kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
12 Ekim 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak
 
24 Saat
24 Saat

Kendimi evli bir kadı olarak görüyorum

Esin Övet
27.09.2008
Hülya Avşar, bu sene sanat hayatının 25. yılını kutluyor. Bir yıldan bu yana hiç kimse ile röportaj yapmayan Hülya Avşar, Sabah Pazar'a konuştu. Hülya Avşar'ın sükûneti, kendine güveninin artmış ve çok daha güzelleşmiş olduğu dikkatimi çekti. Bunun sırrını 'maneviyat ve huzur' diye açıklıyor, aşktan bahsederken de gözlerinin içi gülüyor. "Biz yurtdışında minik bir tören yaptık. Yüzüğümüzü takıyoruz, kendimizi evli olarak görüyoruz," diyor. Küçük Kaya'yı çok sevdiğini belirten Avşar, yeni bir bebek içinse "Kısmet," diyor. Hülya Avşar Stüdyosuadlı televizyon programına da devam ediyor. Bu programın sürpriz konuğu ise Hayrünnisa Gül olacak..
- Sanat hayatınızın 25. yılı bereketli geldi. Antalya Film Festivali'nden Başarı Ödülü, TV programı ve sırada bir kitabınız olduğunu biliyorum. Sizi başka projelerde görebilecek miyiz?
- Sahne hayatımın sona ermiş olduğunu aylar öncesinde söyledim. O hayattan kopmak bana keyifli ve kaliteli bir yaşam kazandırdı. Gerçekten çok para kazanıyordum ama maneviyat benim için çok daha önemli olmaya başladı. 'Ne oldu, kadın tarikata mı katıldı?' demesinler.

- Hangi noktada verildi bu karar? Neydi size 'Tamam, bitti,' dedirten şey?
- Çok badire atlattım, boşanma, şu, bu. İki sene içerisinde bir başka beraberliğim başladı. O beraberliğimde şunu fark ettim ki maneviyat çok önemli aslında. İnsanların birbirlerine zaman ayırması, birbirleri ile özdeşleşip konuşması, birlikte seyahat etmeleri, bunu çocuklarına yansıtabilmeleri, aile olabilmeleri benim için çok önemli hale geldi. Bir de akşam 8'de evden çıkıp 10'a kadar makyaj, kaç gece 1'e kadar sahneye çıkıp sonra eve sigara kokusuyla gelip de uyuyan çocuğa bakmak bana hep ters gelmişti. Geldiğim yaşı ve yapmak istediklerimi şöyle bir önüme koydum, 'Çok değer verdiğim bir erkek arkadaşım var hayatımda,' dedim ve seçimimi yaptım.

- Sadettin Bey istediği için bıraktığınız konusunda yazılar yazıldı.
- Hayır o hiçbir zaman bir talepte bulunmadı.
Ama karşınızdaki, insanı tanıyorsanız, maneviyata da önem veriyorsanız bunu yapmak zorundasınız.

- Zehra'nın Sadettin Bey ile arası nasıl?
- Çok iyi. Yani Sadettin, manevi değerleri olan biri olduğu için o maneviyatı ondan alıyor ve farkında olmadan bir sevgi bağı besliyor. Zaten benim hayatıma, herhalde uzun süreli bir ilişki girmezdi. Ben öyle tasarlamıştım aslında. Manevi değerleri fark etmiş ve öyle yaşayan biri olunca karşımda, çocuğuma da çok faydası olacağını düşündüm. Ki bırakın benim aşkımı, en önemlisi Zehra ile olan ilişkisiydi. Aralarında benim gıyabımda bir bağ var. Ama Sadettin'in her çocukla böyle bir bağı olurdu. Enteresan bir kişiliğe sahip. Çocuklar onun için çok önemli.

