Giriş Saati : 15.10.2008 12:43 Güncelleme : 15.10.2008 17:19
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, AKP'li Şaban Dişli'nin imar değişikliği karşılığında rüşvet aldığı iddialarıyla birlikte gündeme getirdiği Silivri Belediye Başkan Yardımcısı Namık Öndeş'in de, "Dişli olayının baş aktörü Mehmet Karasu"dan rüşvet aldığı'nı bildirdi.
Karasu'nun Öndeş'e 80 bin YTL gönderdiğine ilişkin banka dekontusu gazetecilere dağıtan Kılıçdaroğlu, "Bu 80 milyarlık dekont ne anlama geliyor, bir belediye başkan yardımcısı Mehmet Karasu'dan 80 milyar lirayı niçin alır?" diye sordu. Yolsuzluğun Silivri Belediyesi ayağının bir kısmının ortaya çıktığını söyleyen Kılıçdaroğlu, İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve imar komisyonu üyelerinin malvarlığını açıklamalarını istedi.
Kılıçdaroğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, 11 Ağustos'ta yaptığı basın toplantısında bir rüşvet protokolünü kamuoyuna açıkladığını belirterek,
"Ortaya çıkan rüşvet belgesi üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Kadir Topbaş ve Silivri Belediye Başkanı ve yardımcıları açıklamalar yaptılar. Bizi suçladılar. İftira attığımızı söylediler ama güneş balçıkla sıvanamadı." dedi. Şaban Dişli olayı tartışılırken "48 saat içinde bir işadamına 11 trilyonluk rantı sağlayan bir belediye başkanı hangi çağdaş demokratik ülkede sorgulanmaz?" sorusunun yanıtını alamadıklarını söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"Bir belediye başkanı ne zamandan beri yandaşlarına rant sağlamakla kendini görevli hissediyor? 11 trilyonluk rantın bir karşılığı olmaz mı? 3 Y ile mücadele edeceğim diye iktidar olanlar, yandaşları yolsuzluk yapınca niçin gereğini yapmaktan kaçınırlar? Çankaya Belediyesinde ortaya atılan bir yolsuzluk iddiası dolayısıyla savcılık derhal harekete geçerek soruşturma açtı. İçişleri Bakanlığı bir grup müfettişi derhal görevlendirdi. CHP kendi içinde ayrıca bir komisyon kurarak olayı araştırıyor. Bunların tümü olması gerekendi. Yolsuzluklara karşı mücadelede hukuk devletinde olması gerekenler demek ki istendiğinde yapılabiliyor. CHP olarak biz hiçbir yolsuzluk olayının karanlığa mahkum edilmemesini tam aksine aydınlanmasını istiyor ve diliyoruz." SAVCILAR HAREKETE GEÇMELİ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Silivri Belediyesi ekseninde olan ve günlerce tartışılan bir yolsuzluk olayında savcıların harekete geçmediğini, İçişleri Bakanlığı'nın müfettiş görevlendirmediğini ve AKP'nin iddiaları araştırmak üzere bir komisyon kurmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "peki o zaman sormazlar mı; Kardeşin madem ki yolsuzluklar karşısında bunları yapmayacaktın o zaman adına için "AK' diyorsun. Bence AKP'nin adına yakışan kısa sözcük "AK PARTİ' değil "YE PARTİ'dir. Artık o parti kendisine "AK PARTİ' diyemez. O parti artık bir yiyenler partisidir."diye konuştu. "ÖNDEŞ, KARASU'DAN 80 BİN YTL ALDI"
Kılıçdaroğlu basın toplantısında, "Şaban Dişli olayının baş aktörü Mehmet Karasu'nun Silivri Belediye Başkan Yardımcısı Namık Öndeş'e banka havalesi ile 80 bin YTL gönderdiğine ilişkin banka dekontunu basın mensuplarına dağıttı. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Bu dekonta göre para gönderen kişi gözü doymaz işadamı, Şaban Dişli olayının baş aktörü Mehmet Karasu. Rüşvet belgesinde imzası olan kişi. Mehmet Karasu ayrıca bankalardan kredi alabilmek için Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in yeğenine rüşvet verilmesine ilişkin olayda adı geçen kişi. Silivri Belediye Başkan Yardımcısı Namık Öndeş'e banka havalesi ile 80 bin YTL gönderiyor. Bu 80 bin YTL'lik dekont ne anlama geliyor? Bir belediye başkan yardımcısı Mehmet Karasu'dan 80 bin YTL'yi niçin alır. Şimdilik Silivri Belediyesi ayağının bir kısmı ortaya çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ayağı hala karanlıkta. Kadir Topbaş ve imar komisyonu üyeleri gecikmeksizin mal varlıklarını kamuoyuna açıklamalıdır."
"ENERJİ BAKANI İSRAİL'Lİ BAKANLA NE KONUŞTU?"
Kılıçdaroğlu, basın toplantısında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'e de "17 Aralık 2007 tarihinde İstanbul WOW otelde İsrail Enerji Bakanı ile bir araya geldiniz mi? Geldinizse hangi konuyu konuştunuz? Oteldeki yemek masraflarını hangi şirket karşıladı?" sorularını yöneltti. "TÜRKİYE KARA PARA CENNETİ OLUR"
Kemal Kılıçdaroğlu, gazetecilerin, Maliye Bakanlığı'nın, yurtdışındaki gurbetçilerin paralarını çantalarla getirebilmelerine olanak tanıyacak bir düzenleme hazırladığı yönünde basında yer alan haberlerle ilgili sorusuna ise "bu şekilde kuryeler aracılığıyla gelen paraların da önü açılmak isteniyor. Bu Türkiye'yi kara para cenneti haline getirir" karşılığını verdi. (ANKA)