi akışkanlığının artırılmasına ilave olarak, Türk bankalarının likidite durumlarını daha da güçlendirmek amacıyla 16 Ekim 2008 tarihinden başlamak üzere döviz alım ihalelerine ara verilecektir. Böylelikle, döviz alım ihaleleri yoluyla kalıcı olarak döviz piyasasından çekilen likiditenin sistemde kalması hedeflenmektedir.''
Açıklamada, döviz alım ihalelerine ilişkin stratejilerini önümüzdeki dönemde uluslararası piyasalardaki gelişmelerin alacağı şekle bağlı olarak gözden geçirileceği ve söz konusu ihalelere tekrar başlanmasına karar verilmesi durumunda 2008 yılı Aralık ayında yayınlanacak olan ''Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 2009 Yılı Para ve Kur Politikası'' duyurusuyla kamuoyuna açıklanacağı belirtildi.