- Aşka ikna edişi bu oldu diyebiliriz o zaman.
- Kesinlikle. Gerçekten bir tek onda gördüğüm, ticari olmayan bir bakış açısı var hayata karşı. Bana her gün dosya şeklinde kâğıtlar veriyor. Düzgün insan olmak için maddeler. Ben de onları çerçeveletiyorum yeğenlerime, kızıma saklıyorum, kardeşlerime gönderiyorum. Özellikle en büyük yeğenim, kızkardeşimin oğlu Hazar'a gönderdim, odasında duvarına astırdım. 'Bunları her fırsatta okuyacaksın,' dedim. Bu, benim âşık olmamın en büyük sebebiydi.

- Bu ilişki size çok şey katıyor, belki şimdiye kadar hayatınıza giren hiç kimsenin katmadıklarını...
- Evet. Kaya'ya da burada kötü bir şey söylemek istemiyorum. Sevdiğiniz insanları sıralayın dersen, insan açısından dost ve arkadaş açısından Kaya'ya çok değer veriyorum ve seviyorum. Ama biz ikili ilişkilerde anlaşamadık.
Orada kaybettiğim kadınsı birtakım şeyleri burada fazlasıyla kazandığımı düşünüyorum.

- Evlenecek misiniz? Ya da evlendiniz mi?
- Biz yurtdışında buna benzer minik bir tören yaptık. Yüzüğümüzü takıyoruz, kendimizi evli olarak görüyoruz. Ama biraz ilişkimizin oturmasını bekliyoruz. Aynı evi paylaşıyoruz ve bu çok yeni. Onun da benim de birer kızımız var.
Aile olabilmeyi bekliyoruz. Çocuklar arasında ufak problemler olabilir. Biz önceliğimizi, çocuklarımızın mutlu olması üzerine kurduk.
Tabii ki kendi mutluluğumuzu da düşünüyoruz ama olgun insanlar olduğumuz için bir süre ilişkimizin oturmasını bekliyoruz. İlerde hiç kimse zarar görmesin diye. Ama bana sorarsan ben kendimi gerçekten evli bir kadın olarak görüyorum. Ona sorarsan bilemiyorum. Aile olmaya başladık. Çocuklar çok şeker. Sadettin'in kızı ile Zehra'nın arasında bir yaş var. Zaten çok da bir araya gelemiyorlar. Çok şükür Allah'a huzurluyuz.

- Yeni bir bebek olacak mı?
- Kısmet. Olmaz demiyorum, olur da demiyorum. Böyle bir kuralımız yok. Olursa karşılıklı oturup kararımızı veririz. Ama bu konu üzerinde konuşmuyoruz.

- Bu yaz en çok siz, Sadettin Bey, Kaya Bey ve Feraye Hanım'ın bir araya geldiği konuşuldu. Teknede buluştuğunuz yazıldı.
- Hayır hiçbir zaman böyle bir şey yok. Bu dörtlü her zaman birbirine saygılı, her zaman çocuklarla ilgili olarak görüşüyor. Mesela Kaya evden Zehra'yı alabiliyor, ama bir araya gelip sohbet etmek ya da karşılaşmak bugüne kadar hiç olmadı. Mecbur kalınırsa olur ama hiçbir zaman bilinçli olarak tatil programı yapmadık.

- Siz Feraye Hanım ile karşılıklı oturup konuştunuz mu?
- Tabii evine gittim, oturdum. 15-20 dakikalık bir sohbetimiz oldu. Küçük Kaya'yı çok seviyorum. Feraye'yi artık aileden biri olarak görüyorum.

- Evlenmeleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Evlenmeleri gerektiğini düşünüyorum.

- Kaya Bey ile Zehra ile ilgili mi görüşüyorsunuz?
- Genelde Zehra ile ilgili konularda bir araya geliyoruz. Onun dışında ufak tefek şeyler olduğunda konuşuyoruz. Kaya ile dostluğumuz her zaman devam edecek.

- Zehra, Feraye Hanım ile de iyi anlaşıyor.
- Evet Feraye onu çok iyi becerdi, iyi başardı.
Zehra çok seviyor. Feraye de onu çok seviyor.
Bunun samimi olduğunu düşünüyorum. Bu beni mutlu ediyor, yoksa kanun falan dinlemem bir gün bile göndermezdim.